Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, AA Finans Masası'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Savunma Sanayii Başkanı Demir'in açıklamalarından notlar;
Bu yapılanların dostluğa müttefikliğe sığmadığını belirttik. Biz kabul etmediğimizi, haksızlığını belirtiyoruz ancak burada karşı tarafın argümanı sürekli kanun çıkarıldığı ve muhalif davranılmayacağını ifade ediyor. Kongreden baskı yapıldığı belirtiliyor.
ABD hasımları içinde Türkiye bu şekilde tanımlanmıyor. Yanlış anlaşılma olabilir. Rusya ve Rus şirketler hasım oluyor. Kağıt üzerindeki söylem bu. S400'e meselenin bağlanması ve F35'e bağlanması argümanların geçersiz olduğunu ve görüşmeye hazır olduğumuzu belirttik ama hiçbir olumlu adım göremedik. Aslında meselenin ön yüzü ve arka yüzü gibi bir sorun olduğunu gösteriyor.
İfadede yaptırımın amacının Türkiye'nin savunma sistemine zarar vermek olmadığı belirtiliyor. Kanun gereği yapılan karar. Savunma Sanayi Başkanlığımıza ve 3 arkadaşımıza yönelik. Arkadaşlarımızı kapsayacağını düşünmüyordum. 12. maddeden dolayı koymuşlar. Özel olarak bu kararın öyle olmadığı ifade edildi.
Savunma sanayi şirketlerini kapsamıyor. Açıklama olmayacağına yönelik. Özellikle kişi ve kurumlara yönelik. Çerçevesi çizilmiş. Detay görüşmeleri arttıracağız. Bu yaptırımın şimdiye kadar önce imzalanmış olan anlaşmaları etkilemeyeceği de var. Bu yaptırımın bahsettiğim gibi amacı hasım dedikleri bir yere iş yapmak onu yapan biziz. F35'te olduğu gibi keyfi bir davranış gördük. Özel olarak zafiyet oluşacağını düşünmüyoruz. Metinlere dayanan bir çıkarımdır.
Anlaşılması gereken şey Savunma Sanayii Başkanlığı ve konumu. Alım yapan kurum değiliz biz. Tedarik kurumu yanlış anlaşılabilir, bizim amacımız proje yönetmek ve oluşturmak. Önceki yıllarda doğrudan alımlarla ilgili anlaşmaları yapan bizdik. Savunma sanayimizin doğrudan gidip aldığı ithal ettiği bir şey yok. Şirketlerimiz üzerinden yürür. Şirketlerimiz yaptırım kapsamında değil.
Biz muhataplarımıza anlaşmamızın kanunun çıktığı tarihten önce olduğunu söylesek de kanuna girmemesi gerekiyor normalde. Finansal erişime herhangi bir ihtiyacımız yok. Kredi kısmında ana yüklenici firma devreye girer.
Kendi sanayimize ve insanımıza güveniyoruz. Gidişatımız iyi koşmamız gerekiyor. Cumhurbaşkanımız da ifade etti. 2 katı daha fazla çalışacağız. Tüm savunma sanayi sektörüne bakın duracak vakit değil hızlı yol almamız mesajını verdi. Cumhurbaşkanımızın da altını çizdiği önceden teslim edebilirdik. Ama birleşen verilmedi. Biz de onun yerine geçen ürünü tespit ettik ve yaptık. ABD ürünü değildi bu.
Çok sayıda Batılı ülke bunu yapıyor. Bunun iyi tarafı gerçekten var. Bunların yerli olmasıyla ilgili çalışma yapıyoruz ama bir kısıtlama olduğunda şans oluşturuyor ve yerlileşme çalışmasına geçiyor. Bizim önceliğimiz, Türkiye'deki ekosistemi kullanarak, milli projelerin hayata geçmesini sağlamak.
Yaptırım kurumu hedef aldı. Bu da Savunma Sanayi... F16 ihtiyaçlarını karşılayan kurum biz değiliz. İhtiyaç makamlarıyla yakın temas içinde ihtiyaç tespitlerinde yer alıyoruz. Önceliklendirme yapıyoruz. Mevcut kaynaklara bakıp işbirliği içinde proje sıralaması yapıyoruz. Anlaşma sonrası muhatap ana yüklenici.
Muhataplarımızdan hayır cevabını duymadık, evet cevabını da duymadık. Motor konusunda milli motor çalışmalarımız devam ediyor. Bu süreçte samimi olarak işbirliği yapmaya açık olan şirketlerle görüşüyoruz.
'KARŞI TARAFIN EMPOZE ETTİĞİ ŞARTLARI ALMAMIZ GİBİ BİR DURUM SÖZ KONUSU DEĞİL'
Türkiye, ABD'nin işine gelmeyecek her adımda bir şekilde tehdide maruz kalacak.S400 olmasa, başka bir bahane bulunacaktı. Patriot sistemiyle ilgili konuda bizim istediğimiz şartlarda tedarik olmadı. Karşı tarafın empoze ettiği şartları almamız gibi bir durum söz konusu değil.
Tarife dışı yaklaşımlar var. Demin de belirttiğimiz gibi Türkiye'nin dik duruşu bazılarının işine gelmiyor. Tarife dışı yaptırımlar zaten uyguluyorlar. Ben özellikle Türkiye'ye yaptırım uygulandı cümlesi yerine Türkiye'de bir kurum ve 4 kişiye yaptırım uygulandı kısmını doğru buluyorum.
Meselenin böyle algılanması ve Türkiye'ye yaptırım uygulandı algısının önüne geçilmesi gerekiyor. Türkiye'deki yerli ürünler arttıkça Tunus'la geçen ihracat adımı attık, Ukrayna'yla devam ediyor. Bu tür çalışmalar devam edecek. Savunma Sanayii yoluna devam ediyor. O açıdan durmak yok yola devam diyoruz.