Darbe girişiminden önce açılan ve aralarında terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in de yer aldığı 73 sanığın yargılandığı Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) çatı davası duruşmasında eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'nın çapraz sorgusuna başlandı.
Karaca, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada öğleden sonra, cep telefonunun, bazı şüphelilerin telefonlarıyla aynı tarihlerde aynı baz istasyonundan sinyal verdiğine ilişkin rapor konusunda açıklamalar yaptı. Mahkeme Başkanı Selfet Giray, rapordaki bazı kayıtları özel olarak Karaca'ya sordu.
Raporda cep telefonu sinyal kayıtlarına yer verilen sanıklardan Mehmet Ali Büyükçelebi ile yakın oturduklarını anlatan Karaca, bazı isimlerin Kaynak Holding yöneticisi olduklarını, holdingin ise Samanyolu Yayın Grubunun yakınında bulunduğunu ifade etti.
Başkan Giray, Karaca'ya, İbrahim Hayrullah Sun ve Yusuf Yavaşçan'la yaptığı görüşmeleri sordu.
Karaca, bu soruya, "İbrahim Hayrullah Sun İstanbul Vali Yardımcısıydı. Yusuf Yavaşçan Şanlıurfa Valisiydi. Urfa'nın tanıtımıyla ilgili neler yapılabilir diye görüşülmüştü. Bu isimlerle görüşmem normal. Birçok kişi görüşüyordur. Mesela geçen duruşma için nezaretteyken birisi bana tükürdü. Jandarmaya tutanak tutturdum, suretini istedim. 'Talebini tabura yazacaksın' dediler. Şimdi tabur komutanıyla görüşmüş mü oluyorum?" yanıtını verdi.
GÜLEN İLE TANIŞMASI
Karaca, soru üzerine FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile tanışmasını şöyle anlattı:
"1995'te, Zaman gazetesinin İzmir temsilcisi olduğum dönemde, gazetenin yayın yönetmeni arayarak, 'Gazi olayları münasebetiyle Fetullah Gülen ile röportaj yapmanı istiyoruz', dediler. Ben de haber müdürü ve foto muhabiriyle beraber Gülen'in yanına giderek, röportaj yaptım. Kendisini ilk defa orada gördüm. Sonradan rahmetli Demirel'in davetlerinde, iftar programlarında da gördüm. Yani Fetullah Gülen'i 1999'a kadar bu şekilde tanıdım."
Gülen ile ABD'de görüşüp görüşmediği sorulan Karaca, ABD'de Ebru TV kurulmaya çalışılırken bu ülkeye gittiğini, o sırada bazı cuma namazları sırasında Gülen'i gördüğünü kaydetti.
Karaca, "Ama, düzenli şekilde gittiğimi, talimat aldığımı kabul etmem. Cuma namazları için gittiğimde o da oradaysa, görüşmüşümdür." dedi.
KANALDAKİ ALT YAZILAR
Şikayetçi avukatlarından Şule Nazlıoğlu Erol, Karaca'ya, "2010'da ilk Balyoz ve Ergenekon'da, daha tutuklamalar yapılmadan, Samanyolu'nda 'Şu, şu tutuklandı' diye alt yazı geçiyordu. Hakim ve savcılara siz mi talimat veriyordunuz?" sorusunu yöneltti.
Sorunun ardından Karaca ve Erol kısa süre tartıştı. Ardından Karaca, "Benim savcılara hakimlere talimat verme gibi bir görevim yok." dedi.
Avukat Erol ise "Hakim ve savcılara, 'Tutuklandılar' diye talimat verdiniz, ardından tutuklamalar çıktı. Bu ancak örgütsel faaliyet içinde olur. Bizde de böyle oldu. Savcılık sorgusu sürerken, Samanyolu'nda alt yazı, 'Şu şu şu tutuklandı'... Bu tesadüf değil, verilen talimatlarla hareket etmişlerdir, kendisi de bunun talimatını vermiştir." diye konuştu.
"Samanyolu kanalı ile Zaman gazetesindeki manşetler nasıl örtüşür?" sorusu üzerine Karaca, kapatılan Zaman gazetesinin eski yayın yönetmeni olan sanık Ekrem Dumanlı ile ne gazetedeki ne de televizyondaki haberler için görüştüklerini savundu.
Davada müşteki avukatları arasında bulunan ve Ergenekon davası sanıklarından avukat Hüseyin Buzoğlu, soru sorarken bazı hukuki açıklamalarda bulundu. Bu sırada Buzoğlu ile Karaca arasında tartışma yaşandı. Karaca'nın, bu sırada "Örgütten siz yargılandınız beyefendi?" demesi üzerine Buzoğlu, "Sonuç ne oldu?" diye sordu.
Karaca, bunun üzerine, "Kaçtınız. Bu dava 5 yıl sonra ne olacak, biliyor musunuz?" ifadesini kullandı.
Buzoğlu'nun, İzmir'deki eğitimi sırasında FETÖ evlerinde kalıp kalmadığı yönündeki sorularına Karaca, bu evlerde kalmadığını, bir ev arkadaşıyla ev kiraladığı yönünde yanıt verdi.
"SADECE MESLEĞİMİ YAPTIM"
Karaca, bir başka soruyu yanıtlarken, Samanyolu televizyonundaki program veya dizilerin içeriklerine karışmadığını iddia etti.
Avukat Buzoğlu'nun, "Ama bu davada tanık olarak dinlenen Hüseyin Gülerce, 'Benim yanımda tek tek replikleri söylüyordu' dedi." sözleri üzerine Karaca, "Tanık yalan söylüyorsa ben ne yapayım? Hiçbir senariste, hiç bir yapımcıya görev vermedim." diye konuştu.
Karaca, "Kamudan sizin reklam pastasında 17-25'e kadar bir ayrıcalık yapıldı mı? sorusuna, "Tam tersini yaptılar." yanıtını verdi.
Hidayet Karaca, "14 Şubat tarihli duruşmada, 'Bu soruşturmanın talimatını verenler' derken neyi kast ediyordunuz? Daha önceki savunmanızda '14 yıl siyasi iktidarın düşüncelerini aktardık' dediniz. Ne oldu da sonra değişti?" şeklindeki soruları yanıtlamak istemediğini söyledi.
Buzoğlu'nun, "Daha önce 'Benim tutuklu kalmamı istiyorlar. Kim tutuklu kalmanızı istiyor?" sorusuna "Herkes kendini biliyor" diyen Karaca, "Hayatım boyunca bir örgüte girmedim, herhangi bir örgüte çalışmadım. Sadece mesleğimi yaptım." dedi.
Duruşmaya daha sonra ara verildi. Aranın ardından Karaca'nın çapraz sorgusuna devam edilecek.