Adana'da, FETÖ'nün mahrem yargı yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında, hukuk fakültesi öğrencilerinden sorumlu "fakülteci" olduğu iddia edilen sanık hakkında "örgüt yöneticiliği" suçundan 22,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
FETÖ/PDY'nin mahrem yargı yapılanmasında "üst düzey sorumlu" olarak faaliyet yürüttüğü belirlenen tutuksuz sanık S.Ş. hakkında Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlandı.
S.Ş. hakkında "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçundan 22,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame, Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini ifade eden S.Ş'nin itiraflarına yer verildi.
S.Ş, örgütle 2006'da Kırşehir'de üniversite eğitimi sürecinde tanıştığını ve FETÖ'ye ait evlerde örgüt mensubu öğrencilere ders verdiğini, daha sonra "ev abiliği" yaptığını ve bu evlerde örgüt elebaşının videolarının izletildiğini belirtti.
Örgütte farklı görevlerde bulunduğunu, kendisine "Selim" kod adının verildiğini ve FETÖ evlerindeki öğrencilerle irtibat sağladığını anlatan S.Ş, şu itiraflarda bulundu:
"Ankara Mamak'ta örgüte ait bir yurda gönderildim. İhsan kod adlı örgüt abisi bir hafta içerisinde bize yeni kod isimleri verdi. Bana Faruk kod adı verildi. İhsan, bizleri evli ve bekarlar olarak 2 gruba ayırdı. Bekarların bir ev tutmasını, oranın ilerleyen zamanlarda fakültenin ofisi olarak kullanılacağını söyledi. Belli bir süre sonra İhsan, bize 'fakülteci' olarak vazife yapacağımızı aktardı. Fakülte vazifesinin, hukuk son sınıf öğrencilerinin araştırılması, haklarında bilgiler öğrenilmesi, bulunduğu ilde üniversitede kaldığı ev, yurt, cemaate bağlılığı, sosyal yaşantısı, aile bilgileri öğrenilerek kişi analizi yapılması ve devredeceğimiz kişiye, öğrenci hakkında ne var ne yok eksiksiz bir şekilde aktarmak olduğunu, yani bir nevi kişinin resmini çekmemizin en önemli vazifemiz olduğunu belirtti."
"Örgüte yakın ve itaat edecek öğrencilerle görüştüm"
Kimin hangi ilde hangi vazifede olacağını İhsan'ın tebliğ ettiğini ve kendisinin Gaziantep'te görev yapacağının belirlendiğini aktaran S.Ş. şunları kaydetti:
"Bana Hamit kod adı verilerek Gaziantep, Adana, Malatya ve Diyarbakır'daki hukuk fakültesi öğrencilerini takip edeceğim bildirildi. Mahrem imam tarafından sorumluluğumda olan illerdeki örgüt abileriyle irtibatlandırıldım. Bu kişiler, kendi illerinde hangi öğrencilerle görüşeceğimizi, yer ve zamanı, öğrencilerin kalitesine, bölgedeki durumlarına göre gruplara ayırarak görüşmeleri ayarlıyorlardı. Her öğrenciyle görüşmüyorduk, sadece hukuk fakültesi son sınıf öğrenciler içerisinde örgüte yakın ve itaat edecek öğrencileri seçerek benimle görüştürüyorlardı."
Hakim ve savcılık düşünmeyen öğrencilerle görüşme yapmadığına dikkati çeken S.Ş, "Görevim örgüt kriterlerine uyan öğrencileri hakim ve savcılık için ders çalışma evlerine getirmekti. Öğrencileri evlere yerleştirdikten sonra benim vazifem biterdi. Öğrencilerin akıbetleri hakkında hiçbir bilgimiz olmazdı." ifadelerini kullandı.
"Bu yapının içerisinde bulunduğum için çok pişmanım."
S.Ş, "Kadir" kod adlı örgüt üyesinin kendi telefonuna ByLock'u yüklediğini belirterek, "İhsan, 'Artık görüşmelerimizi bu programdan yapacağız.' dedi. ByLock'tan hukuk fakültesi son sınıf öğrencileriyle ilgili durum değerlendirilmesi yapılırdı. Daha sonra sırasıyla Tango, Eagle ve Kakao adlı programları kullandık. Görevimi darbe kalkışmasına kadar yürüttüm. Bu yapının içerisinde bulunduğum için çok pişmanım." şeklinde ifade verdi.
Sanığın FETÖ'nün "mahrem imam"larıyla irtibat halinde olduğu, yargısal alandaki faaliyetlerini düzenlediği, örgütün finans kuruluşu Bank Asyada da hesabının bulunduğu bildirilen iddianamede, S.Ş'nin "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçundan 22,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.