Küba'nın efsane lideri Fidel Castro, yıllarca "komünizm" dedi. Amerika kıtasının bu renkli ülkesi, ekonomik dar boğaza girdi.
Ancak ülke internetle tanışınca, dünyayı keşfetti. Castro'nun küçük oğlu Antonio Castro Soto Del Valle ise artık puronun değil paranın efendisiydi! Kapitalizme yelken açan oğul Castro, özel yat kiraladı. Yunan adalarını dolaştıktan sonra Bodrum'a demir attı. 10 kişilik ailesi ve korumalarıyla birlikte Bodrum'un en pahalı otellerinden olan Kuum Otel'e yerleşti. Castro kendisi ve ailesi için geceliği 3 bin TL olan 5 suit tuttu. 3 gün boyunca otelde kalan Castro 45 bin TL ödedi. Castro'nun oğlu Bodrum'da sefa sürerken akıllara Küba geldi. Küba'da doktorlar, mühendisler aylık 20 dolar almaktaydı. İşsiz genç kızlar ise puro sarıp geçinmenin derdindeydi. Bunları umursamayan Castro, dün yatıyla Rodos'a geçti.
YİYECEK KARNEYLE
11 milyon nüfuslu Küba'nın tek gelir kaynağı turizm ve puro. Devlet, karneyle her aileye ihtiyacı olan yiyeceği dağıtıyor. Çoğunlukla tavuk, et, pirinç, patates ve şeker veriliyor. Sabun ve şampuan bile karnede yer alıyor. Doktor, öğretmen ve hemşire ise aylık 20 dolar maaş alıyor. Ancak maaş az olunca sokaklar dans eden kadın ve erkeklerle dolup taşıyor. Çünkü turizm daha fazla gelir sağlıyor, Bazı genç kızlar da puro sarıp para kazanıyor!