İzmir'de "askeri casusluk soruşturması"ndaki usulsüzlükler ile bazı bilgilerin sızdırılmasına ilişkin TSK'daki FETÖ/PDY mensuplarına yönelik hazırlanan iddianamede ifadesine yer verilen sanıklardan H.S, meslekten ihraç edilen firari Tümamiral Mustafa Zeki Uğurlu'nun TSK'ya ait gizli bilgileri FETÖ elebaşı Fethullah Gülen'e göndermesine aracılık ettiğini belirtti.
İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya'nın 43'ü tutuklu 23'ü firari 102 sanık hakkında hazırladığı ve İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede tutuksuz sanık olan H.S, NATO görevi kapsamında yurt dışında olduğu belirlenen ve 15 Temmuz darbe girişiminin ardından TSK'dan ihraç edilen Uğurlu'nun FETÖ'ye her türlü bilgiyi en ince ayrıntısına kadar verdiğini, alt ve üst rütbedeki askeri personel hakkında etnik kimlik, siyasi görüş, aile yapısı ve alkol-kadın-para-makam olarak adlandırılan zafiyetler hakkında bilgi topladığını ileri sürdü.
Genelkurmay Başkanlığı Plan Prensipler Daire Başkanlığında görevli olduğu dönemde haftalık ya da 15 günde bir toplantılar yaptığı Uğurlu'nun TSK'nın bazı plan ve projelerini sözlü olarak kendisine aktardığını iddia eden H.S, Uğurlu'nun örgüt içerisindeki konumuna ilişkin ise "FETÖ içerisindeki notu '5 üzerinden 5' diye tabir ediliyordu, dolasıyla tamamen FETÖ'ye bağlı, aşırı itaatkar, FETÖ tarafından istenilen tüm emir ve talimatları yerine getiren bir kişiydi." ifadelerini kullandı.
GENELKURMAY'IN GİZLİ BELGELERİ FETÖ'YE GÖNDERİLMİŞ
H.S, Uğurlu'nun paylaştığı çok gizli nitelikteki bilgiler arasında, NATO üyesi ülke subaylarının diğer ülkelere görevlendirmelerine ilişkin listelerin, Türkiye'nin diğer ülkelerle yaptığı ortak askeri tatbikatlarda görev alacak kişilerin isimlerinin yazılı olduğu listelerin, Genelkurmay Başkanlığının dış ülkelere yapılan "yerinde izleme" adı altındaki görevlendirmelere ilişkin belgelerin de bulunduğunu belirterek, bu belgelerin fotokopi ve CD'lerini bizzat Uğurlu'dan aldığını dile getirdi.
H.S, bu belgeleri, örgüt içerisinde "Tarık Tekin" kod adını kullanan, Ankara, Mersin ve Aksaz'daki Deniz Kuvvetleri Komutanlığına bağlı askerlerden sorumlu olan firari sanık Hüseyin Dalan'a verdiğini, raporu hazırlanan bu belgelerin Gülen'in doktoru olduğu iddia edilen firari sanık Kudret Ünal'a ulaştırıldığını kaydetti.
Genelkurmay Başkanlığının çekilen fotokopileri kayıt altına almasının ardından Uğurlu'nun Hava, Kara ve Deniz Kuvvetleri komutanlıklarındaki tüm evrakları CD ortamında kendisine getirdiğini anlatan H.S, örgüte muhalif olan iki rütbeli asker hakkında rapor hazırlamak için Plan Prensipler Daire Başkanlığına gittiğini ve bu ziyarette kimliğini gizlemediğini söyledi.
H.S, "Bu ziyaretimi asıl kimliğimle yaptığım için ismim kayıtlardan kontrol edilirse tam tarihi belli olacaktır. Bu görüşmeden sonra ayrıntılı bir rapor hazırladım. Raporla birlikte bana Mustafa Zeki Uğurlu tarafından getirilen 'çok gizli' ve 'gizli' ibareli belgeleri de Fetullah Gülen'e gönderilmek üzere aracı olan FETÖ üyesi Hüseyin Dalan'a elden verdim." ifadelerini kullandı.
