Hak-İş Konfederasyonuna bağlı Hizmet-İş Sendikası, Antalya İnsan Kaynakları AŞ ile sendikaları arasındaki toplu iş sözleşmesinin (TİS) zamanında imzalanmamasından dolayı grev kararı aldı.
Hizmet-İş Sendikası Genel Başkan Vekili Hüseyin Öz, Antalya Büyükşehir Belediyesi yetkilileri ile görüştü. Ardından Öz ve beraberindekiler belediyenin hizmet binası bahçesine "Bu iş yerinde grev vardır" pankartı astı.
Öz, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, Antalya Büyükşehir Belediyesi İnsan Kaynakları AŞ'de sendikaları tarafından mart ayında yetki belgesi alındığını belirtti.
Yaptıkları bütün çabalara rağmen 3,5 aylık süreçte sözleşme için istedikleri noktaya gelemediklerini, karşılarında bir muhatap bulamadıklarını aktaran Öz, şunları kaydetti:
"CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, başkan adayları tanıtımında, 'Çalışanlarımızın iş sözleşmesini fesih etmeyeceğiz, hiçbir çalışanımızın iş yerini değiştirmeyeceğiz. Çalışanlarımız emin olsun' diye açıkça taahhütte bulunmuştu. Özellikle CHP'li belediye başkanlarının yönetiminde olan iş yerlerinde sendikamıza, çalışanlarımıza karşı bir tavır alındı. Yetkili olduğumuz iş yerlerinde üyelerimiz baskı altına alınarak sendikamızdan istifa ettirildi. Bu baskılar sonucunda çeşitli belediyelerdeki yaklaşık 17 bin 500 üyemiz istifa etmek, diğer sendikalara üye olmak zorunda kaldılar."
Toplu sözleşmesi müzakerelerinde CHP'li belediye başkanlarının masaya oturmaktan kaçındığını savunan Öz, bir çok belediye şirketinde üyelerin sürgün edildiğini, işten çıkartıldığını dile getirdi.
Antalya Büyükşehir Belediyesi İnsan Kaynakları AŞ'de çalışanlara "Yüksek Hakem Kurulu" tarafından bağıtlanan sözleşmenin uyguladığını, ek haklar verilemeyeceğinin kendilerine belirtildiğini anlatan Öz, şöyle konuştu:
"Bu kurul bu sözleşmeyi 2017 yılında bağıtlamıştı. O zaman enflasyon yüzde 8'ler civarındaydı, bugün ise yüzde 20'lerde. Bu çalışanların ücretlerinde meydana gelen kayıpları bu sözleşmeyle telafi etmek mümkün mü? Enflasyon farkını kim karşılayacak? Belediyenin diğer şirketlerinde çalışan arkadaşlar gibi bu şirkette de ücretlerin, sosyal hakların, idari izin haklarının da toplu iş sözleşmesiyle düzenlenmesi gerekir. Bu şirkette çalışan 6 bin 750 kişi görmezlikten gelinmemeli. Grev bir amaç değil, zorunluluktur. 'Bu iş yerinde grev var' yazısını açmak zorunda kalınıyorsa, bu mecburiyettendir. Antalyalıyı, Antalya'ya hizmet eden çalışanlarımızı rahatsız etmek gibi bir düşüncemiz asla olamaz. Müzakere masasında bizimle müzakere edilmediği, karşı teklif verilmediği, Yüksek Hakem Kurulunun sözleşmesi dayatılmak istendiği için grev ilanını yapmak durumunda kaldık."
Öz, çalışanların hakkının masada verilinceye kadar belediye önünde nöbetlerinin süreceğini ifade etti.
