İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca Adnan Oktar suç örgütüne yönelik hazırlanan ve İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, örgütün silahlı yapısı ile silahlanma ve nöbet sistemine ilişkin ayrıntılar anlatıldı.
Bir örgütün gerektiğinde kullanılmak üzere silah bulundurması, silahların ulaşabilecek yerde muhafaza edilmesi ve depolanması halinde "silahlı örgüt" sayılması gerektiği belirtilen iddianamede, bunun yanında sahip olunan silahların ruhsatlı olup olmamasının da örgütün silahlı bir örgüt sayılması açısından herhangi bir öneminin olmadığına işaret edildi.
Bu kapsamda "Adnan Oktar Silahlı Suç Örgütü"nün silahlanarak başta örgüt liderini korumayı hedefledikleri ve bu silahlanmayı mağdur ve müştekiler üzerinde korku ve baskı unsuru olarak kullanıp iradelerini sakatladıkları anlatılan iddianamede, örgütün işlenen suçlarda silahlanmayı tehdit unsuru olarak kullandığı, yasa dışı saiklerle oluşturulan bu silahlanmaya yasallık kazandırmak için resmi makam ve mercilere yalan beyanda bulundukları ifade edildi.