ABD Başkanı Donald Trump ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bir araya geldiği zirvede serbest bırakılma talebiyle görüşülen rahip Andrew Craig Brunson'un, 'örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlediği' gerekçesiyle 15 yıla kadar, 'devletin güvenliği bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri siyasal ve askeri casusluk maksadıyla temin etmek' suçlamasından 20 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanmasına devam edildi. Yargılamanın yapıldığı İzmir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde, tutuklu Brunson'un yanı sıra avukatı, eşi, yakınları hazır bulundu. Yoklamayla başlayan duruşmada tanıkların dinlenmesine geçildi.
Bu arada jandarma, Aliağa Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü çevresinde geniş güvenlik önlemleri aldı. Tek tek kimlik kontrolü yaptı. ABD'li heyetin de pasaport ve kimlikleri kontrolden geçirildikten sonra içeriye girmelerine izin verildi. ABD'li heyet ise kimlik kontrolü sırasında araçtan inmedi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
2016 yılının Eylül ayında 'milli güvenliği tehdit eden faaliyetlerde bulunduğu' iddiasıyla, eşi Norine Lyn Brunson'la birlikte sınır dışı edilmesi kararlaştırıldı. İzmir Göç İdaresi Müdürlüğü'nün 28 Eylül'deki yazısı üzerine Konak İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri 20 yıldır Türkiye'de yaşayan Brunson çiftini, Mimar Sinan Mahallesi'ndeki evinden alındı. Türkiye'deki oturum izinlerinin de bittiği belirlenen çift, Göç İdaresi'ne teslim edildi. Sınır dışı işlemleri devam ettiği sırada FETÖ soruşturmasında bir 'gizli tanık' rahip Andrew Craig Brunson aleyhine savcılıkta ifade verdi. Bu 'gizli tanık' ifadesinde, Brunson'un çeşitli illerde misyonerlik faaliyetlerinde bulunduğunu, FETÖ'nün dinler arası diyaloğu geliştiren bir örgüt değil, dini oluşum olduğunu söylediğini ileri sürdü. FETÖ'nün imamlarıyla özelikle de halen firarda olan örgütün Ege Bölgesi imamı Bekir Baz'la da sık sık görüştüğü ileri sürülen Brunson ve eşinin, FETÖ'yle ait bir şemada isimlerinin yer aldığı, yurt dışından kendilerine kaynak aktarıldığı iddia edildi. Bu suçlamalarla 9 Aralık 2016 tarihinde adliyeye sevk edilen Brunson çiftinden rahip Andrew Craig Brunson tutuklandı, eşi Norine serbest bırakıldı. Amerikalı Rahip Andrew Craig Brunson için, 'Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlediği' gerekçesiyle 15 yıla kadar, "Devletin güvenliği bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri siyasal ve askeri casusluk maksadıyla temin etmek" suçlamasından 20 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
İDDİANAMADE ÖNEMLİ SUÇLAMALAR YER ALDI
İddianamede Rahip Brunson, hakkında da çarpıcı ayrıntılar bulundu. Rahip Brunson'un din adamı görüntüsü altında terör örgütleri PKK ve FETÖ adına suç işlediği ve bu örgütlerin genel stratejileri kapsamında eylem birlikteliği içinde olduğu, bu örgütlerin amaçlarını bilerek ve isteyerek iş birliği yaptığına iddianamede yer verildi. Brunson'un ayrıca, FETÖ'nün üst düzey üyeleriyle kod isimlerini bilerek görüştüğü, bu kapsamda örgütün sözde Ege Bölgesi imamı ve firari Bekir Baz ve onun yardımcısı Murat Safa ile hakkında 'Silahlı terör örgütü üyesi olmak' suçlamasından dava açılan tutuklu sanık Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Başkanı Taner Kılıç'la da görüşmeler yapıp strateji belirlediği iddia edildi. İddianamede ayrıca rahibin, görev yaptığı İzmir Protestan Diriliş Kilisesi'nde PKK ile FETÖ'yü övücü ve bölücü içerikli konuşmalar yaptığı, özellikle Kürt vatandaşların yaşadığı bölgelerde sistematik bir çalışma yürüttüğü, bu amaçla İzmir'de sadece Kürt kökenli vatandaşların alındığı "Mesihin Kürdi Kilisesi"ni kurduğu suçlaması da yeraldı. 2013'teki Taksim'deki Gezi Parkı olayı organizasyonunda yer aldığı ileri sürülen Brunson'un, FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden 5 gün sonra bir arkadaşına gönderdiği mailde kullanılan "Türk halkı her zamanki gibi askerin yanında yer almadı. Her şey kötüye gidiyor ama sonunda kazanan biz olacağız" ifadesi de yine iddianamede bulundu. Hakkında gizli ve açık tanık ifadeleri de olan Brunson'un Türk savaş uçağı pilotlarının başarısından bahseden bir vatandaşa, Fethullah Gülen'i kastedip "Sizin pilotunuz yok ki. Onlar bizim oradaki hocanın duasıyla uçan pilotlar. Onlar hocaya, hoca da bize bağlı" dediği öğrenildi.
ANDREW CRAİG BRUNSON KİMDİR?
