Depremden korunma duası sözleri… Deprem ile ilgili okunacak dualar hangileri? Deprem duası Türkçe Arapça!

Deprem ile ilgili okunacak dualar! Deprem duası Türkçe Arapça sözleri araştırılıyor. Depremden korunma duası sözleri merak ediliyor. İzmir’de meydana gelen depremin ardından Türkiye bir kez daha acı deprem gerçeğiyle yüzleşti. Deprem sırasında dualar etmek isteyen kişiler de deprem duasıyla ilgili arama motorlarında araştırma yapıyor.

Giriş Tarihi :30 Ekim 2020 , 17:35 Güncelleme Tarihi :30 Ekim 2020 , 17:35
Depremden korunma duası sözleri… Deprem ile ilgili okunacak dualar hangileri? Deprem duası Türkçe Arapça!

İÇİNDEKİLER

Depremden korunma duası sözleri! Deprem ile ilgili okunacak dualar vatandaşlar tarafından merak ediliyor. Türkçe Arapça deprem duası hakkında arama motorlarında sorgulama yapılıyor. İzmir'de meydana gelen depremin ardından deprem duasıyla ilgili sorgulamalar arttı.

DEPREM DUASI SÖZLERİ!

İbni Abbas (r.a) rivayetine göre, Peygamber Efendimiz (SAV)'in kendisine "Ya Resulallah başım dertten kurtulmuyor. Afet ve musibetlerden korkuyorum." denildiğinde sabahları şu duayı okumasını tavsiye etmişti: "Bismillahi ala nefsi ve ehli ve mali."

Dertlerin, belaların gitmesi için bolca istiğfar okumak da son derece faydalıdır. Hadis-i şerifte, (İstiğfara devam edeni, çok okuyanı, Allah-u Teâlâ, dertlerden, sıkıntılardan kurtarır. Onu, hiç ummadığı yerden rızıklandırır) buyuruldu.

Peygamber Efendimiz (SAV)'in kaza ve beladan korunmak için tavsiye ettiği dua:

"Bir kimse her gün sabah akşam şu duayı üç defa okursa, ona keza bela gelmez." (Ebu Davud, Edeb, 5/324;İbni Mâce, Dua, 3869)

"Bismillahi hayril Esmâi. Bismillahillezî lâ yedurru ma'a'smihi şey'ün fil ardı velâ fissemâi ve hüves Sem'îul Alîm."

Manası: "O Allah'ın ismiyle (akşamladım) ki, O'nun ismiyle birlikte ne yerde, ne de gökte hiç birşey zarar veremez. O ki hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir."

"Allahümmâğfezni min beyni yedeyye ve min halfi ve an yemini ve an şimâlî ve min fevkî ve eûzü biazametike en uğtâle tahtî."

Anlamı: Allah'ım! Önümden, arkamdan, sağımdan, solumdan, gökten ve yerden gelebilecek bütün felaketlerden beni koru

Ensarlardan olup İkinci Akabe biatına katılan isimlerden biri olan Ebû'l-Yeser (r.a.) okuduğu rivayet edilen kaza ve bela duası şu şekildedir:

Anlamı:Allah'ım binâ yıkıntısından, uçuruma düşmekten sana sığınırım. Allah'ım boğulmaktan, yangından ve (aşırı) yaşlılıktan sana sığınırım. Ölüm sırasında şeytanın beni çarpmasından sana sığınırım. Senin yolundan ayrılarak ölmekten sana sığınırım. Zehirlenip ölmekten sana sığınırım. (Üzüntü içinde ölmekten Sana sığınırım.) (Ebû Dâvud, age., II, 92, nr. 1552)

Peygamber Efendimiz (SAV), rüzgarlı havalarda şu duayı okurdu:

"Allah'ım, senden bunun hayrını ve bunda olan menfaatlerin da hayrını ve bunun gönderiliş maksadındaki hayrı da istiyorum. Bunun şerrinden, bunda olanın şerrinden, bununla gönderilen şeyin şerrinden de sana sığınıyorum." (Buhari)

DEPREM İLE İLGİLİ AYETLER!

