Atalay, partisinin MKYK toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu.
MKYK toplantısında seçim sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunulduğunu ifade eden Atalay, kurulun AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'na 63. hükümeti kurması yönünde yetki verdiğini bildirdi.
Beşir Atalay, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un programından dolayı toplantıya katılamadığını belirterek, alınan karara ilişkin şu bilgileri verdi:
"Pazar günü yapılan 25. Dönem Milletvekili Genel Seçimi sonucunda partimizin en yüksek oyu alarak birinci parti olması nedeniyle Anayasa, Siyasi Partiler Kanunu ve parti tüzüğü ile demokratik teamüller çerçevesinde gerekli müzakere ve değerlendirmeler yapılmış, AK Parti Tüzüğü'nün 148 ve AK Parti TBMM Grup İç Yönetmeliği'nin 35. Maddesi gereğince parti grubunun aynı yoldaki görüşü de dikkate alınarak 62. Hükümetin görevden ayrılmasına ve Sayın Cumhurbaşkanı tarafından görevlendirilecek Genel Başkanımız ve Konya Milletvekili Sayın Ahmet Davutoğlu'nun başkanlığında 63. hükümetin kurulmasına MKYK tarafından mevcudun oybirliğiyle karar verilmiştir."
Seçim kurullarına itirazlarla ilgili belli süreçlerin devam ettiğini hatırlatan Atalay, seçim sonuçlarına göre AK Parti'nin 258, CHP'nin 132, MHP'nin 80, HDP'nin de 80 milletvekili bulunduğunu kaydetti.
Atalay, seçime katılımın yurt içinde yüzde 86.38, yurt dışında ise yüzde 37 olduğunu belirterek, katılımı yurt içinde "yüksek", yurt dışında ise "oldukça iyi" olarak değerlendirdi.
AK Parti'nin tam bir Türkiye partisi olduğunu ifade eden Beşir Atalay, "Milletvekili çıkaramadığımız il sayısı bizim sadece 5'tir. Türkiye'nin her tarafında olan bir partiyiz. Türkiye'nin büyük partisiyiz. Türkiye'nin yine birinci partisiyiz" diye konuştu.
- "En büyük sorumluluk AK Parti'ye düşer"-
Seçimin ardından parti genel merkezindeki görüşmelere ve toplantılara ilişkin de bilgi veren Atalay, seçimlerle ilgili kapsamlı bir kamuoyu yoklaması yaptıklarını, AK Parti olarak başından beri çok sorumlu bir politika yürüttüklerini belirterek, şunları söyledi:
"Biz parti olarak, Türkiye'nin büyük partisi olarak sorumluluğumuzun farkındayız. Şu anda en büyük sorumluluk AK Parti'ye düşer. Bu sürecin iyi yönetilmesi yönünde büyük bir hassasiyet gösteriyoruz. Teşkilatlarımızın ve bütün vatandaşlarımızın psikolojisinin yüksek tutulması, bu geçiş süreçlerinde çok önemlidir. Onun gayreti içindeyiz. Biz buradayız, bizim bir davamız var. Güçlü bir partiyiz, öz güvenimiz yüksek. Ülkemizin ve milletimizin geleceği her şeyden değerli. Yoğunlaştığımız orası. Bundan sonra da öyle olacak. Bu konuda sorumluluğumuzun farkındayız. Şunu bugünkü seçim sonuçları da gösteriyor, AK Parti'nin denklem dışında olduğu bir Türkiye siyaseti düşünülemez. Diğerlerinin hiç milletvekili çıkaramadığı, ana muhalefet partisinin 37, MHP'nin 34, HDP'nin 55 ilde milletvekili çıkaramadığını, belli kesimlerin partileri olduğunu düşündüğünüzde, Türkiye'nin her kesiminde temsil edilen, Türkiye'nin her ilinde yüksek oy alan ve sadece 5 ilimizde milletvekili olmayan tam bir Türkiye partisiyiz. Dolayısıyla Türkiye siyasetinin geleceği de yine tabii en çok AK Parti'nin değerlendirmelerine bağlı, biz de o sorumluluk içindeyiz. Ülkemizin, milletimizin geleceğiyle ilgili her fedakarlığı yaparız. Bütün bu değerlendirmeleri de bugünlerde yapıyoruz. Bütün bu değerlendirmeler sonrası inşallah belli kararlar da alınacaktır. "
-Sorular
Bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal görüşmesini nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Atalay, görüşme konusunda açıklamaların dışında bir bilgi sahibi olmadıklarını belirterek, "Resmi sonuçlar açıklandıktan sonra biliyorsunuz Meclisin en yaşlı üyesi olarak sayın Baykal'ın başkanlığında toplanacak Meclis herhalde, bizim gördüğümüz o çerçevede bir görüşmedir ama başka bir şey varsa da kendilerinin açıklaması uygun olur" diye konuştu.
