NE sınırları vardı, ne de yaşamsal noktaları ortaktı! Ancak Batı, Ortadoğu'dan çıkmadı. ABD ve Avrupa Birliği, son 100 yılda yüzlerce kez Ortadoğu'yla ilgili planlar yaptı. Zulmün son adı ise Esad'dı. Katil Esad, halkına bombalar yağdırdı. Türkiye dışında kimsenin sesi çıkmadı. Ahi Evran Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Serhat Erkmen ise Ortadoğu'daki son gelişmeleri Ali Değermenci'ye anlattı...
ABD bölgede neyi amaçlıyor?
ABD'nin 2 önceliği olduğunu görüyorum. Kendisi ve müttefikleri için uzun vadede tehdit yaratabilecek DEAŞ ve benzeri yapılar ile mücadele etmek. İkincisi Suriye'nin kuzeyinde kendisine yakın bir Kürt Bölgesi oluşturmak. Bu bölge federal olabilir, devlet olabilir...
DEAŞ'ı anlıyoruz. Dünyaya terör ihraç ediyor. İkinci nokta kuzeyde bir Kürt bölgesi... Bu ABD için neden önemli?
ABD dahil olmak üzere bölge dışı güçler Ortadoğu ülkelerinde varlıklarını güçlendirebilmek, kendilerine yakın müttefikler oluşturabilmek için bu aracı uzun süredir kullanıyorlar. Bugün Suriye'de PYD olabilir, bir başka yerde başka bir grup olabilir. Büyük güçler, müdahalelerinin etkinlik alanlarının genişletilmesi için bu tür grupları destekleyerek kendilerine kalıcı etkinlik alanı yaratıyorlar.
Suriye'nin kuzeyinin ayrıştırılması için enerji koridoru da neden midir?
Enerji nakil hatları güvenli olmadığı sürece stratejik önemlerini yitiriyor. Terör örgütü YPG'ye ya da PKK'ya bırakılması planlanan bölgenin deniz bağlantısı yok. Ama denize bağlantı sağlanırsa bu düşünülebilir.
ABD'nin, bölgede en önemli müttefiki Türkiye'ye karşı terör örgütü PKK'nın uzantısını desteklemesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türk-Amerikan ilişkilerinde birçok sorun var. ABD gibi devletler sadece bir ülke ile ittifak yapmazlar. Ne kadar yerel aktörle ilişki geliştirirlerse onların o bölgedeki etkinliğini arttırır. DEAŞ ile mücadelede ABD, YPG'yi bir araç olarak üzerine sürdü. ABD yerel aktörleri çıkarları doğrultusunda kullanmaktadır. Türkiye gibi bir aktörle bunları yapamazdı. Türkiye kendi stratejik çıkarlarını gözardı edip ABD'nin çıkarlarına göre hareket edemezdi.
Türkiye, Suriye topraklarına Fırat Kalkanı Harekatı ile girdi. Eğer bu operasyonu yapmasaydı kuzey koridoru gerçekleşecek miydi?
Evet. Türkiye, Fırat Kalkanı Operasyonu'nu icra etmemiş olsaydı terör örgütü YPG'nin bölgeyi güç de olsa kontrol etme ihtimali gerçekleşecekti. Fırat Kalkanı Operasyonu'nun stratejik önemi yadsınamaz. Neresinden bakılırsa bakılsın Fırat Kalkanı Operasyonu çok önemli bir operasyondur. Bazılarının söylediği gibi çok büyük bir bataklığa saplandığı şeklinde bir durum yok.
Türkiye operasyonla neyi gösterdi?
Türkiye çok önemli bir olayı başarmıştır. Türkiye Suriye sınırında bir ülkedir. Onun istemediği bir denklemin ortaya çıkma ihtimali de yoktur. Fırat Kalkanı Operasyonu'nun ABD ile birlikte yapıldığı yönündeki iddialar doğru değildir. Türkiye ile ABD arasında Fırat Kalkanı Operasyonu için fikir ayrılıkları vardı. Peki neden? ABD verebileceği desteği vermedi. Menbic Dünyaya cevap Fırat Kalkanı konusunda ABD, Türkiye'nin karşısında yer aldı. El-Bab Operasyonu'nda da destek vermedi. Fırat Kalkanı Operasyonu'nun kendi açısından dezavantajlarını görüyordu. Aynı konu Rakka'da da oldu. ABD, Rakka'ya YPG ile operasyon yapıyor ve devam edecektir.
