Güvenilir kaynaklardan edinilen bilgilere göre, 15 Temmuz sürecinde Türkiye'den kaçan FETÖ mensupları, ABD'de yasallaşmak için tüm yolları deniyor.
FETÖ mensuplarının en sık başvurduğu yöntemin, Türkiye'de tehlike altında oldukları iftirasını atarak kendilerini mağdur gösterip ABD'ye iltica etmek olduğu belirtiliyor.
DİLEKÇELERİN BEYANA DAYALI OLMASINI KULLANIYORLAR
Örgüte yakın avukatların düzenlediği ve tamamen kurmaca bilgilerle dolu dilekçelerde ABD'ye iltica etmek isteyen kişi ya da kişiler, Türkiye'de ağır insan hakları ihlalleri işlendiği, keyfi tutuklamalar olduğu, can güvenliklerinin bulunmadığı ve Türkiye'ye dönmeleri halinde tüm haklarının ihlal edileceği gibi iftiralar atıyor.
Kaynaklar, iltica sürecinde ABD yargısının bu dilekçelerde belirtilen gerekçeler için hiçbir belge talebinde bulunmadığını, başvuru gerekçelerinin neredeyse tamamen beyana dayalı olduğunu ve örgüt üyelerinin bu açığı kullandıklarını vurguladı.
YARGIÇLARIN SORDUĞU SORULAR
Ayrıca kaynaklar, dilekçeleri alan yargıçların kendilerine "Bylock programı kullanıyor muydunuz? Zaman gazetesi üyesi miydiniz?" tarzında sorular sorduğunu, bu sorulara FETÖ'cü avukatların istediği şekilde cevap verildiğinde ise Yeşil Kart almanın neredeyse garanti olduğunu aktardı.
Sürecin gayet hızlı işlediğine dikkati çeken kaynaklar, bu kişilerin bazen 3 ay kadar kısa bir sürede çalışma vizesi sahibi olduklarını anlattı. Çalışma vizesi bulunan kişiler bir yıl içinde Yeşil Kart'a başvurabiliyor ve takip eden 3 ila 5 yılda da vatandaşlık hakkı kazanıyor.
Öte yandan bu tarz yöntemleri daha önce PKK ile ilişkili kişilerin ABD ve Avrupa ülkelerinde kullandığı, "Türkiye'de can güvenlikleri olmadığı" gerekçesiyle bu ülkelere iltica ettiği biliniyor. İki örgütün yöntemleri arasındaki benzerlik ise dikkati çekiyor.
ŞİRKET EVLİLİKLERİYLE İLTİCA
FETÖ mensuplarının sıklıkla başvurduğu bir diğer yöntemin ise şirket evlilikleri olduğu kaydediliyor.
Türkiye'den kaçarken ABD'ye bir şekilde yüklü miktarda para getiren FETÖ mensupları, bu paraları özellikle New York ve New Jersey bölgesinde yoğunluklu olmak üzere belirli iş yerleri üzerinden "yatırımcı yeşil kartı" almak için kullanıyor.
Maddi olarak zor durumda olan işletmecilere yaklaşan FETÖ'cüler, on binlerce dolarlık yatırım göstererek girişimci statüsünden yeşil kart sahibi oluyor.
Yeşil Kart sahibi olduktan sonra birkaç yıl içinde ABD vatandaşlığına geçen FETÖ'cüler söz konusu iş yerlerinden ayrılarak yerlerini Türkiye'den yeni gelen ya da Yeşil Kart arayışında olan başka FETÖ mensuplarına bırakıyor.
Örgüt üyeleri arasında zaman zaman şirket evlilikleri nedeniyle anlaşmazlıklar çıktığı, hatta mahkemelik oldukları da biliniyor.
ANLAŞMAZLIKLAR "FETÖ MAHKEMESİNDE" ÇÖZÜLÜYOR
Bu anlaşmazlıklara bir örnek olarak California eyaletinde yaşayan firari FETÖ'cü iş adamı Osman Nakipoğlu'nun oğlu Bahattin Nakipoğlu'nun FETÖ mensubu bazı iş adamları ile yaşadıkları gösteriliyor.
Oğul Nakipoğlu'nun danışmanlık şirketi ile FETÖ'cü başka iş adamları arasında yaşanan anlaşmazlıklar "FETÖ mahkemesine" götürülüyor. Baba Nakipoğlu'nun FETÖ'cü iş adamları ile oğlu arasında bir mahkeme kurduğu ve herkesin baba Nakipoğlu'nun sözüne uyduğu belirtiliyor.
Ayrıca kaynaklar, avukatların, söz konusu şekilde çalışma vizesi almak için FETÖ ile ilişkisi olmayan ve ABD'de tutunmaya çalışan kişileri de teşvik ettiğini ifade etti.
Kaynaklar, böylece örgütün hem Türkiye'yi karalayarak çalışma vizesi yoluyla mensuplarının sayısını artırdığını hem de şirket evlilikleri ile milyonlarca doları FETÖ havuzunda tuttuğunu dile getirdi.
"KATALOG YOLUYLA EVLİLİK" SÜRÜYOR
FETÖ mensupları Türkiye'de yıllarca uyguladıkları katalogla evlendirme yöntemlerini ABD'de de sürdürüyor. Türkiye'den gelen ve ABD'de henüz kalıcı bir statüsü olmayan FETÖ mensupları, bu ülke vatandaşı olan başka örgüt mensupları ile evlendirilerek Yeşil Kart sahibi yapılıyor.
Kaynaklar, örgütün söz konusu yöntemlerle FETÖ ile ilişkili ya da ilişkisiz kişilere vize alarak ve ABD'ye iltica ederek FETÖ yandaşlarının Türkiye düşmanı bir lobicilik çalışması yaptığı uyarasında bulunuyor.