Adada bir hayvan hastanesi bile yok.
Şu ruam hastalığını fırsat bilip bu sakilliğe bir son verelim.
Fayton tarihe karışsın.
Bu işten ekmek yiyenlerin de zararı karşılansın ama.
Çünkü Çelik Bey'in önerdiği şekilde "iyisini ve kalitelisini" yapamayacaksınız, belli.
Buna ne kültürünüz yeter ne de estetik duygularınız.
"Lumpen faytonu" olacaksa hiç olmasın.
Adayı gezmek isteyen de bir zahmet yürüsün.
Olur mu? Bal gibi olur. Kınalıada'da fayton yok, o nasıl oluyor?
Orası küçük. Eh burada da azıcık kilo verirsiniz.
Aşkınızı da ağaç dibinde yaşarsınız, "piknik alanları" var.
Böylece "mangal yapmadan piknik yapmayı" da öğrenirsiniz. Ateş tehlikeli ve yasaktır.
Sonra iş çöpünüzü toplayıp tenekeye atma aşamasına da gelir.
Belki The Trakya All Stars topluluğu da şarkısının sözlerini değiştirir:
"Kayınçom... Almış gene sandviçini, selam veriyor bana...
Kayınçom... Toplamış atmış çöpünü gösterilen kutuya, selam veriyor bana..."
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