İzmir'in Karabağlar ilçesinde geçtiğimiz pazar günü çıkan ve henüz tam anlamıyla kontrol altına alınamayan yangının söndürülmesi için ekipler çalışmaya devam ediyor.
Hem havadan hem de karadan alevler söndürülmeye çalışılırken, orman yangınında teknolojiye de başvuruldu. Gece uçuşu yapan helikopterlere takılan gece görüş sistemleriyle kızılötesiyle alınan veriler, karada çalışan ekiplere aktarıldı ve alevlere müdahale edildi. Bu teknolojiyle birlikte ekiplerin alevlere ulaşması da kolaylaştırıldı.
'FOTOKAPAN' İLE YAKANLAR YAKALANACAK
Gece görüş sisteminin yanı sıra Orman Genel Müdürlüğü'nün de ormanları yakanları tespit etmek için ormanların çeşitli yerlerine 'Fotokapan' yerleştirdiği belirtildi. Işığa ve sese duyarlı olarak çalışan sistemin fotoğrafları çekip merkeze gönderdiği aktarıldı. Ülke genelinde bin 800 kamera sisteminin olduğu, bunların 254'ünün ise İzmir'de bulunduğu açıklandı.
'BEN ARTIK BURADA YEŞİLLİĞİ GÖREMEM'
Karabağlar'da 18 Ağustos Pazar günü başlayan ve yaklaşık 500 hektarlık alana zarar veren yangını kontrol altına alma çabaları devam ederken yangında evlerini yitiren mahalle sakinleri, evlerinin bulunduğu bölgeye gelerek gözyaşı döküyor.
Seferihisar ilçesine bağlı Eski Orhanlı Mahallesi'nde evi ve meyve ağaçları küle dönen 63 yaşındaki Hasan Poyraz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yangın bölgelerine ulaştığında hiçbir şey almadan evlerini terk etmek zorunda kaldıklarını aktardı.
Yaklaşık 50 yıl önce İzmir'e taşındıklarını ve binbir emekle 20 yıl önce evinin bulunduğu arsayı satın aldığını dile getiren Poyraz, şöyle konuştu:
"Ceviz, zeytin, üzüm ve başka türlerde çok sayıda meyve ağaçlarını kendi ellerimizle buraya diktik. Yangın çıktı ve 20 yıllık emeğim 20 dakikada gitti. Jandarma anons yaptıktan sonra biz her şeyi bırakıp çıktık. Uzaklardan ancak seyredebildim yangını. Gözlerimin önünde her şeyimiz yandı. Yapabilecek bir şeyimiz yoktu. Üç gündür yangın sönmüyor. İçimiz, ciğerimiz yandı. Evde dursaydık biz de yanardık. Kaçtık gittik, hiçbir şey çıkaramadık. Buna da şükür ne diyelim, can kaybımız yok. İnşallah bir an önce yangın söner. Mağduruz, umarım yetkililer bize destek olur. Ömür gitti, ben artık burada yeşilliği göremem. Allah kimseye böyle bir acı göstermesin. 20 yıllık emeğimiz kül oldu."
Poyraz'ın eşi Fatma Poyraz da çok büyük üzüntü yaşadığını dile getirerek, "Her şey gözümüzün önünde yok oldu. Ne yapacağımızı bilmiyoruz." dedi.