Bakan Albayrak: Dünya rekoruyla gerçekleşti

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Albayrak, "YEKA ihalesinde, rüzgarda yerli katkı payıyla şu anda kilovatsaat başına 10,3 dolar/cent olan alım fiyatı 3,48 cente düşerek bir dünya rekoruyla gerçekleşti." dedi.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :03 Ağustos 2017 , 00:00 Güncelleme Tarihi :03 Ağustos 2017 , 16:39
Bakan Albayrak: Dünya rekoruyla gerçekleşti

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Rüzgar Enerjisi Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihalesinde fiyat düşüşünde tarihi bir rekor gerçekleştiğini belirterek, "Türkiye, ne kadar önemli bir ülke olduğunu dünyaya bir kez daha haykıran bir netice ortaya koymuştur. Bugün, ortaya çıkan sonuç, Türkiye-Almanya ilişkilerine önemli bir katkı yapacağını da göstermiştir." dedi.

Albayrak, Rüzgar Enerjisi Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihalesinin ardından yaptığı açıklamada, bakanlığa geldikleri ilk günden beri çok yoğun bir mesai ortaya koyarak bir milat olan bu ihale sürecinin bu kadar başarılı geçmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.

Dünya ve Türkiye enerji piyasaları için tarihi bir milada tanıklık edildiğini ve bu süreci daha ileriye taşıyacaklarını belirten Albayrak, Türkiye'nin yerli ve milli kaynaklarını öncelikleyen bir süreci başlattıklarını ve süreci "tek tek nakış gibi işleyerek" bugüne gelindiğini anlattı.

Albayrak, nisanda açıkladığı Milli Enerji ve Maden Stratejisi kapsamında yapı taşlarından biri olan ve güneş YEKA projesiyle atılan adımın ikincisi olarak rüzgar YEKA ihalesinin gerçekleştirildiğine değinerek, şöyle konuştu:

"Bugün, dünyadaki en büyük 10 rüzgar üreticisinin 8'inin katılımıyla, tamamen açık, şeffaf ve çok kıyasıya bir rekabetin olduğu bir ihale süreciyle yeni bir dönemi başlattık. Bunun en önemli adımlarından bir tanesi, düne kadar rüzgarda yerli katkı payıyla kilovatsaat başına 10,3 dolar/cent alım maliyeti, tarihi bir rekorla bugünkü ihalede kilovatsaat başına 3,48 dolar/cente düşerek, bir dünya rekoru fiyatla gerçekleşti. Ben bundan, milletim adına, ülkem adına gurur duyuyorum. Tabii ki bu, çerçevede tüm Türkiye, 80 milyon olarak gurur duyacağımız bu resimde, en büyük katkı payı, 15 yıllık iktidarı ve liderliği içerisinde, Türkiye'yi bu noktaya taşıyan Cumhurbaşkanımızındır. Tartışmasız bir şekilde ülkemiz yaşadığı tüm sıkıntılara rağmen, bu kadar büyük firmaların katıldığı bu kadar büyük bir rekabet ortamında gerçekleşen ihaleyle, Türkiye, ne kadar önemli bir ülke olduğunu dünyaya bir kez daha haykıran bir netice ortaya koymuştur."

Albayrak, "Büyük ve Güçlü Türkiye"den bahsettiklerini ve bugün ihalede ortaya çıkan neticenin Türk ekonomi ve enerji piyasalarının ne kadar güçlü ve geleceğe sağlam adımlarla yürüdüğünü ortaya koyduğunu vurguladı. Albayrak, "Kim ne derse desin, dünyada neler yaşanırsa yaşansın, ne kadar büyük problemler olursa olsun, Türkiye'nin bölgenin ve dünyanın en güvenilir, yatırım yapılabilir ülkelerinin başında geldiğini bu ihalenin neticesiyle ortaya koymaktan dolayı, ülkem adına, milletim adına, Cumhurbaşkanımız adına, tüm çalışan arkadaşlarımız adına söylüyorum büyük bir gurur duydum." ifadesini kullandı.

