SEÇİM SONRASI ARTTI
Selvihan Demircioğlu (30): Herhangi bir yere gittiğimizde bir kelime etmeseler de bakışlarla, gözlerle taciz ediliyoruz. Gezmek, dışarıda bir yerde oturmak sadece onların hakkıymış gibi bizleri toplumun içinde görmüyorlar. Özellikle İstanbul'da seçim sonrası bu tarz yaklaşımlar arttı. CHP İstanbul'u kazanınca bu tür insanlara bir cesaret geldi herhalde. Allah bunlara fırsat vermesin. Yoksa göz açtırmazlar, evimizden çıkamayız.
Merve Çağlar (17): Görüntüleri izlediğim zaman çok üzüldüm. Korktum da. Bu bile psikolojik bir baskı. Yürürken etrafıma daha dikkatli bakıyorum. Sanki aynı şeyi yaşayacakmışım gibi. Bazen oluyor daha yaşın küçük niye kapanıyorsun diye soruyorlar. Yani baş kapatmamak suç gibi bir şey diye düşündürüyorlar. Ama yani bu zihniyet yok olmaya mahkum.
Seda Deveci (Öğretmen): Neden her tarz giyim kuşam kılık kıyafet kabul edilir de Müslüman bir ülkede başörtüsü kabul edilmek istenmez. İnsanların dini inançlarına göre giyim tarzına hiç kimsenin müdahale hakkı yoktur.
Hatice Kaçar: Biz de sözlü saldırılara maruz kalıyoruz ama böyle şiddete dönük bir saldırıyı ilk kez gördüm. Kınıyorum.
Serap Pul (Ev hanımı): Bu olayı bir provokasyon olarak görüyorum. Uzun süredir böyle bir sorun yoktu. Herkes özgür şekilde kılık kıyafetini taşıyor. Ben başörtülüyüm, kızım ve eltim akrabalarım açık. Benim buna müdahalem olamaz. Biraz saygı istiyoruz.
Semra Birdal Ergün: Bu fiili saldırı, bize 28 Şubat dönemini hatırlatıyor. O dönem de sözlü ve fiili saldırılara uğrardık. 'Burada ne işiniz var, burası laik bir ülke, Arabistan'a gidin. İran'a gidin' gibi sözler... Başörtülü kişilere saldırgan davranan biri olduğunda nedense hemen şizofren ve benzeri psikiyatrik tanılar konuyor. Kendi düşüncelerinden olan suçlu kişiyi algı ile aklama çabası.
PSİKOLOJİK ŞİDDET VAR
Tuğba Deniz (Avukat): Sanki 28 Şubat sürecini yaşadık. O yıllarda üniversitedeydim. Karaköy'deki görüntüyü görünce o günleri hatırladım. Marmara Üniversitesi'nin kapısında derslere girmemiz engellendi.
Elif Yılmaz (Ev hanımı): Başörtümüzden dolayı psikolojik olarak şiddete maruz kalıyoruz. Otobüste, parkta bizlere kötü bakıyorlar. Dirsek vurup geçiyorlar. Aşağılamaya çalışıyorlar.
Zübeyde Karagöz: Yaklaşık 5 yıl önce başımdaki eşarbımı çekmişlerdi. Bu insanlar yüzünden hiçbir yerde rahat oturamıyoruz.
"30 YIL BOYUNCA YAPILAN AYRIMCILIK YETMEDİ Mİ?"
Kendileri de bir dönem başörtüsü mağduru olan AK Parti'nin kadın kurmayları bu tür olaylara her kesimin tepki göstermesi gerektiğini söyledi.
AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin: Cumhuriyet kadını tartışması bunu tetikliyor. Başörtüsü olmayan kadının normal kadın olduğu algısı yaratılmaya çalışılıyor. Başörtüsü nefreti yetmedi mi? Bu insanlara 30 yıl zulüm ettiniz, çalıştırmadınız, milletvekili yapmadınız. AK Parti dönemi ile bunlar normale döndü. Şimdi nedir sizi rahatsız eden, ayrımcılığa iten?"
AK Parti Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam: Sayın Cumhurbaşkanımız sayesinde biz başörtülü kadınlar olarak özgürlüklerimize sahip olduk. Devlet kurumlarında bu ayrımcılık kalktı. Geçmişte başörtüsünden dolayı ayrımcılığa muhatap olmuş bir insanım. Bu tür saldırılara karşı toplum olarak prim vermememiz gerekiyor. Hep birlikte tepki verirsek bunun istismar edilmesinin önüne geçeriz.
Başörtüsü saldırganlarına bir tepki de AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan'dan geldi. Turan, "Atatürk maskesi altında millete yapılan hakaretlerle, Cumhuriyet kavramının suistimal edilmesiyle karşı karşıyayız. Adeta milletimizin sinir uçlarıyla oynamaya çalışıyorlar. Milletimizin değerleri ve hassasiyetleri üzerinden 82 milyonun birliğini, beraberliğini ve huzurunu hedef alan bu çirkin saldırılara izin vermeyiz" dedi.
"BAŞÖRTÜSÜNE KİN ORTAYA ÇIKTI"
Karaköy'de başörtülü üniversite öğrencisine yumruklu saldırı gerçekleştirdikten sonra tutuklanarak cezaevine gönderilen Semahat Y.'nin saldırdığı genç kızların avukatı Ömer Faruk Karagüzel, "Bu hadiseyle ortaya çıkan başörtüsüne karşı kini görüyoruz. Başörtüsüne ve İslami değerlere karşı yükselen saldırganlık, tahammülsüzlük var. Özellikle belli bir tarihten sonra gelişmişçesine Ankara'da, Adana'da son olarak Marmaray'da bir takım saldırıların gerçekleştiğini görüyoruz. Bunların hepsi düşünüldüğünde sadece kadına şiddet olduğunu söyleyemeyiz. Buradaki durum şüphelinin hareketleri de gözlendiğinden doğrudan başörtüsüne bir saldırı olduğunu altını çizmemiz gerekiyor. Mağdurlar ifadelerinde şüphelinin 'İslam köpekleri', 'terbiyesiz' şeklinde harekette bulunuyor. Çok galiz küfürler ediyor. 'Açın başınızı' şeklinde bir takım beyanlarda bulunuyor. Bu beyanlar oldukça dikkate değerdir" dedi.
"ALLAH BU ZİHNİYETE FIRSAT VERMESİN"
İstanbul Kadıköy'de geçen 12 Mart'ta 36 yaşındaki Kerime Pehlivan inancından ötürü giydiği kıyafet nedeniyle metro istasyonunda tükürüklü saldırıya uğramıştı. Atınç M. adlı saldırganın çirkin hareketine maruz kalan Pehlivan'ın eşi Ömer Pehlivan, "Son dönemde bu olaylar daha da arttı. Seçimlerden sonra sanki iktidarı ele geçirmiş gibi bir özgüven geldi bu zihniyete. Allah bu kötü zihniyete fırsat vermesin" dedi. SABAH