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yönelik bir soruşturması kapsamında, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) vatandaşı olan İzmir Diriliş Kilisesi Rahibi Andrew Craig Brunson, İzmir 5. Sulh Ceza Hakimliği'nin 9 Aralık 2016 tarihli kararıyla FETÖ/PDY üyeliğinden tutuklanmıştı.
FETÖ BAĞLANTISI
Brunson hakkında yürütülen soruşturma kapsamında, bir din adamı olarak İzmir Diriliş Kilisesi Başkanı sıfatıyla FETÖ/PDY ile bağlantısı olduğu, kürt kökenli vatandaşlara belirli bir amaç doğrultusunda ayrışmayı öneren ve telkin eden vaazlar verdiği ve bu kapsamda İzmir ilinde gerçekleştirilen Protestan Kiliseleri Önderler Toplantısı'nda FETÖ/PDY ile bağlantıya geçilmesi konusunda bir konuşma yaptığı iddia edildi.
GİZLİ TANIKTAN ŞOK İFADE
Aynı soruşturma dosyası kapsamında daha önce ifadesi alınan bir gizli tanık ifadesinde; Papaz'ı 2003 yılından beri tanıdığını, Kaya Prestij Oteli'nde, kilise toplantısı görünümünde daha çok bir beyin yıkama faaliyeti gerçekleştirdiği, bu toplantıda 25 tane Türk üniversite öğrencisinin Amerikan Milli Marşı eşliğinde yemin ederken gördüğünü kaydetti. Aynı gizli tanık, Brunson'ın bazı kişilerle birlikte Dünya Kiliseler Birliği'ne ve Kanada yetkili makamlarına bir şikayet mektubu yazarak; Türkiye'de Hristiyan azınlığa ve Tuncelili Kürt kökenli ailelere baskı yapıldığı, evlerinin basıldığı ve dövüldüklerini belirterek Kanada'ya iltica etmeleri için alt yapı hazırlanmasını amaçladığını söyledi.
Tanık ifadesinde, bu faaliyet çerçevesinde PKK üyelerinin cezaevinden çıktıktan sonra kiliselere başvurup Hristiyan olduklarını belirterek yabancı ülkelere iltica ettiklerini kaydetti.
DERNEKLEŞME MASKESİ ALTINDA
Gizli Tanık, Lozan Antlaşmasına göre Türkiye'de kilise acıkmasının yasak olmasına rağmen, FETÖ/PDY bağlantılı bir avukatın Brunson ve beraberindekilerle bir toplantı yaparak dernekleşme yoluyla bu yasağın aşılabileceği yönünde tavsiyede bulunduğunu kaydetti.
KİLİSELER FETÖ SAYESİNDE AÇILDI
FETÖ'cünün akıl vermesinden sonra Türkiye'nin dört bir yanında kiliseler açıldığını ve Papaz Brunson'un Fikret Böcek'ten Diriliş Kilisesi'ni satın aldığı, kilisenin maddi yardımının ABD'den geldiğini kaydetti.
Brunson'ın kilisesinde ve evlerde yapılan özel toplantılarda kürt kökenli vatandaşlara yönelik özel ayinler düzenlediği de kaydedildi.
Ayrıca, Diriliş Kilisesi'nin Güney Doğu'da kürt kökenli vatandaşlara yönelik ayrı bir topluluğu olduğu ve bu topluluğu Brunson'ın yönettiği ifade edildi.
Diriliş Kilisesi'nin inancına göre, kayıp 13. bir kutsal kabile olduğu ve bu kabilenin Kürtler olduğu, bu nedenle ayrı bir Kürdistan kurulması ve kürtlerin layık olduğu Hristiyanlık diniyle buluşmaların temin edilmesi gerektiğine inanıldığı belirtildi.
HER TÜRLÜ SORUNU FETÖ ÇÖZÜYOR
Gizli tanık, 2004-2005 yıllarında Brunson'ın yer aldığı kilisenin Pazar ayini çıkışında kendisine yaklaşan birinin istihbarat kimliğini göstererek yardım istediğini ve Kestane Pazarı'nda faaliyet gösteren FETÖ/PDY yapılanması ile kilise topluluğu arasında ilişki olduğunu söylediğini, topluluğun Dinlerarası Diyalog adı altında karşılaştıkları her türlü problemi FETÖ/PDY ile çözdüklerini beyan ettiğini kaydetti.
AKIL VEREN BEKİR BAZ
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, Lozan Antlaşması'nın yasakladığı kiliselerin dernekleşme yoluyla açılabileceği şeklinde akıl veren kişinin firari FETÖ/PDY şüphelisi Bekir Baz olduğunu belirledi. Baz, terör örgütünün Ege Bölge İmamı olarak görev yaptı.
Ayrıca devlete ait gizli bilgileri FETÖ mensupları aracılığıyla ele geçirdiği, bunu Türkiye aleyhine yabancı devletlere aktardığı yönünde bilgilere ulaşan savcılık, bilgi ve belgelerle casusluk konusundaki iddiaların araştırmasını sürdürüyor. Papaz, geçtiğimiz günlerde "devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasi veya askeri casusluk amacıyla temin etme, Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek, Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek, Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs" suçları kapsamında yeniden Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edilmiş ve bu suçlardan yeniden tutuklanmıştı.