ABD'de İran'a yönelik ambargoyu delme iddiasıyla görülen davanın tanıklarından eski komiser Hüseyin Korkmaz 2010'da Polis Akademisi'nden mezun olduğunda 23 yaşındaydı. İstanbul Mali Şube Müdürlüğü'nde komiser yardımcısı olarak göreve başladı. Mesleğinin en başlarında, 2013 yılında ise 17-25 Aralık soruşturmasının 'operasyon koordinatörü' pozisyonundaydı. Dönemin Mali Şube Müdürü Yakup Saygılı, Müdür Yardımcıları Kazım Aksoy, Yasin Topçu, Teknik Büro Amiri İbrahim Şener ve Yolsuzluk Büro Amiri Başkomiser Mehmet Akif Üner ile birlikte operasyonun 5 kişilik 'A kadrosu'ndaydı.
Daha sonra operasyonu yapan Mali Şube Müdürlüğü'ndeki polislerin görev yerleri değiştirilmeye başlandı. Bunlardan biri de Hüseyin Korkmaz'dı. Önce Boğaziçi Köprüsü'ne, ardından da Hakkâri'ye gönderildi. Korkmaz, 1 Eylül 2014'te '17-25 Aralık kumpas soruşturması' kapsamında gözaltına alındı, 4 Eylül 2014'te tutuklandı. 9 Şubat 2016'da tahliye edildi. Hüseyin Korkmaz o gün tahliye için yaptığı konuşmada, "17/25 Aralık dosyalarında hiç çalışmadım, tek parafım yok" dedi.
ABD'DE: 17/25 ARALIK'I BEN YÖNETTİM
Yurtdışına çıkış yasağı konularak tahliye edilen Hüseyin Korkmaz, ABD'de devam eden Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın yargılandığı davada tanık kürsüsünde ortaya çıktı. Mahkemede verdiği ifadeye göre, tahliyesinin ardından 17/25 Aralık operasyonu ile belge ve telefon tapelerini bir savcıdan ve polis memurundan temin ettiğini, annesine saklaması için verdiğini, ardından da yasadışı yollarla Türkiye'den kaçtığını söyledi. Yine kendi anlatımlarına göre 3 ülke değiştirdikten sonra ABD'li görevlilerle bağlantıya geçip, bu belgeleri kendilerine havalimanında teslim ettikten sonra ABD'ye gelebildi. Hüseyin Korkmaz'a ABD savcılığıyla yaptığı işbirliği sonunda 50 bin dolar verildi, ev kiralandı. New York'ta devam eden mahkemede tanık kürsüsüne çıkan Korkmaz, Türkiye'de söylediğinin tam aksinde beyanlarda bulundu. 17/25 Aralık soruşturmalarının tam göbeğinde olduğunu, binlerce telefon görüşmesi dinlediğini, operasyon koordinatörü olarak görev yaptığını söyledi.
TÜM AİLESİ GİTMİŞ
Hüseyin Korkmaz'ın ABD'deki tanıklığı sırasında "ABD'ye kaçırdığım belge ve bilgileri saklaması için anneme verdim" sözleri ise Türkiye'de başka bir soruşturma konusu oldu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Korkmaz'ın anne, baba ve kardeşleri hakkında yakalama kararı çıkarttı. Ancak gelen bilgiler aile fertlerinin Türkiye'ye terk ettiği yönünde.
Türk istihbarat birimlerinin araştırmasına göre Korkmaz'ın annesi Ayşe Korkmaz ve babası Mustafa Korkmaz son olarak 30 Nisan 2017'de Artvin Hopa'da bir otelde konakladı. İstihbarat birimleri, o tarihlerde haklarında yurtdışı çıkış yasağı bulunan Ayşe ve Mustafa Korkmaz'ın yasadışı yollardan Gürcistan üzerinden ülkeyi terk ettiklerini değerlendiriyor. Korkmaz'ın kız kardeşinin ise yurtdışı çıkış yasağı bulunmadığı 16 Eylül 2016'da Türkiye'yi terk ettiği belirlendi.
Hüseyin Korkmaz'ın 2016'da ilk olarak FBI ile temasa geçerek kendisi ve ailesi için güvence istediğini belirtmesi, Türkiye'de yürütülen soruşturmanın da seyrini bu yönde değiştirdi. Hüseyin Korkmaz'ın anne ve babasının haklarında yurtdışı çıkış yasağının bulunmasına rağmen sahte pasaport ve kimlikle ülkeyi terk ettikleri yönündeki bilgi, bu kaçışta FBI'ın parmağının olduğu yönündeki iddiaları da gündeme getirdi. İstihbarat birimleri, Hüseyin Korkmaz'ın ailesinin kaçışının planlanması ve organizasyonu konusunda FBI'ın katkısının olup olmadığı konusunda soruşturma başlattı.
