MHP davalarının avukatlığını yapan Yılmaz'dan Nurettin Soyer yorumu: Hitler'in mahkemesinde bile...

12 Eylül’ün ‘zalim’ başsavcısı Nurettin Soyer’e karşı MHP davalarının avukatlığını yapan Yılmaz: Aradan 40 yıl geçti, ancak hafızamda kalanlar ve o günlerde yapılanlar hâlâ canımı acıtıyor. İnsanlık sınırını zorlayan işkenceler yapıldı. Hitler'in mahkemelerinde bile böylesi şeyler olmadı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :30 Ocak 2019 , 09:03 Güncelleme Tarihi :30 Ocak 2019 , 09:03
MHP davalarının avukatlığını yapan Yılmaz’dan Nurettin Soyer yorumu: Hitler’in mahkemesinde bile...
Şerafettin Yılmaz, siyasi tarihimizin en karanlık dönemlerinden biri olan 12 Eylül döneminde mahkemelerde yaşananlara yakından tanık olan ve o dönem MHP davalarının avukatlığını yapan bir isim... Yılmaz'la CHP'nin İzmir Büyükşehir Belediyesi adayı olan Tunç Soyer'in babası 12 Eylül'ün zalim başsavcısı Nurettin Soyer'le ilgili hafızasından hiç silinmeyen anılarını anlattı. O dönremde mahkumlara yaptığı işkencelerle tanınan ve ülkücüsüyle devrimcisiyle bir çok ismin dar ağacına gönderilmesinin altında imzası bulunan Soyer'in dönemin en önemli aktörlerinden biri olduğunu ifade eden Yılmaz, karanlık dönemdeki yargı uygulamalarıyla ilgili tüyler ürperten detayları paylaştı. İşte Yılmaz'ın söyledikleri:



NELER YAPTILAR ANLATAMAM:
Savcı Nurettin Soyer ve duruşma hakimi Vural Özenirler birlikte neler yaptılar anlatamam... MHP davası benim mesleğime mal oldu, o salonlarda katledilen yargıdan sonra cüppemi çıkarıp, mesleği bıraktım. Soyer'in yaptıklarıyla yargı sistemine olan tüm saygımı yitirdim. Mahkeme salonlarında hukuk yoluyla yapılan o katliamlar, yargılama-sorgulamayı yapanlar ve o esnada zanlılara yapılanlar bugün yaşadığımız toplum olarak yaşadığımız travmaları oluşturdu.

HİTLER'İN MAHKEMESİNDE BİLE BÖYLE YAPILMADI:
Diyarbakır'da işkence yapacakları seçip Ankara'ya getirdiler. Diyarbakır işkenceleri buraya taşındı. İstiklal Marşı'ndan nefret edecek hale getirdiler. O günlerde hiçbir zaman yargıda olamayacak uygulamalar yapıldı. Duruşma sırasında sanığın kız kardeşi, eşi gibi ailesini getirip sözle ifade edemeyeceğim şekilde muamele ve hakaretler yaptılar. Bunlar savcılık değil haydutluk yaptılar. Öyle ki mahkumlar yapılanları ailelerine anlatmaya utandı. İnsanlık sınırını zorlayan işkenceler yapıldı. Hitler'in mahkemelerinde bile böylesi şeyler olmadı.



YAZICIOĞLU'NA İŞKENCE:
Önceden tasarlanmış olanı elde etmek için yazdıkları ifade ve beyanları işkenceyle imzalattılar. O dönemde aklımızın alamayacağı işkencelere maruz kalan Muhsin Yazıcıoğlu mahkeme salonunda, "Her türlü işkenceye maruz kaldım, izzeti nefsim gördüğüm muameleleri anlatamıyor" dedi. Dönemin hakimi Vural ise sınıf arkadaşımdı, bu davalarda büründüğü korkunç hal ve tavırları çok yaraladı.

HAFIZAMA KAZINDI:
Aradan 40 yıl geçti ancak hafızamda kalanlar ve o günlerde yapılanlar hala canımı acıtıyor. Nurettin Soyer'in yaptıklarını anlatamam. O salonlarda bu adamlar 12 Eylül senaryosunu yazdılar. Bakın 40 yıl önce bugünkü acı, kaosu yaratanların başında olan bir ismin oğlu bugün İzmir'e aday. Türkiye'ye kaosa sürükleyen Soyer'in oğlu İzmir'e nasıl demokrasi getirecek?

CHP SİYASETİ İNTİHAR ETTİ:
Nurettin Soyer, mahkemede zanlıların kız kardeşi, ailelerini getirip orta yerde anlatamayacağım işkence ve sözlü hakaretler yaptırdı. Tasarlanmış sonucu elde etmek için kendi yazdıkları ifadeleri zorla imzalattılar. Bakın böyle bir babanın oğlu, masum olmayan, PKK'lılara sahip çıkıp, Marksist yapının yaşatıldığı çocuklardan biri bugün İzmir'in adayı. CHP siyaseti bu kararla intihar etti. İzmir'e bedeli çok ağır olur. Böyle birinin (Tunç Soyer) daha yetkili hale gelmesi korkunç bir şey. Köprü başlarına bunların gelmesi yeni mağduriyet ve acıların yaşanmasını muhtemel kılıyor.