Musevi muhacirler bu zamana kadar hiç bir zaman kulluğa aykırı bir eylem ve hareketleri görülmeyen Musevi tebaası gibi padişahın sadık tebaasından olacaklardır. Memlekette teşkil olunacak yeni müesseseler marifetiyle vergi vereceklerdir. Kendi refahlarıyla birlikte bu vilayet ve bütün ülkenin de zenginliğini artıracaklardır" görüşlerine yer veriyor.
Herlz, mektubun devamında sınırsız kredi temin edeceklerini, bunun çin Londra'da Müstemirat-i Museviye Bankası adıyla bir banka kurduklarını ifade ederek, şu düşünceleri kaleme alıyor:
"Osmanlı Devleti tarafından misafirperverce karşılandığımız takdirde, hükümete karşı ifa edeceğimiz mali yardım sadece vergi ve kredilerle (istikrazat) sınırlı olmayacaktır."
PADİŞAH'LA GÖRÜŞTÜ AMA İZNİ ALAMADI
Osmanlı Padişahı 2. Abdülhamid ile Theodor Herlz arasında 19 Mayıs 1901 tarihinde gerçekleşen karşılıklı görüşmenin detaylarına da ilk kez ulaşılırken, bu belgelerde Theodor Herzl'in Padişah'ın huzuruna çıkmaya nail olduğu ancak Siyonistlerin Filistin'e yerleşmelerine izin verilmediği belirtiliyor.
3 Ocak 1902 tarihli Tahsin Paşa'nın imzasını taşıyan ve bir gün sonra Sedaret'ten (Başbakanlık) Hariciye Nezareti'ne (Dışişleri Bakanlığı) gönderilen resmi belgede Breslav Lokal gazetesinde o dönem yayımlanan haberlerin gerçeği yansıtmadığı aktarılıyor. Belgede şu ifadeler yer alıyor: "Dr. Herzl, padişahın huzuruna çıkmaya nail olmuş ise de Siyonistlerin Filistin'de yerleşmelerine izin verileceğine dair kendisine bir şekilde tebligat icra kılınmadığı cihetiyle bu konudaki beyanatın gerçeğe aykırı olduğu ve keyfiyetin buna göre ret ve tekzip edilmesi lüzumu Padişah'ın iradeleri olmuştur."