İŞİ YARGITAY'DA BAĞLADI
Skandal dava süreci şöyle gelişti. Kayseri Şeker Fabrikası ile arazisindeki kaynak suyunu pazarlama işini yapan SAMAŞ arasında 2001 yılında sözleşmenin iptali sonrasında 9 yıl süren hukuki süreç yaşandı. 2010'da Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi cezai şart dışında SAMAŞ lehine karar verdi. Ancak SAMAŞ cezai şart yönünden davayı Yargıtay'a taşıdı. Kararın bozulması halinde Kayseri Şeker SAMAŞ'a 50 milyon lira tazminat ödeyecekti. Danışmanlık sözleşmesi ile davayı takip eden Necmettin Kesgin, 2014'te yargıda nüfuzu olan Mansur Yavaş'a durumu iletti.
Yavaş, bu iş karşılığında '1 milyon 200 bin dolarlık bir anlaşma yaptı. Yavaş'ın devreye girmesinin ardından Yargıtay, SAMAŞ lehine karar verdi. Kayseri Şeker, davada 39 milyon lira tazminat ödedi. Mansur Yavaş da bu paradan payını 600 bin dolarlık biri sahte 2 seneti icraya koyarak almaya çalışınca suç üstü yakalandı ve 500 bin liralık para cezasına çarptırıldı.
'O PARA ÇİFTÇİMİZİN PARASIYDI'
Yavaş'ın devreye girerek 39 milyon TL ödemesine yol açtığı Kayseri Şeker Fabrikası'na o dönem atanan kayyum heyetinin başkanı olan ve halen Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini sürdüren Hüseyin Akay konuyla ilgili konuştu. SAMAŞ, Necmettin Kesgin ve Mansur Yavaş arasında bir oyun olduğunu belirten Akay, "SAMAŞ ile ilgili bir dava ortada net şekilde duruyor. SAMAŞ, Necmettin Kesgin ve Mansur Yavaş arasında dönen bir oyun var. Yani tüm sır bu üçünün arasında. Ortada bizim tarafımızdan ödenmiş, çiftçimizin alın teri olan ve bir türlü geri alamadığımız bir 39 milyon TL var. SAMAŞ, bazı alacaklarını temlik etmiş. Bu kapsamda Necmettin Kesgin'e 3 milyon 600 TL ödemiş. Bu kısım net ancak işin Mansur'a ulaşan tarafı şu anda hala karanlıkta kalan kısım. Mağduruz, çiftçimizin parasıydı o 39 milyon lira" diye konuştu.
SABAH