'KÖTÜNÜN SEMBOLÜYDÜ'
Ayşen'in dramı 1995'te başladı. Soğuk algınlığı nedeniyle götürüldüğü Lüleburgaz SSK Hastanesi'nde yapılan yanlış iğne sonucu kolu kangren oldu. Kolu kesilmek zorunda kaldı. Daha 2.5 yaşındaydı. 5 günde 7 cerrahi operasyon geçirdi. O günlerde kötü sağlık politikalarının sembolüydü. Artık büyüdü. Eğitim hayatına atıldı. İlk olarak ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampusu'nda "İktisat" okudu. Ailesini çok özlediği için eğitimini yarım bırakıp, yeniden üniversite sınavına girdi. Halen Trakya Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde birinci sınıfta okuyor. İşte söyledikleri:
'KOL NAKLİNE ADAYIM'
Kızgınlıklarım var. Bu hatayı yapmasalardı nasıl bir hayatım olurdu bilmiyorum. KPSS sınavına da girdim. 70'in üzerinde puan aldım ama Edirne'de tercih hakkım yoktu. O yüzden başka bir yer yazmadım. Hem okuyup, hem çalışmak istiyorum.
Hiç protez kullanmadım. Protez kol bana kolum gibi gelmiyor. Ne kadar kaliteli olursa olsun vücuduma ait değil. İleride kol nakli olmak istiyorum. Çok başarılı nakiller yapılıyor ülkemizde. Kol nakli olmaya adayım.
Başaran ailesi, yıllar içinde iç hukukta 119 bin lira, AİHM'de ise 18 bin euro tazminat kazandı.
'NE YAPTIYSA ERDOĞAN YAPTI'
Baba Hüseyin Başaran:
Ayşen'in başına gelenlerin ardından dünyamız karardı. Yıllarca psikolojik destekle yaşadık. İşçi emeklisiyim. Hala çaycı olarak çalışıyorum. Yaşadıklarımız bizi çok etkiledi. Eşimle ayrıldık. Ailemiz dağıldı. Hayatımızı çaldılar. Hastaneler o yıllarda berbattı. Bizi insan yerine bile koymadılar. Oynadılar bizimle. Kızımın hayatını yarım bıraktılar. Hastanede ve adliyelerde büyüdü Ayşen.
Referandumda oyum evet. Ne yaptıysa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptı bu ülkeye. Hizmeti de desteği de o yaptı. Ben bir baba olarak Erdoğan'dan yardım istiyorum. O çok çalışkan bir kız. Zaten KPSS'den de 70'in üzerinde puan aldı. Ona babalık yapın. Ayşen bu hayatta SSK'nın kararttığı hayatlardan biri oldu. Siz onun hayallerine sahip çıkın. En çok neye içerleniyorum biliyor musun? Kılıçdaroğlu bizi arayıp bir geçmiş olsun demedi. Olayın üzerinden 22.5 yıl geçti hep bekledim. Ne bir geçmiş olsun dedi, ne de bir özür diledi.
SABAH