Ölmek isteyen insan, iki katlı bir evi tercih eder mi?
Bu yükseklikten düşen birinin tüm kemikleri kırılır mı?
Le Mesurier'in atladığı yerin kamera kaydı var mı?
İşte Ergün Diler'in bugünkü yazısı;
İKİ arkadaşımı alıp dün İngiliz ajan James Gustaf Edward Le Mesurier'in evinin önüne gittim. Cesedinin bulunduğu yer, giriş kapısının hemen önüydü. Sokağın genişliği 3 metre civarındaydı.
Düştüğü söylenen yer de 5 metre gibi bir yüksekliğe sahipti. İngiliz basını "RUSLAR ÖLDÜRDÜ" manşetiyle çıkarken bazı odaklar "Sinirleri bozuktu. Atladı. İntihar etti" yaklaşımında. Evin önüne gidince akla ilk gelen "İNSAN ATLAMAK İÇİN BURASINI MI SEÇER? SAKAT KALMA İHTİMALİ
ÖLÜMDEN ÇOK DAHA FAZLA..." yorumu oluyor.
Giriş kapısının üzerinde, sarmaşıklar içerisinde 2 kamera var. Bir de sokağa açılan hat üzerinde...
Hamam tarafında yolun iki yönünü kontrol eden iki kamera daha mevcut... Le Mesurier'e yaşadığı evde müdahale olduysa ÇATIDAN GİRİLMİŞ demektir. Kapıdan zor! Başka yerde öldürülse de cesedinin kameralara yakalanmadan sokağın başına bırakılması çok mümkün değil.
Ama nedense UYKU İLACI ALAN İngiliz ajanın yattığı yerde işkenceye uğraması ve öldürülüp atılması seçenekler arasında akla en yatkın olanı...
Dün de yazdım. Sadece CIA-MI6 ve FSB biliyor işin doğrusunu... Üç ülkenin ORTADOĞU ve AKDENİZ'deki paylaşım savaşını etkileyecek bir operasyon bu!
Ruslar'ın olaydan önce Le Mesurier'i hedef göstermesi kadar İngiliz basınının Moskova'yı sorumlu tutması da akıl alır gibi değil...
Sergei Magnitsky'nin avukatı Nikolai Gorokhov dördüncü kattan yere çakıldı...
Rus silahlarının İran ve Suriye'ye satışını araştıran Ivan Safronov, beşinci kattan düşerek can verdi.
Rusya'nın Yekaterinburg şehrinde yaşayan ve daha çok Suriye haberleriyle bilinen gazeteci Maksim Borodin de aynı sonu paylaştı. Tıpkı 14. kattaki bir pencereden düşerek ölen Olga Kotovskaya gibi... Böyle 15'e yakın ölüm var... İNGİLİZLER de bunu yazıyor... Oysa CAMBRİDGE BEŞLİSİ olarak bilinen Kim Philby, Donald Duart Maclean, Guy Burgess, Anthony Blunt ve John Cairncross'dan bu yana İNGİLİZLER ile RUSYA çok yakındı! Rus OLİGARKLARIN nereye gittiğine bakınca bile bunu görmek çok zor değil...
ABD-RUSYA-İNGİLTERE kendi aralarında satranç oynuyor... Rusya hedef de olsa diğer iki şık da seçenekler arasında! Çünkü Le Mesurier çok şey bilen bir AJAN'dı. Biraz daha derinleşerek bakalım...
Yeni Dünya Düzeni 2019 yılında tamamlanmış olacaktı. Ancak Trump, Putin, Erdoğan ve Xi Jinping buna engel oldu. Yeni Dünya Düzeni daima Washington'da planlanır, 5 kıtaya yayılırdı.
Yine öyle olacaktı. Ancak Çin'in güçlenmesi, Rusya'nın Ortadoğu ve Akdeniz'de etkinliğini arttırması, Türkiye'nin bölgesel gücünü kullanmaya başlamasıyla birlikte bu plan çöktü. Trump da Derin Amerika ile sorun yaşayınca, gerilim daha da arttı.