BİR MİLYAR DOLARIN ÜZERİNDE YATIRIM
Türkiye'nin bu ihaleyle sadece maliyetlerini düşürmediğini, bu ihalenin Türkiye'nin bir enerji üssü olma noktasında ve sadece enerji kaynakları, maliyetleri açısından değil, teknolojileri açısından da bir merkez olması noktasında çok önemli bir adım olduğuna değinen Albayrak, şu görüşlere yer verdi:

"Türkiye, tıpkı güneşte olduğu gibi bugün rüzgar ihalesinde de hakikaten çok önemli noktadır bu. Yüzde 65 yerlilikle ve 10 yıl asgari Ar-Ge yatırım şartıyla artık yaklaşık bir rüzgar türbinindeki 8 bin küsür endüstriyel parçanın kırılımları ile birlikte yüzde 65'inin Türkiye'de üretilmesiyle, tedarikçisinden yan sanayicisine ve endüstrisine kadar çok büyük bir teknoloji üretim üssü olma noktasında adım atmıştır. Türkiye için gurur verici bir gündür. Türkiye için kıvanç duyulması gereken önemli bir gündür. Bu açıdan bakıldığında bunun yanında Yaklaşık 12 şehrimizde toplam yapılacak rüzgar türbini yatırımıyla 1 milyar doların üzerinde bir yatırımı da bugünkü küresel resimde Türkiye'ye kazandırılmıştır. Bu çerçevede baktığımızda inşallah bu yatırımlar, bu adımlar, ülkemiz için Türkiye için dünya enerji piyasalarında öncülük etme noktasında çok büyük bir dönemin başlangıcı olması noktasında da bize büyük bir mutluluk ortaya koymuştur. Biliyorsunuz güneşte hedefimiz 2018 yılı bitmeden Türkiye'de ilk yerli üretim güneş panellerini devreye almaktı. Bugün neticelenen ihalemiz sonrasında, imzaları attıktan sonra en kısa süre hedefiyle birlikte, inşallah 2019 başına kadar yerli üretim rüzgar türbinlerimizi sisteme dahil edeceğiz. Türkiye'ye inşallah bu çerçevede yerli üretim rüzgar türbinlerimizi kazandıracağız."

"TÜRKİYE-ALMANYA İLİŞKİLERİNE KATKI SAĞLAYACAK"
Bakan Albayrak, bu yatırımın en kısa sürede devreye alınması için bakanlık olarak tüm desteği vereceklerini vurgulayarak, rüzgar YEKA projesiyle yılda yaklaşık 1,5 milyon ton karbon salınımının önleneceği bilgisini aktardı.

"Türkiye'de herşeyin en iyisini ortaya koyacağız" dediklerini hatırlatan Albayrak, şunları kaydetti:

"Bugün, ortaya çıkan sonuç, Türkiye-Almanya ilişkilerine önemli bir katkı yapacağının da göstermiştir. Bugünkü ihale, Alman teknolojisi ve yatırımı ile birlikte Siemens firmasının kazanması ile neticelendi. Bugün, ortaya çıkan sonucun Türkiye - Alman ilişkileri açısından bölgeye ve dünyaya önemli bir mesaj olduğunu düşünüyorum. Özellikle dünyanın herhangi bir ülkesinde bir çok şeyler yaşanabilir, bugün öyledir yarın böyledir. Kurumlar kişiler amenna, bugün gelir yarın gider, ancak devletler ve ilişkiler uzun solukludur. Hele de yaklaşık 200 yıldır, önemli tarihsel işbirlikleri içerisinde olan Türkiye-Almanya ilişkileri açısından baktığımızda, özellikle bugün ortaya çıkan sonuç, iki ülke ilişkilerine önemli bir katkı yapacağını da göstermiştir. Türkiye'nin geleceğine güven noktasında, Alman firmalarının bu kadar cesur ve girişimci vizyoner bakış açısıyla yapacağı yatırım, Türkiye-Almanya ilişkilerine katkı sağlayacaktır. İnşallah önümüzdeki dönemde bu ve benzeri işbirlikleri ile geçmişte olduğu gibi bundan sonra da daha akılcı, rasyonel ve kazan- kazan ilişkisine dayalı, iki ülke işbirliklerinin gelişmesine daha çok katkı sağlayacak benzeri süreçleri hep birlikte yaşarız."