AK Parti'den Kılıçdaroğlu'nun Kurultay'daki sözlerine sert tepki: Bu dostlar kim? Neden saklı tutuluyor?

CHP'nin 37'inci Olağan Kurultay'ında Kemal Kılıçdaroğlu'nun söylediği "Dostlarımızla iktidar olacağız" açıklamasıyla ilgili konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, "Bu dostlar kim, bu dostların isimleri yok mu, bu dostların isimleri neden saklı tutuluyor? Bu dostları kamuoyuna açıklasalar da biz de görsek. Mesela kayyumlara karşı çıkan, PKK'nın sözcülüğünü yapan HDP var. Dostlar acaba HDP mi?" dedi.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :27 Temmuz 2020 , 17:41 Güncelleme Tarihi :27 Temmuz 2020 , 17:50
AK Parti’den Kılıçdaroğlu’nun Kurultay’daki sözlerine sert tepki: Bu dostlar kim? Neden saklı tutuluyor?

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, açıklama yaparak, hafta sonu gerçekleşen CHP'nin 37'nci Olağan Kurultayı'nı değerlendirdi. Muş, Kılıçdaroğlu'nun kurultay konuşmasına vurgu yaparak, "Söylemler aynı. Kemal Bey'in ilk genel başkan olduğu günden bugüne kadar yapmış olduğu konuşmaların aynısı. Bundan önceki bütün kongrelerinde de aynısını söyledi" diye konuştu.

'BU DOSTLAR KİM?'
Dikkatini çeken bir kaç nokta olduğunu ifade eden Muş, "Bir tanesi mesela PKK ve FETÖ'ye dair hiçbir şey yok. Sadece 'Yasa dışı örgütleriyle mücadele edeceğiz' diyor. O da bir yerde geçiyor. FETÖ gibi önemli bir konuyla alakalı böyle bir kurultayda tek bir kelime yok. Türkiye'nin 40 yıla yakındır mücadele ettiği PKK ile ilgili böyle önemli bir konuda tek kelime yok. 'Dostlarla birlikte kayyumları birlikte kaldıracağız' diyor. Bu dostlar kim, bu dostların isimleri yok mu, bu dostların isimleri neden saklı tutuluyor? Bu dostları kamuoyuna açıklasalar da biz de görsek. Mesela kayyumlara karşı çıkan PKK'nın sözcülüğünü yapan HDP var. Dostlar acaba HDP mi? Bu gibi şeyler aklımıza geliyor. Dolayısıyla CHP, Türkiye'nin meseleleri ile ilgili kongresinde net bir şey ortaya koyamadı. Dolayısıyla karnından konuşuyor, net açıklamalardan sakınıyor, dolambaçlı yolları deniyor. Bundan önce CHP'nin 36 kongresi nasıl olduysa 37'inci de aynı oldu" ifadelerini kullandı.

'AYASOFYA HAZIMSIZLIĞI'
Muş, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'ın, 24 Temmuz'da Ayasofya Camii'nde kılınan cuma namazındaki hutbesinde, "Fatih Sultan Mehmet Han burayı kıyamete kadar cami olarak kalması için vakfetmiştir. Vakfedenin şartını çiğneyen lanete uğrar" ifadelerine yönelik eleştirileri de değerlendirdi. Muş, Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'ın, konuyla alakalı yaptığı açıklamasını hatırlatarak, "Açıklamasında Atatürk'ü kast etmediğini, böyle bir niyetinin olmadığını söyledi. Fakat ısrarla bazı çevreler, bunun Atatürk'e yönelik olduğunu söylüyorlar. Bizim buradaki yaklaşımımız şudur; Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu lideridir. Dolayısıyla biz kurulduğumuz günden beri, yaklaşımımız budur. Diyanet İşleri Başkanı da, bunu kast etmediğini, vakıf duasını okuduğunu söylemiştir. Vakıf duasında yazılan bellidir. Özellikle bazı çevreler, CHP ve trolleri, CHP ile beraber hareket eden medyanın, Ayasofya hazımsızlığını direkt olarak beyan edemediklerinden dolayı, Diyanet İşleri Başkanı üzerinden bir tartışma polemiği yapıp, Ayasofya meselesinde bu hazımsızlığı, bu şekilde gidermeye çalışıyorlar. Maksat budur, amaçlanan budur, hedeflenen budur, bizim meseleye yaklaşımımız bu şekildedir" ifadelerini kullandı.

'TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLELEBET PAYİDAR OLACAKTIR'
Muş, 'Hilafet için toparlanın' kapağıyla yayımlanan dergi üzerinden sosyal medyada başlayan tartışmalara ilişkin de 84 milyonluk ülkede yüzlerce gazete, binlerce dergi çıktığını hatırlatarak, şunları söyledi:

"Fakat AK Parti'nin bir programı var, hükümetin bir programı var, AK Parti'nin bir seçim beyannamesi var. Şimdiye kadar ortaya koyduğu bir yaklaşımı var. Yetkili kurullarından bir açıklama yapılmamış, herhangi bir çalışma, herhangi bir girişimde bulunulmamış. Fakat birileri, ısrarla bunu AK Parti'ye mal etmeye çalışıyor. Burada herhangi bir kanun teklifi verilmemiş. Dolayısıyla; bir derginin yapmış olduğu bir haberden hareketle, 'Türkiye'de rejim değişiyor', 'Türkiye'de sistem değişiyor' gibi bir gündem oluşturmak, siyaset üretemeyenlerin acizliğini gösteriyor. Bizim yetkili kurullarımızdan, yetkili ağızlardan bir açıklama var mı? Yok. Geçmişte yeni bir anayasa değişikliği yaptık, orada bir girişimimiz oldu mu? Yok. 18 yıldır bu çalışmalar belli çevreler tarafından yapılıyor. Bunlar art niyetli. Bu işleri köpürtenleri, bu işleri bir şekilde Türkiye'yi gerçek gündeminden koparıp başka yerlere çekmeye çalışanlar AK Parti'yi yansıtmazlar. Siyaset üretememenin bir neticesi olarak görüyoruz. Dolayısıyla AK Parti'nin yaklaşımı bellidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti yaşayacaktır ve ilelebet payidar olacaktır."