Harekat, Türkiye'nin uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) terörle mücadeleye yönelik ilgili kararlarıyla Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin 51'inci maddesinde yer alan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde, Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygılı olarak sürdürülüyor.
Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre, YPG/PKK-DEAŞ'lı teröristler, TSK'nin ilerleyen süreçte düzenleyeceği kara harekatına karşılık, elinde tuttuğu Afrin'deki tahkimatı artırmaya çalışıyor ve yeni taktikler geliştiriyor.
ZORLA VE TEHDİTLE
Zeytin Dalı Harekatı kapsamında yürütülen çalışmalarda teröristlerce, Afrin çevresi ile ilçede bazı bölgelerin hendek ve toprak setlerle çevrildiği ortaya çıktı.
Set ve hendeklerin, bölgedeki terör örgütleri tarafından hem mevzi hem de engel sistemi olarak tasarlandığı tespit edildi.
Hendeklerin, yaklaşık 2 metre genişliğe ve 2 metre derinliğe, toprak setlerin ise yaklaşık 2-3 metre yüksekliğe ulaştığı belirlenirken, teröristlerin bu tahkimatları güçlendirme çalışmaları fotoğraflara yansıdı.
Başta çocuklar olmak üzere, Afrin'de yaşayan sivillerin hayatı hiçe sayılarak geliştirilmeye çalışılan tahkimatın inşasında, çocukları kaçırılarak silah altına alınan bölge halkının, zorla ve tehditle çalıştırıldığı belirlendi.
Teröristlerin, yapılan tahkimatlarla şehirlerin doğal yapısını bozduğu ve bölge halkının yaşam koşullarını iyice zorlaştırdığı değerlendirildi.
Afrin'de yaşayan binlerce sivilin hayatını hiçe sayarak, şehri tahkimatlı mevzi haline getiren teröristlerin, bölge halkının şehri terk etmesine engel olduğu ve sivilleri "canlı kalkan" olarak kullanmaya devam ettiği belirlendi.
TERÖRİSTLER AFRİN'E PAÇAVRALARINI ASTI
Terör örgütü mensuplarının, Afrin ilçe merkezine astıkları paçavralar ve sözde örgüt mensuplarının fotoğraflarıyla Suriye'ye ait olan bu şehri, "sözde kanton yapılanmasına aitmiş gibi" gösterme çabasında olduğu değerlendirildi.
DİĞER