"Ayasofya bir Osmanlı külliyesidir"

Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu, "Ayasofya bir kilise olarak yapılmıştır ama Osmanlı dönemindeki kullanımıyla birlikte külliye haline gelmiştir. Türbeleri, hamamı, kütüphanesi, sebiliyle yapı artık bir Osmanlı külliyesidir." dedi.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :13 Temmuz 2020 , 09:43 Güncelleme Tarihi :13 Temmuz 2020 , 09:49
Ayasofya bir Osmanlı külliyesidir

Ayasofya'nın 86 yıl sonra yeniden cami olarak ibadete açılmasını değerlendiren Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu, bunun son derece önemli bir olay olduğunu ifade ederek, özellikte Türkiye'deki insanların çoğunun yıllardan beri bunu hasretle beklediğini kaydetti.

Afyoncu, birçok kişinin hayallerinin gerçek olduğunu dile getirerek, "Bu bir hayaldi, hayaller gerçek oldu. Asırlar boyunca, özellikle de 1950'den itibaren Türk sağının en büyük hayallerinden birisiydi. Arapça ezan hayali gerçek olmuştu. Günümüzde de 10 Temmuz kararıyla cami olarak ibadete açıldı. Danıştay'ın hakimleri son derece isabetli bir karar verdiler." diye konuştu.

Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethetmesinin ardından Osmanlı dönemindeki birçok padişahın Ayasofya'ya yapılar eklediğini dile getiren Afyoncu, şöyle konuştu:

"Ayasofya yalnızca Fatih döneminde inşa edilmedi. Birinci Mahmut kütüphane yaptırmıştır. Diğer padişahlar da yapılar ekleyerek Ayasofya'yı büyüttüler. Bu yapıların bir kısmı kullanılamıyordu. Rahmetli Haluk Dursun'un Ayasofya Müzesi başkanlığı döneminde bu yapılar tekrar açıldı. Medresenin de inşaatı bitti, hizmete girecek. Yapılar Osmanlı döneminde her padişah bir şeyler ekleyerek günümüze kadar gelmiştir. Ayasofya bir kilise olarak yapılmıştır ama Osmanlı dönemindeki kullanımıyla birlikte külliye haline gelmiştir. Türbeleri, hamamı, kütüphanesi, sebiliyle yapı artık bir Osmanlı külliyesidir."

"BİZANS, OSMANLI VE CUMHURİYET DÖNEMİNDE TAMİRATTAN GEÇTİ"

Prof. Dr. Erhan Afyoncu, İstanbul'un fethinden sonra Ayasofya'da namaz kılarken sakınca oluşturan özellikte mihrap kısmındaki resim figürlerinin mermer tabakalarla kapatılarak namaza hazır hale getirildiği, zamanla da kubbedeki meleklerin yüzlerinin Sultan Abdülmecid döneminde kapatıldığını anlattı.

Ayasofya Camisi'nin çok eski bir bina olduğu için hem Bizans hem Osmanlı hem de Cumhuriyet döneminde devamlı tamirattan geçtiğini, halen daha tadilatın devam ettiğini belirten Afyoncu, "Eski bir bina olduğu için elden geçirilmediğinde ayakta kalamaz. Padişahlar da ihtiyaç olan unsurları ilave ettirmişler. III. Mehmet, III. Murat, II. Selim, Sultan İbrahim ve I. Mustafa'nın türbesi de Ayasofya'da yer alıyor. 100'den fazla da hanedan mensubunun mezarı bulunuyor." ifadelerini kullandı.

Danıştay'ın kararının ardından vatandaşların Ayasofya etrafında toplanarak coşkularını dile getirmesine değinen Afyoncu, asıl coşkunun ise 24 Temmuz'da ilk namazın kılınacağı zaman yaşanacağını, yoğun bir katılımın olacağını dile getirdi.