İzmir Adalet Komisyonu'nda yeminli adli bilirkişi olarak görev yapan emekli gümrük müdür yardımcısı ve gümrük müşaviri Rodi Erdoğan, son günlerde evlerde ya da merdiven altı ortamda üretilen içkilerin piyasada yaygınlaştığını söyledi. Bu tür olaylarla ilgili açılan davalarda bilirkişi olarak görev alan Erdoğan, "Daha önce içkilerle ilgili konular 4733 sayılı yasada belirtilen idari para cezası kapsamındaydı. 2013 Mart ayında yapılan bir düzenlemeyle bu suçlar, kaçakçılık kanunu kapsamına alındı. Son yıllarda suç oranlarının yüzde 90'ı merdiven altı içkilerle ilgili. Hem markalı hem pet şişelerde satılanlarla ilgili sahtecilikler var. Bandrolsüz ve sahte etiketli içkileri ticari amaçla üreten ve bulunduranlara farklı cezalar uygulanıyor" dedi.
"AYIRT ETMEK ÇOK ZOR"
Erdoğan, markalı alkollü içeceklerde, bandrollerin sahtesi yapılarak piyasaya sunulduğunu anlattı. 33-50 ml ya da 1 litrelik pet şişeler içerisinde satılan içkilerin bilinçli alındığını kaydeden Erdoğan, "Bunu pet şişe içinde satın alanlar bilerek alıyor. Çünkü ucuz olduğunu biliyorlar. 150 liralık içkiyi 15-20 liraya alabiliyorlar. Ama üzerinde bandrol bulunan içkiler de sahte üretilmiş olabilir. Bunu ayırt etmek vatandaşlar açısından çok zordur" dedi.
"ANASON AROMALARI VE GLİSERİN VAR"
Sahte içkilerde metil alkol oranının yüksek olmasının öldürücü sonuçlara neden olabildiğine dikkat çeken Erdoğan, toplam uçucu madde olarak adlandırılan izopropanın da öldürücü olduğunu söyledi. İnsan vücudunun metil alkolü çözemediğini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"Pahalı olduğu için el altından temin edilen ya da evlerde üretilen içkiler var. Bunlar kitler halinde satılıyor piyasada. Mesela yaş üzüm rakısı, her markadan viski sahte olarak üretilebiliyor. Sahte içkilerin içinde anason aromaları ve gliserin bulunur. Gliserin daha yumuşak içimli içkilerde olur, çok tavsiye edilmez."