15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" dolayısıyla TBMM'de özel gündemli toplantı düzenleniyor.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da törene katılmak üzere TBMM'ye geldi. Oturum İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.
İstiklal Marşı'nın ardından konuşma yapan TBMM Başkanı İsmail Kahraman, şunları söyledi:
"Demokrasi nöbeti tutan asil milletime şükranlarımı sunuyorum. Canını feda etmekte bir an olsun tereddüt etmeyen aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Yaralılarımıza, gazilerimize şifalar niyaz ediyorum. 15 Temmuz'da milletimizin yiğit evlatları meydanlara inmiş ve gözlerini kırpmadan şehadete yürümüşlerdir. Türkiye'miz sosyal, toplumla bütünleşen, laik, halk hakimiyetine dayalı bir hukuk devletidir. 15 Temmuz günü Türkiye her kurumu ile başarılı bir sınav verdi. Sizlerin içinde bulunduğu 26. dönem görevini layığı ile gerçekleştirdi.İnsan suya düştüğü için değil sudan çıkamadığı için boğulur. Biz suda çırpınmadık. Ortak irade ortaya koyduk. Tarih cesareti olmayanın başarısı olmayacağını bize öğretti. Darbe girişiminin başladığını görür görmez Meclis'i açma kararı verdim. Cumartesi günü bir gün sonra TBMM'yi toplantıya çağırma yetkimi kullandım. Örnek bir olağanüstü toplantı yaptık.
KADERDE MİLLİ GÖRÜŞ GÖMLEĞİNİ GİYMEK DE VARMIŞ
"Ahmet Gündoğdu Bey geldi, Özgür Özel Bey'e dedi ki, ben ceketimi sana vereyim, olur sana dedi, Özgür Bey aldı, güzel bir konuşma yaptı, "Kaderde milli görüş gömleğini giymek de varmış" dedi. Gerektiğinde bir yumruk halinde bir araya geliriz. 15 Temmuz bunun bir ispatıdır."
BAŞBAKAN: 15 TEMMUZ DÜŞMANA KIYAMETİN YAŞATILDIĞI GÜNDÜR
İsmail Kahraman'ın ardından Başbakan Binali Yıldırım sözü aldı.
"Milletini, bayrağını canı pahasına savunana sayın Cumhurbaşkanım, Gazi meclisimizin çok değerli üyeleri, aziz milletim hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Bugün 15 Temmuz 2017. Demokrasi, ve milli birlik günü. Türkiye'nin en karanlık gecesini aydınlık bir sabah dönüştüreli tam bir yıl oldu. Eğer bugün burada tam bir yıl sonra bir araya gelebiliyorsak bunu kahraman şehit ve gazilerimize ve Türk milletine borçluyuz. 15 Temmuz bu milletin düşmanına kıyameti gösterdiği gündür. 15 temmuz çılgın Türklerin tankları ezdiği gündür.. İşgale karşı çıplak elleriyle silahları erittiği gündür. Milletim korkmadı. Cumhurbaşkanı'nın çağrısıyla ikinci kurtuluş mücadelesi başladı. İhanetin en şiddetlisi, ama destanların en güzeli yaşandı.
İKİNCİ KURTULUŞ MÜCADELESİ
27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, Türk tarihinin utanç dolu tarihleridir. Ancak 15 Temmuz farklı bir tarihidir. Gerçek anlamda 'Yeter söz millletindir' dendi.Herkes ölümüne demokrasiye sahip çıktı. Meclisi terk etmedi. 15 Temmuz günü bu çatı altında anılmalıdır.1915'te Çanakkale'yi geçemeyenler işgal edemediğiniz meclisi işgal edebileceğinizi mi sandınız, siz kalleş oldukça biz daha çok kahramanlar çıkaracağız."
BAHÇELİ: DÜŞMAN BELLİDİR, KANLI TERÖRİSTLER BELİRGİNDİR
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise 15 Temmuz Özel Oturumu'nda yaptığı konuşmada şunları söyledi;
Düşman bellidir, kanlı teröristler belirgindir. Açtıkları nifak çukuru, kazdıkları fitne kuyusu gözler önündedir. O halde, 15 Temmuz FETÖ darbe kalkışması üzerinde ne için hemfikir olamıyoruz? Neden hep birlikte zalimlere karşı gelemiyoruz? Niye hakkın, hakikatın ve halkın etrafında tek nefes olamıyoruz? Nedir bizleri ayrı düşüren, nelerdir aramıza giren? 15 Temmuz Türkiye'ye suikast iken milletimizi yıkmaya yönelik bir cinayet olduğu besbelli iken, var olan görüş farklılıklarını nasıl izah edip, neye yormalıyız?