İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi, FETÖ'nün kripto gazetesi YeniAsya'nın Genel Yayın Yönetmeni Kazım Güleçyüz'e "Terör örgütü propagandası" iddiasıyla açılan davada 1 yıl 8 ay, Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İbrahim Özdabak'a ise 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezasına hükmetti.
Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan ihbarlarda, Yeni Asya Gazetesi GYY olan Kazım Güleçyüz ile aynı gazetede karikatürleri hazırlayan Halil İbrahim Özdabak'ın FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün eylemlerini meşru gösterecek, bu örgüte yöneticilik ya da üyelikten haklarında işlem yapılan şahısları masum gösterecek şekilde propaganda yapıldığı belirtildi.
İddianamede "Şüpheli Kazım Güleçyüz'e ait Twitter yorumları, Genel Yayın Yönetmeni olduğu Yeni Asya gazetesinde yazdığı köşe yazıları ve ilgili gazetenin 01/01/2014 tarihinden itibaren haber içerikleri birlikte değerlendirildiğinde şüphelinin FETÖ/PDY silahlı terör örgütünü ve bu örgüte yönetici olan ya da üye olan şahısları masum veya mağdur göstermeye çalıştığı, FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne ilişkin soruşturma veya kovuşturmaları mağdur şahıslara yönelik zulüm olarak göstermeye çalışarak kamuoyunda algı oluşturmaya özen gösterdiği, yine bu silahlı terör örgütünün gizli haberleşme programı olduğu kesin dillerle ispatlanan bylock programının herkes tarafından kullanılabilen bir program olarak göstermeye çalışarak FETÖ/PDY silahlı terör örgütü yönetici ve üyelerinin soruşturma ve yargılamaları sulandırma girişimlerine yardımcı olduğu, silahlı terör örgütünü bir cemaat gibi göstermeye çalıştığı, örgüt lideri Gülen'le ilgili onun sözlerine ve açıklamalarına yer vererek dini bir cemaat lideri gibi kamuoyuna lanse etmeye çalıştığı, bu şekilde FETÖ/PDY silahlı terör örgütününü şiddet, tehdit ve cebir içerikli eylemlerini meşru göstermeye yönelik eylemlerde bulunduğu ve üzerine atılı FETÖ/PDY silahlı terör örgütü propagandasını yapma suçunu işlediği kanaatine varıldı" ifadelerine yer verildi.
Yöneticilerinin hapis cezasına çarptırıldığı YeniAsya Gazetesi, yıllardır darbeci FETÖ'nün medyadaki kripto ayağı olarak görev yapıyor.
ÖRGÜTÜ MASUMLAŞTIRMAYA ÇALIŞTI
Güleçyüz, örgütün kriptolu haberleşme uygulaması ByLock'un herkes tarafından kullanılabilen bir uygulama olduğunu göstermeye çalışmış, bu şekilde örgüt yönetici ve üyelerinin yargılamaları sulandırma girişimlerine yardımcı olduğu belirtilmişti. Güleçyüz'ün silahlı terör örgütünü bir cemaat gibi göstermeye çalıştığı görülmüştü. Gülen'i cemaat lideri gibi kamuoyuna lanse etmeye çalışmış, bu şekilde silahlı terör örgütünün şiddet, tehdit ve cebir içerikli eylemlerini meşru göstermeye yönelik eylemlerde bulunduğu ve üzerine atılı suçu işlediği kanaatine varıldığı kaydedilmişti.
FETÖ'NÜN MEDYA AYAĞI GÖREVİNİ DEVRALDI
FETÖ'nün medya ayağı Zaman Gazetesi ve Samanyolu TV'nin kapatılmasının ardından örgütün medya üzerindeki son ve en kritik halkası olarak kalan Yeni Asya'da genel yayın yönetmenliği koltuğunda oturan Kazım Güleçyüz'ün 17/25 Aralık kumpas girişiminden bu yana darbe de dahil olmak üzere FETÖ'yü aklama operasyonu içeren tweetleri ortaya çıktı.
Bir dönem çalışırken görevden uzaklaştırıldığı sonrasında ise Mehmet Kutlular'ın rahatsızlığının ardından yeniden başına geçtiği Yeni Asya Gazetesi'ni tamamen FETÖ'nün güdümüne sokan Güleçyüz, gazetenin imza attığı tüm haberler ile örgütü aklama operasyonları yaptırdı.
Kripto FETÖ'cü Kazım Güleçyüz'ün kontrolüne girdikten sonra iyice FETÖ tetikçiliğine soyunan Yeni Asya, sürekli "Nurculuk" üzerinden de din istismarı yaptı. 17/25 Aralık'tan sonra FETÖ'nün kontrolünde bulunan şirketlerin reklamları gazetede sergilenmeye başlandı.
Sadece örgütün gazeteleri olan Zaman, Bugün, Meydan ve Taraf gibi gazetelerin dağıtıcılığını yapan Cihan Dağıtım isimli şirket, bu tarihten sonra Yeni Asya'nın dağıtım işini de üstlenerek açık bir şekilde gazetenin kimin kontrolünde hareket ettiğini gözler önüne serdi. 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından da bir karar alarak örgütün kısaltma adı olan FETÖ'yü hiçbir haberin içerisinde kullanmadı. Güleçyüz döneminde Yeni Asya'da FETÖ'ye "f.ö." kısaltması kullanılarak ısrarla terör örgütü denmiyor.
