Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin uluslararası hukuk gereğince Suriye'deki terör hedeflerine yönelik başlattığı Barış Pınarı Harekatı'nın uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları çerçevesinde başlatıldığını bildirdi.
Bakan Çavuşoğlu, resmi ziyaret için bulunduğu Cezayir'den ayrılmadan önce Barış Pınarı Harekatı'na ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'nin sınırının hemen ötesinde, giderek güçlenen bir terör örgütü olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, "Bugüne kadar müttefikimiz ABD tüm uyarılarımıza rağmen bu terör örgütüyle bağlantılarını kesmedi. ABD'nin önerisi üzerine, teröristlerin bu bölgeden çıkarılmasıyla birlikte bir güvenli bölge oluşturulması için çaba sarfettik, samimi gayretler sarfettik, maalesef bu çabalardan da bir netice alamadık." diye konuştu.
ABD'nin, Türkiye'yi oyalarken bir taraftan da terör örgütüne destek vermeye devam ettiğini söyleyen Çavuşoğlu, Türkiye'nin Barış Pınarı Harekatı'nı tek başına başlattığını vurguladı.
"ULUSLARARASI HUKUKTAN KAYNAKLANAN HAKLARIMIZDIR"
Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Barış Pınarı Harekatı ile bölgeden teröristler temizlenecek ve Suriye'nin sınır ve toprak bütünlüğü teminat altına alınacak. Aynı şekilde, Suriye içinde, komşu bölgelerde ve Türkiye'de olan göçmenler dönebilecek, bölgenin barışı ve istikrarı tesis edilecek. Tabii ki bu, bizim için ulusal güvenlik meselesidir. Bu harekatımız uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımız çerçevesinde başlatılmıştır. BM Şartı'nın 51. maddesi, keza terörle mücadele ile ilgili BM Güvenlik Konseyi kararları ortada. Yine, Suriye ve Suriye'de terörle mücadele ile ilgili BM Güvenlik Konseyinin en son 2254 no'lu kararı da ortada. Ayrıca, bugüne kadar Adana Mutabakatı'ndan bahsediyor herkes. Adana Mutabakatı'na göre rejim ya da Suriye yönetimi bu teröristlerle ilgili bir şey yapamayınca Türkiye tek taraflı olarak buraya gireceğini o zaman da zaten bildirmişti. Dolayısıyla, uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımızdır."
Türkiye'nin, tüm gerçeklerle birlikte uluslararası hukuka uygun hareket ettiğini söyleyen Çavuşoğlu, Zeytin Dalı Harekatı'nda ve Fırat Kalkanı Harekatı'nda olduğu gibi bu kez de ilgili yerlere gerekli bildirimlerde bulunduğunu vurguladı.