Geceleri kapanıp suyun altına giren, güneşin doğuşuyla tekrar yüzeye çıkan, çamurlu ortamlarda yetişmesine rağmen kirlenmeyen nilüfer çiçekleri, Abant ve Gölcük'teki göletlerde özenle korunuyor.
Bu çalışmaların nilüferleri de kapsadığını, söz konusu çiçeklerin korunması için büyük çaba sarf ettiklerini anlatan Karaağaç, "Biyoçeşitliliğin korunması için görev yapan ekipler göl çevresinde turlar atarak tatilcileri nilüferleri koparmamaları konusunda sık sık uyarıyor" dedi.
Karaağaç, biyoçeşitliliği tahrip edenlere ağır para cezaları uygulandığını anımsatarak, "Abant ve Gölcük Tabiat Parkı'nda bulunan göllerde yetişen nilüferleri koparmanın cezası da 38 bin 751 lira" uyarısını dile getirdi.
Çeşitli üniversitelerin nilüfer konusunda çalışmalar yaptığını ifade eden Karaağaç, "Abant İzzet Baysal Üniversitesinde görev yapan bir grup öğretim görevlisi, Abant Tabiat Parkı'ndaki nilüfer çeşitleri ve türleri konusunda genel müdürlükten izin alarak çalışmaya başladı. Bu çalışma Abant'ta bulunan nilüfer çeşitliliğini ve türlerini ortaya koyacak" dedi.
"TAHRİP ETMEYİN KORUYUN"
Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz da kentle ilgili "tabiatın kalbi" nitelendirmesini yaparak, "Bu kadar güzel olan ve Allah'ın özenerek yarattığı doğal güzelliklerimize sahip çıkmamız gerek. Tahrip etmek yerine korumalı ve gelecek nesillere bu çeşitliliğimizi göstermeliyiz" şeklinde konuştu.
Yılmaz, Gölcük Tabiat Parkı'nda beyaz ve sarı nilüferler bulunduğunu ifade ederek, "Yaptığımız araştırmaların ardından nilüfer çeşitliliğini arttırdık ve değişik renk ve cinslerde nilüferler diktik. Bunların gölle uyumları takip ediliyor. Dikilen nilüferlerden hangileri göle daha çok uyum sağlarla onun dikimini gerçekleştireceğiz" bilgisini aktardı.
Başkan Yılmaz, bu çalışmaların doğal güzellikleriyle ünlü Gölcük'e ayrı bir güzellik katmasını umduklarını belirtti.