ABD'nin planı nedir?
DEAŞ ilk planda önemli... Ama ABD DEAŞ sonrası stratejik hedeflerini daha fazla önemsiyor. Bölgede yaratmak istediği etki alanına Türkiye'yi ortak etmek istemiyor.
Ya Rusya-YPG ilişkisi?
Rusya birçok defa YPG'ye destek verdi. Rusya ve ABD, bu grupları kendi çıkarları için kullanıyor.
Terör örgütü YPG, Suriye'de 'önemli' bir aktör yapıldı. Bu nasıl bir yapı?
YPG elbette ki terör örgütü PKK'nın uzantısı. Kendilerine Suriye Devrimci Güçler diyorlar. Askeri gücünün 50 bin kişiyi aştığı, bunun 27 bininin YPG yapılanmasından geldiği, diğer bölümünün Arap ve çeşitli unsurlardan Fırat Kalkanı Operasyonu, çok önemlidir. Çünkü Türkiye, Suriye sınırında bir ülkedir. Onun istemediği bir denklemin ortaya çıkma ihtimali de yoktur. TSK bu harekatı yapmasaydı terör örgütü YPG'nin bölgeyi kontrol etme ihtimali artacaktı Amerika ise bu operasyona hiçbir şekilde destek sağlamadı. Hatta karşısında yer aldı... Çünkü YPG'yi kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak istiyor... oluştuğu biliniyor... Net bilgiler olduğu konusunda tartışma var.
PKK bir terör örgütü. ABD ve Rusya bu ilişkiyi nasıl açıklıyor?
Büyük güçler bu tür örgütlerle ilişkiye girerler. Rusya, Kırım'ı ilhak etti bir şey olabildi mi? ABD geçmişte Nikaragua'da meşru hükümete karşı silahlı grupları destekledi. Ne oldu ki? Ya da Küba'da, CIA destekli grupları destekleyerek mevcut iktidarı devirmeye çalışması uluslararası hukuka uygun muydu?
ABD'nin önceliği DEAŞ. DEAŞ ne zaman tehdit olmaktan çıkar?
Öngörülecek bir sürede ortadan kalkacaktır. Ortaya çıkardığı fikri yapı, taban olarak ortadan kalkmaz. Musul'da DEAŞ büyük ölçüde yenildi. 2017 sonu veya 2018 yılına kadar DEAŞ Rakka'da varlığını devam ettirebilir. Daha sonra bu örgütün bölük pörçük izlerini görebiliriz. Yer altına inecektir. Dağılacaktır ama eylemler yapacaktır.
DEAŞ ortadan kalkınca Suriye'de sorun bitecek mi?
Hayır, ülkenin değişik yerlerinde çatışmalar sürecektir. Belki yerel çatışma dinamikleri güçlenecektir. Çoklu yapı devam edecektir.
Savaş ne zaman bitecek, sizin bir öngörünüz var mı?
Yılla ilgili bir şey söyleyemem ama ABD Rakka'yı, Ruslar İdlip'i kontrol ettiğinde masaya oturacaklardır. Bu iki şehri iki ülke kontrol ettiklerinde öncelikli stratejik hedeflerine ulaşmış olacaklar.
Türkiye'nin durumu ne olacak?
O zaman Fırat Kalkanı'nın ne kadar önemli olduğu ortaya çıkacaktır. Türkiye'nin sahada kendisine yakın gruplarla etkin bir güç olabileceğini ve ÖSO ya da diğer grupları nasıl etkileyebileceğini göstermesi açısından Fırat Kalkanı çok önemli bir örnektir. Amerika ve Rusya pazarlık masasına oturduğunda o bölge yokmuş gibi davranamazlar. Rejimin her tarafı kontrol etmesi veya Kuzey'i boydan boya kontrol etmesini engelleyecek bir durumdur Fırat Kalkanı Operasyonu.