PERSONELİNE ALKOL ALDIRIP KONUŞTURMUŞ
Hakkında yakalama kararı bulunan, eski Tuğamiral Ali Suat Aktürk'ün de Uğurlu gibi FETÖ'yle bağlantısının güçlü olduğunu, örgütün belirlediği bir kadınla evlendiğini beyan eden H.S, "Aktürk, birlikte çalıştığı personelle alkol alarak onları istediği gibi konuşturup gerek özel gerekse de iş yerindeki bilgileri istediği gibi kolayca alabiliyordu. Almış olduğu bu bilgileri de bana ayrıntılı bir şekilde aktarıyordu." dedi.
Darbe girişimi sonrası ele geçirilen sözde sıkıyönetim atama listesinde, Uğurlu'nun NATO'daki görevine devam edeceği Aktürk'ün ise Merkez Bankası başkanlığı görevine getirileceği yer alıyordu.
FUHUŞ İLE ŞANTAJ İDDİASI
"Abdullah" kod adlı gizli tanığın iddianameye yansıyan ifadesinde ise örgütün devlet kurumlarına yerleştirilen kişilerden sözde imamları aracılığıyla bilgi aldığı, bu bilgilerin arşivlendiği bilgisi yer aldı.
Örgütün tehdit ve şantaj için bu bilgilerin yanı sıra farklı yöntemler de kullandığını kaydeden gizli tanık, "Örgüt, tehdit ve şantajda kullanmak için TSK içerisindeki bazı subay ile astsubaylara kadın temin ederek gizli görüntüler çekiyordu." iddiasında bulundu.
AYNI ANDA HEM İSTANBUL'DA HEM KABE'DE!
"Sarmaşık" kod adlı gizli tanık ise örgüt içerisinde Atatürk düşmanlığının had safhada olduğu ve Gülen'e büyük bir hayranlık duyulduğuna dikkati çekerek, "Fetullah Gülen'in insan üstü özelliklere sahip olduğunu anlatan örgüt mensupları, kalp gözlerinin açık olduğunu belirttiği Gülen'in geceleri ışık evlerini gezerek şakirtleri ziyaret ettiğini, aynı anda hem Kabe'yi ziyaret ettiği hem İstanbul'da olduğu, geleceği görebildiği, bir bakışı ile bir kişinin gusül abdesti olup olmadığını anlayabildiğini söylüyorlardı." ifadelerini kullandı.
OPERASYON
İzmir Cumhuriyet Başsavcıvekili Okan Bato'nun yürüttüğü soruşturma kapsamında, "İzmir'deki askeri casusluk soruşturması"ndaki usulsüzlükler ile bazı bilgilerin sızdırılmasına ilişkin inceleme ve elde edilen belgeler doğrultusunda, İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, FETÖ/PDY'ye yönelik farklı zamanlarda düzenlediği operasyonlarda, aralarında Tümgeneral Hamza Koçyiğit, eski Roma Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Kurmay Albay Mehmet Demirağ, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın yaveri emekli Albay Gürsel Yüce ve bazı rütbeli askerlerin de bulunduğu çok sayıda şüpheli gözaltına alınmıştı.
Hakkında yakalama kararı bulunan örgüt elebaşı Fetullah Gülen, örgütün üst düzey yöneticileri Mehmet Ali Şengül, Mehmet Ali Büyükçelebi, Mehmet Hanefi Sözen, Naci Tosun ve İsmail Büyükçelebi ile gazeteci Tarık Toros'un firari olduğu belirtilmişti.
İzmir'deki "askeri casusluk" soruşturmasında, FETÖ/PDY üyelerinin sahte delil ürettiği iddialarına ilişkin aralarında meslekten ihraç edilen emniyet mensupları ve mülkiye müfettişlerinin de bulunduğu 68 sanığın yargılanmasına İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde başlanılmıştı.