Putin, "Yeni Dünya düzeni, Moskova'dan başlayacak" dedi. Ayrıca Putin'in, "Ülkelere güvenmeyi kabul etmiyorum. Her ülkenin kendi çıkarları var. Bizim de Türkiye'nin de ABD'nin de kendi planları var. Sadece bu 3 ülke mi? Elbette hayır. İran'ın da Çin'in de Hindistan'ın da kendi çıkarları var. O nedenle herkesin belli kazançlar elde ettiği bir Yeni Dünya Düzeni dışında hiçbir şeyi ülkelere kabul ettiremezsiniz. Bunu ABD de anladı. Zor da olsa bu gerçeği gördü. Avrasya bölgesi artık Yeni Dünya Düzeni'nde etkin olacak" sözleri bir devrim niteliğindeydi.
ABD, geçmişte her ülkeye bir rol verirdi.
Türkiye, ABD'nin ulusal güvenliğinin başladığı ilk ülkeydi. Şimdi bu durum değişti. Doğal olarak ABD, Türkiye'ye karşı saldırgan bir tutum içerisinde.
Ankara'ya fatura ödetmek amacında!
Bunu Suriye veya Irak üzerinden yapmaya kararlı.
Çünkü ne kadar görüşme yapılırsa yapılsın anlaşma olmadı. Olmayacak da...
Washington, YPG üzerinden Türkiye'yi sorunla baş başa bırakmaya niyetli.
PKK artık son kullanma tarihi geçen ve karşılığı kalmayan bir terör örgütü.
Ancak YPG öyle değil.
Birçok ülke YPG ile işbirliği halinde. Patron da ABD olduğu için Washington bu kozu asla bırakmayacak ve kullanmaya devam edecek.
YPG'nin Türkiye içinde de bir karşılığının olması, Washington'ı daha da iştahlı kılıyor. Türkiye Akdeniz'den pay istediği sürece, Irak ve Körfez ülkelerinde öne çıkma niyetinden geri adım atmadıkça bu değişmeyecek.
ANLAŞILMASI GEREKEN
DE BU! Çünkü Yeni Dünya Düzeni'nde Akdeniz ve Ortadoğu petrolleri Amerikan şirketleri üzerinden pay edilecekti. Aslında şimdi de Amerikan şirketlerinin önde olduğu görülmekte.
Enerji 150 yıldır Washington'dan kontrol ediliyor. Ancak Washington'ın Afrika, Ortadoğu ve Asya'daki enerji kaynaklarında etkisini kaybetmeye başladığı bir gerçek. Doğal olarak bunun önüne geçmek için "Savaşsa savaş, barışsa barış" mantığıyla hareket ediyor.
Karaköy'de İngiliz ajan Le Mesurier'in öldürülmesi bile Erdoğan'ın ABD'ye gitmesinden bir gün önce!
Erdoğan'ın Trump'la görüşürken ŞANLIURFA'da KIŞLADA BOMBALARIN İNFİLAK ETMESİ DE AYNI OYUNUN BAŞKA BİR SAHNESİ GİBİ...
Hatırlayın Erdoğan ne zaman OBAMA ile görüşmeye gitse bir terör olayı olurdu!
Askerlerimiz saldırıya uğrardı!
Hepsi Türkiye'nin dünyadaki yerini bulması içindi!
Savaşın TERÖR üzerinden götürülmesiydi. Şimdi AJANLAR da işin içinde...
Türkiye istediğini almadan kimseye bir şey vermiyor. Şimdilik ABDAVRUPA- RUSYA'nın önündeki en büyük sorun bu! Türkiye "BÖLGE BENİM" deyince işler karışıyor... Herkes herkesle görüşüyor ve mücadele ediyor... Bu sonlanıncaya kadar çok kişinin canı yanacak... ABD de KÜRT DEVLETİ arzusundan hiç vazgeçmeyecek... İki ülke arasındaki TANSİYONU S-400 veya PATRIOT üzerinden anlama şansımız yok. Adamlar YPG ile KÜRT DEVLETİNE yürüyor. Söylemedikleri bu! OLACAKLARA BU PENCEREDEN BAKARSAK DÜŞENLERİN DÜŞMEDİĞİNİ, ATILDIĞINI GÖRÜRÜZ..