Başkan Erdoğan, Maltepe'de Marmara Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi'nin temel atma törenine katıldı.
Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
İnşa edilecek külliye, üniversitemizi hedeflerine bir adım daha yaklaştıracaktır. Konumu ve mimarisiyle tarihimize, medeniyetimize yakışır bu eserin üniversitemize kazandırılmasında emeği geçecek olanlara teşekkür ediyorum.
Biz ülkeyi yönetenler olarak sorumluluğumuzun gereğini yerine getirdik, sıra rektörlerimizde, dekanlarımızda, hocalarımızdadır. Dünya çağıdan bir yükseköğretim kurumu haline getirmek hocalarımızın çabalarına, öğrencilerimizin gayretine bağlıdır. Köklü bir anlayış değişikliğine ihtiyacımız var.
ÜNİVERSİTELERİMİZİN BAŞARILARI ÜLKEMİZİN EN BÜYÜK GURUR OLMALIDIR
Üniversitelerimizdeki her bir hocamız kendi hocasını geçecek başarılar ortaya koyacak ki hedeflerimize ulaşabilelim. Üniversitelerimizin başarıları ülkemizin en büyük gurur olmalıdır. Bu konuda üzerimize düşen her görevi yerine getireceğimizin bilinmesini istiyorum. Üniversitelerimizdeki tüm hocalarımıza inanıyorum, güveniyorum.
Dünyadaki rekabet, medeniyet mücadelesinde öne geçme mücadelesidir. Üzerinde yaşadığımız coğrafya Yunan, Roma, İslam ve Türk medeniyetleriyle zenginleşerek bugünlere gelmiştir. Biz kendi inancımıza uygun olan iyi olan, estetik olan, hayırlı olan her değeri bünyesine katmaktan imtina etmeyen bir milletiz. Medeniyet bizim mücadelemizin de merkezinde yer alıyor.
Ülkemizde yıllarca şark ve garp medeniyetleri tartışması yapılmış, birbirlerinin karşıtı gibi gösterildiklerine şahit oluyoruz. Ülkemizde Batılılaşmak, batıya dahil olabilmek için dinimizi değiştirme tartışmalarının olduğu dönemler olmuştur. Milletimizin kadim değerleri en büyük engel olarak görülmüştür. Bu coğrafya inancı hassasiyetine dokunulmaması şartıyla her kültürü kucaklama gayretindedir.
KENDİ MİMARI ÜSLUBUMUZLA İNŞA EDİLECEK
Başımıza gelenlerin nedeni medeniyet ufkunu yitirmiş, batı karşısında ezik, kendi kültürüne karşı nobran bir zihniyetin üzerimize karabasan olarak çökmüş olmasıdır. 6'ncı Din Şurası'nda bunun dini boyutu üzerinde durduk. Kendimiz olmayı, kendimiz üretmeyi, kendimiz düşünmeyi bırakıp başkalarına benzemeyi hayatımıza yerleştirdiğimiz gün kaybetmeye başladık.
Üniversitelerimizden beklentimiz medeniyet davamızı ön yargıdan arınmış olarak güçlendirmeyi, yüceltmeyi bekliyoruz. Kopyacı, tekrarcı değil, bilginin membaı haline gelen üniversitelere sahip olmanın hayaliyle yaşıyoruz. Marmara Üniversitesinin fiziki mekan olarak bu mekan gerçekten ismiyle müsemma Marmara Denizi'ne nazır, kendi mimari üslubumuzla inşa edilecek olan bu eser dünyanın müstesna eserlerinden olacak.
Türkiye son 17 yılda yaşadığı büyük dönüşümün ardından çok farklı bir kulvara girmiştir. Milletimiz bu değişimi kendi hayatında da görüyor. Yabancılar da bu değişimin nereden nereye taşıdığını ifade ediyor. İçeriden birileri sürekli kriz tellallığı yapsa da hedeflerimize doğru adım adım ilerliyoruz. Artık tehdit kriterlerimiz de değişti. Nice mesele artık rutin gündemin ötesine geçemiyor. Engellere takılıp kalmak yerine onları bertaraf etme anlayışını yerleştirdik. Kazandığımız başarı bir sonraki hedefe ulaşma kararlılığını perçinleştiriyor.
ARNAVUTLUK'A 500 KONUT
Biz Türkiye'yi 230 milyar dolar milli gelirden, 36 milyar dolar ihracattan adeta tel tel dökülen bir yerden almıştık. Bugün bölgesinde ihracatta 780 milyar doları aşan bir ülke konumuna geldik. Dünyada parmakla gösterilen bir Türkiye'ye ulaştık. Arnavutluk'ta deprem sonrası '500 konut yapabilir miyiz' diye sordum. İnşallah Çevre ve Şehiriclik Bakanlığımız bu konutu orada inşa edecek.
MACRON'UN SKANDAL AÇIKLAMALARI
Türkiye ile ilgili hazım sorunu yaşayanları görüyoruz. Daha NATO liderler zirvesine gitmeden birileri birşeyler konuşmaya başladı. Hiç risk almayan bazı ülkeler Türkiye'nin egemenliğini korumasına tahammül edemiyor. Fransa Cumhurbaşkanının açıklamaları hastalıklı, sığ anlayışın örneklerinden biridir. Ne diyor? NATO'nun beyin ölümü gerçekleşmiştir. Fransa Cumhurbaşkanı Sayın Macron bak Türkiye'den sesleniyorum, NATO'da da söyleyeceğim, önce sen kendi beyin ölümünü bir kontrol ettir. Çünkü bu ifadeler senin türündeki beyin ölümü gerçekleşmiş olanlara yakışır. Sen bir defa NATO'ya karşı yerine getirmeye gereken neticelerini yerine getir. Hava atmaya gelince hava atıyorsun. Türkiye'yi NATO'dan çıkarmak senin haddine mi?
"MACRON, SENİN SURİYE'DE NE İŞİN VAR?"
Macron terörle mücadele nedir bilmiyor. Bunun için sarı yelekliler istila etti. Kendi vatandaşının hakkını hukukunu koruyamıyorsun. Ülkemizin haklı hassasiyetlerini hiçe sayıp en küçük bir ilgilerinin olmadığı Suriye'de tırnak tutturmaya çalışan Fransa'nın ta kendisidir. Senin Suriye'de ne işin var. Bizim Adana mutabakatımız var. Bizim Suriye'ye gime hakkımız var. Senin hangi anlaşma ile oraya girme hakkın var. Ne işin var senin Suriye'de. Koalisyon diyorsan biz o güçlerin içerisindeyiz. Seni rejim de oraya davet etmiş değil. İstediğiniz kadar hoplayıp zıplayın. Eninde sonunda Türkiye'nin egemenlik haklarına, güvenlik ihtiyaçlarına, terörle mücadelesine saygı duyacaksınız.
"TÜRKİYE NATO'NUN EN ÖNEMLİ ÜYESİDİR"
NATO için Fransa ne anlam ifade ediyor bilmiyoruz ama Türkiye NATO'nun en önemli üyesidir. Türkiye olmasa dünyanın 4 bir tarafındaki teröristlerin Avrupa'ya yığılacağından kimsenin şüphesi olmasın. Ülkemiz güvenli değilse, Avrupa da güvende değildir. Ülkemizin güvenlik kaygılarına kayıtsız kalanlara bu gerçekleri hatırlatırız.