Bakan Varank, 15 Temmuz şehidi ağabeyini anlattı: "Biz korkarsak herkes korkar" diyerek dışarı çıktı

Son dakika haberi... Bugün, 15 Temmuz hain darbe girişiminin 4. yılı geride kaldı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, hain darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde şehit olan ağabeyi Prof. Dr. İlhan Varank'ı anlattı. O gece, ağabeyi İlhan Varank'ın "Biz korkarsak herkes korkar" diyerek, dışarı çıktığını belirten Bakan Varank, "Eşime, 'Mustafa’ya dikkat et' diye mesaj yazmış. O gece kendisiyle konuşamamış olmaktan dolayı çok hayıflanıyorum" dedi.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :15 Temmuz 2020 , 12:29 Güncelleme Tarihi :15 Temmuz 2020 , 15:11
Bakan Varank, 15 Temmuz şehidi ağabeyini anlattı: Biz korkarsak herkes korkar diyerek dışarı çıktı

İÇİNDEKİLER

Bakan Varank, FETÖ ile mücadeleyi ve 15 Temmuz gecesi şehit olan ağabeyi İlhan Varank'ı anlattı. Bakan Varank, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla milletin özgürlükten, demokrasiden, kendi iradesinden yana olduğunu çok net bir şekilde gösterdiğine dikkat çekerek, "Ağabeyim de onlardan bir tanesiydi. Yıldız Teknik Üniversitesi'nde idareciydi, hocalarıyla bir grubu vardı. Orada son yazdığı cümle, 'Biz korkarsak herkes korkar, ben dışarı çıkıyorum' olmuş. Eşiyle helalleştikten sonra önce Vatan Caddesi'ne, daha sonra polisin de yönlendirmesiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin önüne gelmiş. O gece, hem benim telefonuma hem bir aile grubumuz var oraya yazmış aslında ama ben o kadar yoğun bir şekilde bu darbeyle mücadele etmek için bir trafik yürütüyordum ki o mesajları hiç görmedim. Eşime, 'Mustafa'ya dikkat et' diye mesaj yazmış. Orada bile kendisini düşünmüyor aslında. Sağlık Bakanı'mızın özel kalem müdürü aradı; 'Ağabeyiniz yaralandığı ile ilgili bir haber aldık' dedi. Ben tabii şok oldum. Ağabeyimi aradım, telefonu bir yabancı açtı. Silah sesleri de geliyordu. 'Ağabey, bu telefonun sahibi çok yiğit bir insandı. Biraz önce vuruldu. Arabaya bindirdik, hastaneye yolladık. Ne olduğunu bilmiyorum, telefonu burada kaldı' dedi. Birkaç saat sonra şehadet haberini aldık. Naaşını teslim aldık. Ağabeyinizi gasilhanede yıkamanız, başka bir duygu. Cenazesini ben yıkadım. İnsanın ağabeyinin şehadet haberini alması çok yürek burkan bir şey ama inancımızda şehadet en yüce makamlardan bir tanesi. Hem bizim açımızdan hem ailemiz açısından çok gurur verici ama çok özlüyoruz" dedi.

'GÜZEL BİR İLİŞKİMİZ VARDI'
Bakan Varank, 3 kardeş olduklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Ablamız var, ben en küçük kardeşim. İyi bir ağabey kardeş ilişkimiz vardı. Her zaman kardeşine sahip çıkmaya çalışırdı. Güzel bir ilişkimiz vardı. O gece kendisiyle konuşamamış olmaktan dolayı çok hayıflanıyorum. Çünkü mesaj atmış, 'İyi misiniz?' diye. O gece onunla konuşmaktan çok bahtiyar olurdum ama nasip değilmiş. Şimdi her kabri başına geldiğimizde Kuran okuyarak, dualarımızı göndererek irtibatta olduğumuza inanıyoruz. O zaman yanında olan gazilerimizle görüşme fırsatım oldu. 'Rahmetli ağabeyiniz gerçekten çok cesurdu' dediler. Sürekli etrafındakilere 'korkmayın' diye bağırıyormuş ve darbecilerin karşısında cesaretle duruyormuş."

'BU BİZE HAKARET'
Bakan Varank, "Bir darbe düşünün, 251 vatan evladını şehit, binlercesini gazi bırakıyor ve hala birileri çıkıp kontrollü darbeden bahsediyor. Bu bize tabii ki bir hakaret. Bizim gibi 250 ailenin şehidi var. Onların karşısına geçip, 'Bu kontrollü bir darbeydi' diyebilir misiniz? Kendimi sorguladığımda acaba bir tankla karşı karşıya kalsam bu kadar cesur hareket edebilir miyim diye düşünüyorum. Şimdi edebilirim çünkü önümüzde örnekler var. İnşallah Rabbim, o yüce makamlara erişmiş şehitlerimizle bizi ahirette buluşturur diye dua ediyoruz" ifadesini kullandı.