De ki (Allah), üzerinizden veya ayaklarınızın altından, azap göndermeye kadirdir. Yahut bir fırkayı(milleti) musallat ederek bazınıza, bazınızın azabını tattırır. Bak! Ayetlerimizi nasıl açıklıyoruz? Umulur ki fıkhederler(aklederler).

[EN'AM(6)/65]

(Arkasından) onları, bir 'sarsıntı' yakaladı. Yurtlarında diz çökmüş olarak sabahladılar.

[ARAF (7)/ 78]

Böylece onları bir 'sarsıntı' tuttu. Arkasından da yurtlarında, diz çökmüş olarak sabahladılar.

[ARAF(7)/91]

Arz'da, birbirine komşu 'kıtalar', üzüm bağları, ekinler, çatallı ve çatalsız hurmalıklar vardır. Öyle ki bunlar, aynı su ile sulandığı halde, ürünlerden bazısını bazısından üstün kılıyoruz. Muhakkak bunda, akledecek bir kavim için, ayetler vardır.

[RAD(13)/4]

Sizi, sarsmasın diye, Arz'a dağlar bıraktı. Irmaklar ve yollar (kıldı). Umulur ki doğru yolu bulursunuz.

[NAHL(16)/15]

Onlardan öncekiler de plan(düzen-tuzak) kurdular. Allah, binalarının temellerinden geldi, tavanlarını üzerlerine çökertti. Onlara azap, şuurunda olmadıkları bir yerden geldi.

[NAHL(16)/26]

O kötülükle, plan(tuzak-düzen) kuran kimseler, Allah'ın kendilerini, yere geçirmeyeceğinden veya şuurunda olmadıkları bir yerden, onlara azabın gelmesinden emin mi oldular?

[NAHL(16)/45]

(Allah'ın), kara tarafında(yanında) sizi, yere batırmayacağından yahut üzerinize "taş-dolu kasırgası" göndermeyeceğinden emin misiniz? Sonra, kendinize bir vekil de bulamazsınız.

[İSRA(17)/68]

Ve onları sarsmasın diye, Arz da dağları kıldık(yarattık). Yine onda(dağlarda), yollar açtık, umulur ki hidayet(doğru yolu) bulurlar.

[ENBİYA(21)/31]

Biz, onların her birini günahlarıyla yakaladık. Onlardan kiminin üzerine, 'taş-dolu kasırgası' gönderdik, kimini, 'şiddetli bir ses' yakaladı, kimini, 'yerin dibine' geçirdik ve kimini de suda boğduk. Allah, onlara zulmetmedi, ancak onlar kendilerine zulmettiler.

[ANKEBUT(29)/40]

İnsanların elleriyle kazandıkları(yaptıkları) dolayısıyla, karada ve denizde fesat(büyük olaylar) ortaya çıktı. (O) bazı yaptıkları(şeylerin) karşılığını tatmaları için! Umulur ki dönerler!

[RUM(30)/41]

(Allah), Gökleri, dayanak olmaksızın yarattı, siz onu görüyorsunuz. Sizi sarsmasın diye, Arz'a, dağlar bıraktı ve orada her canlıdan yaydı. Biz Gök'ten su indirdik, böylece orada, her kerim(güzel) çiftten bitki bitirdik.

[LOKMAN(31)/10]

Onlar, Gök'ten ve Arz'dan, arkalarında(geçmişte) ve önlerinde(gelecekte) olacakları görmüyorlar mı? Şayet dilersek, onları 'Arz'a batırırız' veya üzerlerine 'Gök'ten bir kütle(göktaşı)' düşürürüz. Muhakkak bunda, (Allah'a) yönelen köleler için bir ayet vardır.

[SEBE(34)/9]

Gök'te ki o kimsenin(Mikail'in), sizi Arz'a geçirmeyeceğinden emin mi oldunuz? O zaman Arz sarsılır(depremler olur).

O'nun üzerinize "taş-dolu kasırgası" göndermeyeceğinden emin misiniz? Yakında bileceksiniz, Benim uyarım(korkutmam) nasılmış?

[MÜLK(67)/16-17]

Fay sahibi Arz'a andolsun!

[TARIK(86)/12]