İnsan şöyle koltuğunda iyice bir kaşarlanır da fiyaskolara sonra imza atmaya başlar, değil mi? Bunlar daha kalçaları koltuklarını ısıtmadan su koyuverdiler. Daha başında...
Dört yandan "CHP'li belediyelerde skandal" haberleri geliyor.
İtiraf edelim ki bu kadar çabuk beklemiyorduk...
Basın amigoları paniklediler.
Başta genel başkanları Kılıçdaroğlu olmak üzere, hepsi "yeni bir 1994 bozgunundan" korkar oldular. Daha şimdiden.
Belediye seçiminin üstünden hepi topu dört ay geçti.
Daha önlerinde 4 yıl 8 ay var.
Şimdiden böyle olacaksa, sonrasını siz düşünün.
***
Amigolar arasında görüşler ve öneriler çeşitli.Kimisi "partiden hemen kovun bunları" diyor.
Kimisi daha hoşgörülü, "önce uyarın, aynı şeyi tekrar yaparsa kovun" dedi.
Hani mafya babasının "önce ayağına sıkın, gene yaparsa kafasına sıkarsınız" hesabı...
İşte kendileri yazıyorlar:
-Ataşehir Belediye Başkanı, teyzesinin oğlunu başkan yardımcısı yaptı.
-Hatay Belediye Başkanı, iki kardeşi ve iki kuzenine belediyede üst düzey görev verdi.
-Antalya Belediye Başkanı, kuzenini Bilgi İşlem Dairesi Başkanı yaptı.
-Torbalı Belediye Başkanı, oğlunu genel müdür yardımcısı yaptı.
-Selçuk Belediye Başkanı, kuzenini belediyede sekreter yaptı.
-Menderes Belediye Başkanı, amcasının oğlunun eşini özel kalem müdürü olarak işe aldı.
-Safranbolu Belediye Başkanı, kardeşini özel kalem müdürlüğü görevine getirdi.
-Seyhan Belediye Başkanı'nın, damadını özel kalem müdür olarak atadığı ortaya çıktı.
-Çukurova Belediye Başkanı'nın kaynı kültür müdürlüğüne, kuzeni de satınalma müdürlüğüne getirildi.
Daha başka örnekler de var. Zaten amigolar da "şu ana kadar öğrenilenler" demişler.
***
Öte yandan, aradan çeyrek yüzyıl geçmiş olmasına ve gençlerin bu konuları hiç bilmemesine güvenerek, "İSKİ skandalını Nurettin Sözen'in ortaya çıkardığını" utanmadan söyleyen bile çıktı. Köküne kadar yalandır.Sözen önceleri "üç maymunu" oynamış, rezalet ayyuka çıkınca İlhan Selçuk'un "Nurettin'e sordum, bilmiyormuş" yazısıyla kendini kurtarmıştı.
Bana eski defterleri ve de bayramlık ağzımı açtırmasınlar.