Meğer daha önce hiç yaşamamışım

Eskişehirli Hesna Usu, tam 91 yıl karanlıkta yaşadı. Hayatının son 50 yılı ise ışığa kavuşmak için verdiği mücadeleyle geçti. Tam "Yoruldum" dediği anda ise hayali gerçek oldu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yazdığı mektubun ardından Enerji Bakanı Berat Albayrak'ın talimatıyla evine elektrik bağlanan Hesna ninenin artık yüzü gülüyor. Artık televizyon izliyor, yemeklerini bozulmadan saklayabiliyor ve en önemlisi de karanlıktan korkmuyor. Hesna nine 91 yıldır hiç elektrikli bir evde yaşamamış. Dünyaya dair her şeyi kulağına yapıştırdığı küçük radyosundan öğrenmiş. "Elektrik geldi kim olduğumu, ne olduğumu, neye inandığımı, dünyayı tanıdım" diyen Usu hislerini ve yaşadıklarını şöyle anlatıyor:
"Radyoda seslerini duyduğum adamları televizyonda izleyince korktum desem yalan olmaz. Adamlar orada konuşuyor, yürüyor. Tulumbadan su çekip yıkadığım çamaşırı makine yıkıyor. Meğer dünyada hiç yaşayamamışım.

ÇOK DÜŞTÜM KARANLIKTA
Güneş kaybolunca yatar uyurdum. Şimdi gece 00.00'a kadar oturuyor bir iki diziye bakıyorum. Ama en büyük zamanım haber izlemekle geçiyor.
Odunpazarı'na bağlı Kıravdan Köyünde doğdum. O köyden baba mülkü diye buraya, Sultandere'ye geldik. 41 yaşımda taşındım buraya, 7 hane vardı. Elektrik gelmeyince herkes gitti. En sevdiğim eşimdi, anılarını bırakıp gidemedim.
Burada 4 çocuk büyüttüm. Hava kararmadan ödevlerini yaptırır yemeklerini yedirirdim. Çok düştüm karanlıkta, kafatasım kırıldı. Kollarımı kırdım. Şimdi elimin üzerinde gezen karıncayı dahi görüyorum...
50 yıl her kapıyı çalıp elektrik istedik. Kimi 'Tamam' dedi yapmadı, kimi de 'Gelmişsin bu yaşa, zaten öleceksin. ne yapacaksın ışığı' deyip başından savdı. İmzalar topladık, yazılar yazdık. Neler yaptık olmadı. Biz de son çare devletimizin başına, Cumhurbaşkanımız'a mektup yazdık.
HASTANEDE GÖRÜR HEVES EDERDİM
O mektubu yazarken açıkçası umudum yoktu. Bir gün Ankara'dan aradılar. Enerji Bakanı'ymış, Artık lambamın yanacağını söyledi. Işık geldi ya 70 yaş gençleştim. Lambayı sadece hastaneye vs gittiğimde görür, heveslenirdim. Şu dağın başında karşıdaki şehrin ışıklarını izleyip, 'Benim de olur mu' diyerek geçti 50 yılım.

BERAT OĞLUMU ÇAYA BEKLİYORUM
Bir dileğim var: Berat oğlumu bekliyorum. Dünyamı aydınlatan o evladı lambamın altında ağırlamak, çay ikram etmek istiyorum. Dolabım var, soğuk bir şeyler de ikram ederim, oğlak keseceğim gelirse. Bu gözler ışık gördü ya, ölsem de gam yemem gayri."

ARTIK AŞIM BOZULMUYOR
Dolabım var, aşım hiç bozulmuyor, 91 yılda ilk kez soğuk su içtim, dondurma aldım çünkü erimiyor. Eve girmeye korkardım ama artık hemen akşam olsa da evime girsem diyorum. Uykum gelmiyor. Elektriğimle biraz daha yaşayayım, hemen ölmeyeyim diye dua ediyorum."

KANATSIZ KUŞLAR'I İZLİYOR
HESNA ninenin en büyük keyfi, artık karanlığa mahkum olmayan akşamları çayını koyup atv'de Kanatsız Kuşlar dizisini izlemek.
KARANLIK DÜNYAMI AYDINLATTILAR
Haşhaş yağı, mazot, gaz yaktım. En son tüp yaktım. Bir gün beni yakacaktı ama devletimiz yardımıma yetişti. Pişirdiğim aşlar küfleniyordu. Ben devletimden bir lamba istedim, onlar da verdi. Allah'ım devletime, Berat oğluma, Reisimiz'e uzun ömürler versin. Onlar benim karanlık dünyamı aydınlattı. Şu devletimizin güzelliğine bak, onca mektup vardır onlara gelen ama benimkini okumuşlar. Bu yaşlı kadına ölmeden bir lamba altında oturmayı yaşattılar ya daha ne isterim."
'İLK GECE LAMBA ALTINDA YATTIM'
"Berat oğlum aradıktan ertesi gün geldiler. 2 gün süren çalışmaları ağlayarak izledim. Uyumadım ki her anına şahit olayım. İlk gece sokakta lambanın altında yattım. Işığı görmek için uyumuyorum inan. Gözüm kapanana kadar izliyorum lambayı."
SABAH GÜNÜN DİĞER HABERLERİ İÇİN TIKLAYIN