Suriye'nin kuzey kısmını PYD kontrol etmek istiyor. Buna sadece Türkiye mi karşı çıkıyor?
Evet ya bir çatışma çıkacak ya da bu yapıya Türkiye bir operasyon düzenleyecek. Veya bölgedeki siyasal koşulların değişimine paralel olarak bu yapı ortadan kalkacak...
Türkiye bu bölgeye girerse karşısında ABD olmayacak mı?
Ülkemizin sınırında terör ihraç edebilecek bir yapı kurulduğuna inanıyorsanız bu tehdidi bertaraf etmek için ödemeniz gereken maliyetler olabilir. Türkiye kendi bekasına tehdit algılıyorsa bununla mücadele ederken bir takım bedeller ödemeye hazır olmalıdır.
PYD ile Barzani arasında nasıl bir ilişki var?
Barzani ile aralarında rekabet var. Şu an için bir çatışma olmayabilir. Bazı işaretler ortaya çıktı ama Amerikalılar'ın baskısı ile durduruldu. Birbiri ile rekabet eden iki Kürt bölgesinin oluşması büyük devletlerin lehinedir. Yani bu iş ABD ve Rusya'nın işine gelir.
MONİCA SENDROMU
ABD'nin, Esad'ın bir üssünü vurmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
ABD, hava üssünü vurunca birçok ülkede çok yüksek beklenti uyandı. Ancak bu operasyonun ABD iç politikası, ABD-Rusya ilişkileri ve ABD'nin Suriye'deki beklentileri açısından değerlendirildiğinde daha öteye gitme ihtimali çok düşüktür. Hatta uzun vadede rejimin ve Rusya'nın lehine bir durum ortaya çıkartabileceğini söyleyebiliriz.
Neden?
Çünkü operasyon, kimyasal silah kullanımında ortaya çıkan hem uluslararası kamuoyundaki tepkiyi hem de Amerikan iç kamuoyundaki tepkiyi kısmen yatıştırmaya yönelik bir hamle... Öncesinde Rusya'ya haber verilmiş olması nedeniyle etkisinin daha sınırlı olduğunu görüyoruz.
İç politikaya mesaj vermek için mi yapıldı?
Bu operasyonun ABD'nin iç kamuoyunda yaşanan gelişmelerle açıklanabilmesi mümkün. Malumunuz Trump iktidara geldikten sonra Amerikan müesses nizamı tarafından sıkıştırılmaya başlandı. Rusya'nın seçimlere müdahil olduğu yönündeki izlenimler Trump'ı köşeye sıkıştırdı. Suriye operasyonu ile iç kamuoyuna "Rusya ile çıkarlarımız çakıştığı sürece işbirliği yapacağız bunun dışında bir değişiklik yok mesajı" verildi.
ABD politikası böyle midir?
Bu son gelişme bize 1998 yılının son aylarında Bill Cilinton'un Beyaz Saray'da Monica Lewinsky ile yaşadığı skandalı hatırlatıyor. Çünkü Clinton, Oval Ovis skandalı yüzünden iç politikada köşeye sıkışmıştı. Clinton o dönemde Saddam Hüseyin'in Irak'ta kimyasal silah denetçilerini çıkarması sonucunda 16-20 Aralık 1998 yılında Çöl Tilkisi adı verilen bir operasyon yapmıştı. Dört gün boyunca Irak bombalanmıştı. Ortaya somut hiç bir şey çıkmamıştı. Bu operasyonun da ABD'deki gündemin değişmesine neden olduğunu biliyoruz.
ABD'nin Suriye'deki Esad rejimini devirme gibi bir planı yok mu?
ABD, Suriye'de rejim değişikliği konusunda ciddi ise sadece kimyasal silahların kullanımıyla kalmayan bir tepki ortaya koyması beklenir. Çünkü gerek İdlip'te gerekse de diğer şehirlerde rejimin çok ağır şekilde katliama yol açan saldırıları var.
Suriye'de savaş hangi koşulda biter?
Eğer bölgesel ve bölge dışı güçler arasında net bir uzlaşıya varılmazsa Suriye'deki iç çatışma bitecekmiş gibi görülmüyor.
ALİ DEĞERMENCİ