İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Fetullahçı Terör Örgütü'nün Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki rütbeli üyeleri tarafından Menteş Askeri Kampı'ndaki öğrencilere işkence ve şok mangalarına maruz bırakan 3'ü rütbeli 5'i askeri öğrenci olan 8 şüpheli ile ilgili hazırlanan iddianamede, şüpheli eski 6 askeri öğrencinin gerçekleştirdikleri eylemler tek tek sıralandı.
Şüpheli askeri öğrenciler, örgüt üyesi olmayan öğrenciler hakkında iftiraya varan söylemlerde ve ifadelerde bulunarak okuldan atılmalarını veya okulu bırakmalarını sağlayarak örgütün askeri okullardaki yapılanmasına katkıda bulundu. İfadesi alınan mağdur öğrencilerin büyük çoğunluğu 5 askeri öğrencinin de içerisinde olduğu çok sayıda işkenceci ve iftiracının ismini paylaştı.
ANKESÖR ÇIKTI
Şüphelilerin ankesörlü telefonla örgüt imamlarıyla haberleştikleri de belirlendi. İddianameye giren bilgilere göre Menteş kampına sivil liselerden gelen öğrencilerle askeri liseden gelen öğrencilere ayrım yapıldı. Şok mangalarına maruz bırakılanların çoğu askeri liseden gelen öğrencilerden oluşuyordu. Soruşturma kapsamında ifade veren şüpheli eski askeri öğrenci Melih Y., "Askeri liseden gelen öğrencilere yapılanları gece nöbetlerinde görüyordum. Taş saydırıyorlardı, eğitim adı altında saçma sapan şeyler yaptırıyorlardı. Biz buna kendi aramızda defile diyorduk. Bunların çoğu ayrılmak zorunda kaldılar" dedi.
HER ŞEY SON SENE BAŞLADI
Soruşturma kapsamında ifadesi alınan ve iddianamede kendisine yer bulan bir diğer ifade ise eski askeri öğrenci E. A'nın oldu. E.A ifadesinde şunları anlattı: "Askeri lisenin son senesinde iftiralar başladı. İlk olarak Umut Can Ö. ve Onur K. İsimli devre arkadaşlarımı, bölük komutanlarının odalarında sorguya almaya başladılar. Benim kısmımda bulunan 22 öğrenciden, bu iki arkadaşım hakkında aleyhte ifade vermeleri istendi. Ayrıca haklarında devam eden soruşturmalar olan 3 İngilizce öğretmenimiz için de aleyhte ifade verilmesi için tüm öğrencileri sorgulamaya başladılar.
İFTİRALARIN BAŞ KAYNAĞIYDILAR
O dönemde İbrahim Genç Selami Öztürk, Enes Yavuz, Sinan Altıntop, Enes Yıldırım komutanların odasından çıkmaz oldular. Bu kişiler bize atılan iftiraların baş kaynağıdırlar. Benim Atatürk'e hakaret ettiğimi söyleyerek suçladılar. Savunma kağıdımı tüm arkadaşlarımın görmesini sağladılar. Böyle bir olay yokken 'Atatürk düşmanı' oldum ve devre arkadaşlarımca yalnızlığa terk edildim. Hayallerimi yıktılar. 2012'de İzmir Menteş Askeri kampına gidince şok mangalarına maruz bırakıldım. Bana ve askeri öğrencilere iftiralar atan bu 5 öğrenci her nasılsa kampta da en gözde öğrenciydiler."
Sema Alim Dalgıç