"Mevcut tabloda bir koalisyon beklentisi var, senaryolar yazılıyor, bir tarafta AK Parti'nin kırmızı çizgileri var, diğer tarafta muhalefet partilerinin kırmızı çizgileri var. Nasıl bir orta yol bulunacak, Türkiye'de olası bir erken seçime ne kadar yakın, ne kadar uzak?" şeklindeki soruya Atalay, şu karşılığı verdi:
"Bu konularda bir şey söylememiz şu anda söz konusu değil. İfade ettiğim gibi bütün bunlar zaten bizim toplantılarımızın da istişarelerimizin de konusu. Bir karar verildiğinde açıklanır ama MKYK bugün başbakanımıza yetki vermiştir. Bundan sonra istişareler sonrası karar verilir ve kendileri de açıklarlar veya biz açıklarız."
Atalay, "Koalisyon görüşmeleri için kimin kapısını çalacağınıza ilişkin bir eğilim ortaya çıktı mı?" sorusuna Atalay, "Bir kararımız yok" yanıtını verdi.
Başbakanın bu konularda istişare yaptığını ve değerlendirmelerin ardından bu konunun netleşeceğini aktaran Beşir Atalay, bu çerçevede bir şey söylemelerinin mümkün olmadığını ifade etti.
Deniz Baykal'ın Cumhurbaşkanı ile görüşmesinin ardından "Cumhurbaşkanının, her türlü koalisyona açık olduğunu gördüm" ifadesini kullandığını, bunu nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Atalay, "Değerlendiremiyorum şu anda" dedi.
Bir gazetecinin, "Koalisyon senaryoları yazılıp çiziliyor ama AK Parti kanadından CHP, MHP ya da HDP ile bir temas var mıdır yok mudur?" şeklindeki sorusu üzerine ise Atalay, şunları söyledi:
"Bizim şu anda bir temasımız yok, bizim şu anda bizim bir kararımız yok. Seçim sonrası kendi istişarelerimizi yapıyoruz. Geleceğe dönük karar oluşturma yönünde çalışmaları yürütüyoruz. Ama sorumlu bir politika, dikkatli bir şekilde, kendimizi ve milletimizin geleceğini en öne olarak her şeyden öne alarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz."
Atalay, AK Parti'nin paralel yapıyla mücadele ve Çözüm Süreci konularından vazgeçip geçmeyeceğinin sorulması üzerine, "Bugün müsaade ederseniz ben bir şey söylemeyeyim. Bunlar tabi hepsi çok daha konuşulacak konular ama bugün MKYK'nın çalışmasıyla ilgili sizleri bilgilendirmiş olayım. ��nümüzdeki zamanlarda bu konuları geliştikçe paylaşırız" ifadelerini kullandı.
-Eşinin rahatsızlığı
Beşir Atalay, toplantının ardından Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in de ifade ettiği üzere eşinin pazartesi sabahı ciddi bir kalp rahatsızlığı geçirdiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Sağolsunlar kısa sürede iyi bir müdahaleyle... Şimdi daha iyi, yoğun bakımda. Hem sizlere, hem arayan bütün eşe dosta, vatandaşlarımıza, basın mensupları içinden de çok arayan soran oldu. Herkese çok teşekkür ediyorum, dualarını gönderenlere de. Şu anda yoğun bakımda ama artık yarın akşam çıkar gibi. Bu vesileyle Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine de hem yönetimine, hem personeline çok teşekkür ederiz. Özellikle başta Kardiyoloji Bölümü."