İŞTE KAZIM GÜLEÇYÜZ'ÜN BİRBİRİNDEN SKANDAL TWEETLERİ
FETÖ'cü ve PKK'lı teröristlere "bebek istismarı" ile destek olan Güleçyüz'ün ne kendisinin, ne de gazetesinin 15 Temmuz şehitleri başta olmak üzere şehit çocukları için böylesi "duyarlılık" göstermediği de biliniyor. Tamamen teröristlere destek olmak için "bebek katillerini" bile "bebekler cezaevinde" kara propagandasıyla omuz veren Güleçyüz'ün FETÖ'cü darbe girişiminin işbirlikçi kalemşörlerinden biri olduğunu gösteren sosyal medya paylaşımları ise şaşırtmadı.
15 Temmuz'daki karanlık darbe girişiminin sabahında henüz şehitlerimizin kanı bile kurumadan alçak girişimin "sahte darbe" olduğunu ima eden tweetler atarak FETÖ üzerindeki dikkatleri başka yönlere çekmeyi amaçlamıştı.
Yine aynı sabah darbenin aslında bir sivil darbe girişimi için düzenlenmiş olabileceğini iftirasını ortaya atmıştı.
15 Temmuz darbe girişiminden bir hafta önce Türk Silahlı Kuvvetleri içinde bulunan FETÖ yapılanmasını "TSK içerisindeki en güvenilir elemanlar" olarak tanımlayan Güleçyüz, darbe girişiminde bulunan FETÖ'cü darbeciler lehine algı oluşturmaya çalışmıştı.
17/25 Aralık kumpasından sonra açıkça örgütün lehine ve tarafında yer alan ve bu doğrultuda haberlere imza atan Kazım Güleçyüz, bunu açıkça itiraf ederek devletin örgütle verdiği mücadelenin karşısında durduklarını açıklamıştı.
Darbe gecesi tüm engellemelere rağmen demokrasi lehine kahramanca yayın yapan kanallara askerlerin düzenlediği baskınları görmezden gelen Güleçyüz, bu tweetiyle FETÖ söylemi olan "kontrollü darbe" iması yapmıştı.
Kazım Güleçyüz ayrıca, Mehmet Baransu, Hidayet Karaca, Gültekin Avcı gibi örgütün tetikçi kalemlerini aklamaya çalışmıştı.
Aksiyon dergisine konuşan Güleçyüz, AK Parti ve Erdoğan'ın "cemaati bitirme planı" yaptığını ve bu doğrultuda hareket ettiğini söylemişti. Güleçyüz bu konuşmasında terör örgütünü masum bir dini hareket olarak pazarlamaya çalışmıştı.
OHAL'İ HEDEF ALMIŞLARDI
FETÖ ve diğer terör örgütlerine karşı daha hızlı ve kararlı bir şekilde mücadele için çıkarılan OHAL'i daha önce sürekli olarak hedef alan Yeni Asya, OHAL'in bir an önce kaldırılarak kripto durumda bulunan ve deşifre olmamış FETÖ'cülere alan açmaya çalışmıştı. Bu şekilde bulunan FETÖ'cülerin çalışmalarını yürütmesini kolaylaştırmayı amaçlayan sözde gazete, üst düzey FETÖ'cülerin de yurt dışına kaçmasına zemin hazırlamak istemişti.
FETÖ TAKTİĞİYLE TOPLUYOR
Kripto FETÖ'cü gazete YeniAsya'nın, FETÖ'yü aklama çalışmalarının yanı sıra FETÖ'nün izlediği yöntemlerle de finansman toplamaya çalıştığı ortaya çıktı.
Müslümanların dini duygularını istismar ederek kendilerine finansman sağlayan ve insanları kullanan Fetullahçı Terör Örgütü'nün yöntemleri şimdi örgüt sözcülüğünü üstlenen Yeni Asya tarafından uygulanıyor. Kurban Bayramı'nın yaklaşmasını fırsat bilen güruh, insanların duygularını istismar ederek "kurban bağışı" adı altında toplanan paralarla gazeteye finansman sağlamayı amaçladı. Tıpkı bir dönem FETÖ'nün kurduğu ve yönettiği "Kimse Yok Mu Derneği" aracılığı ile insanlardan kurban kesme bahanesi altında topladığı paraları örgüt faaliyetleri için kullanması gibi FETÖ'yü aklama amacıyla yayın politikasını sürdüren sözde gazete Yeni Asya da kurban için toplayacağı paraları kurban kesmek yerine kendi faaliyetleri için kullanacağını açıkladı.
BASIN İLAN KURUMU'NDAN YENİ ASYA REZALETİ!
2018 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Basın İlan Kurumu tarafından "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" etkinlikleri kapsamında, Anadolu Ajansı muhabirlerinin çektiği fotoğraflardan ve gazete manşetlerinden oluşan "15 Temmuz Milli İrade Destanı Sergisi", açıldı. Sergide büyük bir skandala da imza atıldı. Sergide FETÖ'nün kripto gazetesi olan Yeni Asya'nın manşetlerine yer verilerek, FETÖ çıkarlarına hizmet eden gazetenin boy boy tanıtımı yapıldı. 15 Temmuz hain darbe girişimine FETÖ ile ortak yaklaşım sergileyen, FETÖ soruşturmalarına karşı sistematik biçimde olumsuz yayınlar yapan Yeni Asya, skandal sergide resmen 15 Temmuz darbe girişimine karşı mücadele eden gazete gibi gösterildi.