ERDOĞAN'I HEDEF ALDI
Macron, Türkiye'nin Yunanistan'ın "haklı" haklarını inkar ederek Libya hükümeti ile imzaladığı anlaşmaların kabul edilemez olduğunu savunarak şunları söyledi: "Türkiye provokasyonları artırıyor ve bu büyük ülkeye yakışmıyor. Türk halkı büyük bir halk ve başka şeyler hak ediyor. Biz Avrupalılar, Türk halkına değil Erdoğan hükümetine karşı açık ve sert olmalıyız. Erdoğan hükümetinin kabul edilemez davranışları bulunuyor. Sadece bir kısımını söyledim. Yunanistan'a karşı yapılan provokasyonları ve alınan tek taraflı kararları söylemedim bile. Kırmızı çizgimiz belli, AB üyesi her ülkenin egemenliğine saygı göstermek, uluslararası hukuka riayet etmek ve tek taraflı her kararı kınamak. İstediğimiz tansiyonun yükselmemesi ama bu pasif olacağız anlamına gelmemeli. Türkiye hedeflerini açıklığa kavuşturması gerekiyor." Macron, "Türkiye konusunda yapmaya hazır olduğumuz ve yapmasını istediğimiz şeyleri belirlemeliyiz. Ancak pazarlıksız ön şartlarımız olacak. Avrupa'da bu açık tavır ortaya konmalı" ifadelerini kullandı.
YALANLAR VE GERÇEKLER
İŞTE Miçotakis'in provokatif iddiaları ve gerçekler:
YALAN: Türkiye-Libya MEB Anlaşması geçersiz, karşılıklı ve komşu kıyıları yok.
GERÇEK: Karşılıklı kıyıların olduğu kör göze parmak derecesinde aşikâr
YALAN: Türkiye, göçmenlerin Yunanistan'a geçmesini teşvik etti, biz Avrupa sınırlarını koruduk.
GERÇEK: Avrupa'nın verdiği sözleri tutmaması üzerine Türkiye, sınırdan geçişe 'engel olmadı'. Yunanistan ise insanlık dışı politikalarla geçişi engellemek istedi
YALAN: Yunanistan, Doğu Akdeniz'de gerilimi tırmandırmadı.
GERÇEK: Merkel'in araya girmesiyle Türkiye iyi niyetini gösterdi, ardından Atina kimseye haber vermeden Mısır ile sözde MEB anlaşmasını imzaladı
YALAN: Türkiye, kavgacı bir dil kullanıyor. S-400 alması, Ayasofya'yı cami yapması tehdit edici.
GERÇEK: Türkiye, birinci ağızdan hakkaniyet ve diyalog ile çözümden yana olduğunu ifade etti. S-400'leri eleştiren Yunanistan yıllardır S-300 kullanıyor. Ayasofya cami olarak kullanıma açılırken tarihi dokusu korundu, ancak Yunanistan'daki Osmanlı mirası camileri harabeye çevirdi.
ANKARA'DAN MACRON'A SERT TEPKİ: ACZİYETİNİN VE ÇARESİZLİĞININ DIŞA VURUMU
Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un hadsiz sözlerine Dışişleri Bakanlığı sert tepki verdi. Açıklamada, Macron'un eski sömürgeci refleksleriyle kibirli, üst perdeden ders vermeye çalıştığı belirtilerek, "Aslında Macron'un açıklamaları kendi acziyetinin ve içinde bulunduğu çaresizliğin dışa vurumudur. Zira tüm dünyada serbestçe at koşturdukları günler geride kalmıştır. Dış politikadaki tüm sinsi planlarını suya düşürdüğümüz, kirli oyunlarını bozduğumuz Macron iç acısıyla her gün fütursuzca Türkiye'ye ve Sayın Cumhurbaşkanımıza saldırmaktadır. Cumhurbaşkanımız Avrupa'da en yüksek oy oranıyla seçilen liderlerdendir. Gücünü her zaman Türk halkından almıştır" denildi. Video konferans ile AP Dış İlişkiler Komitesi toplantısına bağlanan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da "AB'nin Doğu Akdeniz'deki pozisyonu haksızdır. Herhangi bir önkoşul olmaksızın diyaloğa hazırız. Yunanistan ön koşullarda ısrar ederse biz de öyle yaparız. Yunan hükümeti Türkiye ile samimi diyalog ve müzakereye açık değil" dedi.
'SÖMÜRGECİLERİN ESKİ VE AHLAKSIZ OYUNU BU'
Macron'un açıklamalarına AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten de tepki geldi: "Sömürgeci kafanın Cumhurbaşkanımızı hedef alması bizim için gururdur. Sizin gibi sömürgeci kafalarla sorunumuz var Bay Macron. Tehdit dili kullandığınız ülke Türkiye'dir. Türkiye size en uygun cevapları verecektir. Burayı kolayca kandırabileceğiniz kabile devletleri ile karıştırmayın. Bu ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanı ile halkını ayırmaya kimsenin gücü yetmez. 'Erdoğan ayrı, Türk halkı ayrı' diyerek oynadığınız oyunu defalarca Afrika'da oynadığınızı biliyoruz. Macron şimdi Yunanistan'ı kullanarak Doğu Akdeniz'de sömürgecilik oyunu oynamaya çalışıyor." İletişim Başkanı Fahrettin Altun da "Türkiye'ye yönelik saldırıları için hangi Emmanuel Macron'u kınayalım? De Gaulle taklidi yaparak, NATO'nun beyin ölümünü duyuran Macron mu? Libya'da teröristleri silahlandırıp, NATO'nun güney kanadına zarar veren Macron mu? Yoksa Akdeniz seferine çıkan 'atanamayan Napolyon' mu?" paylaşımında bulundu.