Aşırı sıcak bir hava olduğu zaman çoğu insan "tam deprem havası" der. Kuşkusuz depremin mevsimle ve hava durumuyla ilişkisi tesadüfidir. Biz İzmir için bunun nedenini kısaca anlatalım.
İzmir tarihinin en büyük depremlerinden birisi olan 1688 depremi, işte tam da söylendiği çok sıcak ve sıkıntılı bir havada, 2 Temmuz günü öğleden sonra olan deprem başta Türk mahalleri olmak üzere şehrin büyük kısmını yıkmıştı. Ölü sayısının 20 bin civarında olduğu söylenen depremden önceki saatlerde ve hatta günlerde, sıcaktan çatlayan topraktan bazı kokulu gazlar çıktığını söylüyor.
Bugün TÜBİTAK ülkenin bazı noktalarına radon gazı ölçüm istasyonları kurdu, çünkü bazı depremlerden önce radon gazı çıkışının ciddi oradan arttığı artık biliniyor. İzmir'de doğal afetler üzerine kitap yazan Rauf Beyru da "Yaz aylarında İzmir'de bir takım yarıklar ve çatlaklar meyadana geldiği söylenmektedir. Bu yarıklardan bitümlü ve ziftli buharlar havaya yarılmaktadır. Yarıkların örtülmesinin depremlere yol açtığı rivayet edilmektedir."
