İstanbul'da öğretim üyesi Aylin Sözer'i canice katleden Kemal Ayyıldız, Sözer'i yakarken polis ekiplerince yakalandı.
Kemal Ayyıldız, emniyetteki işlemlerinin ardından hastaneye götürülüp sağlık kontrollerinin yapılmasından İstanbul Anadolu Adliyesi'ne getirilmişti. Savcılık ifadesinin ardından İstanbul Anadolu Sulh Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı.
Mahkemedeki savunmasının ardından İstanbul Anadolu Sulh Ceza Mahkemesi, katil zanlısı Kemal Ayyıldız'ın ''Canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürme'' suçundan tutuklanmasına karar verdi. Tutuklanan katil zanlısı cezaevine gönderildi.
"UYUŞTURUCUNUN ETKİSİYLE ŞUURUMU KAYBETMEYE BAŞLAMIŞTIM"
Katil zanlısı Kemal Ayyıldız İstanbul Anadolu Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki savunmasında kendisinin inşaat sektöründe formenlik yaptığını, bu yıl 'Delbe' olan soyadını 'Ayyıldız' olarak değiştirdiğini ve bunu yapma sebebinin soyadının zor anlaşıldığından kaynaklı olduğunu söyledi. Ayyıldız savunmasının devamında 'Ben evliyim. 3 çocuğum var. Ben maktülle tanıştığımda bekardım, kendisi Amerika'daydı. Duygusal birlikteliğimiz 2010 yılında başladı. Yaklaşık 4 aydır metamfetamin isimli uyuşturucuyu kullanıyorum. Olay günü Aylin beni karşıladı. Çok fazla uyuşturucu içtiğimden kendisine 'Manisa'ya eşim ve çocuklarımın yanına gideceğim' dedim. 2014 yılına kadar bir ayrılık yaşadık. Aylin, kimlikte evliydi. Sonrasında bana bağırmaya başladı, ben de ona bağırmaya başladım. Bana 'burada kal' dedi. Kapıya yöneldim. Uyuşturucunun etkisiyle şuurumu kaybetmeye başlamıştım.' dedi.
'BANA BIÇAK SALLADI'
Savunmasına devam eden Ayyıldız, "Gitmek için dış kapının alt kilidini açtığımda Aylin'in mutfağa yöneldiği gördüm. Çatal bıçak sesleri duydum. Arkamı döndüğümde Aylin bana bıçak salladı. Bıçak kapının yanındaki komidine çarptı. Tırtıklı ekmek bıçağı tarzında bir bıçaktı. Kendisine ne yapıyorsun diye sorduğumda 'yok yok' diyerek daha büyük bir bıçak almaya gitti. Benim Manisa'ya eşim için gittiğimi söyledi. Kapının üst kilidini açtım. Sonda bana tekrar bıçak salladı. Ben de kolunu tutup etkisiz hale getirmeye çalıştım. Sonrasında kendimi kaybettim. Ne yaptığımı hatırlamıyorum. Bu hareketlerimi bilinçli şekilde yapmadım.
DEHŞETİ YAŞATMIŞ
Katil zanlısı Kemal Ayyıldız savunmasının devamında "Ben kolunu tuttum, kolunu çevirirken bıçak boğazını kesti. Boynu kesilince panikledim. Panikleyince gözüm karardı, o an 2 kere daha bıçak salladım ama neresine geldi bilmiyorum. Bıçakladıktan sonra yere düştü ve onu yatak odasına götürdüm. Daha sonra bıçaklanan yere havluyla tampon yapmaya başladım. Zihnim yerinde değildi. Sağlıklı düşünebilseydim ambulansı arayıp polise teslim olurdum. Şu an düşündüğümde bunları yapacak biri değilim. Bu şekilde dışarı çıkamadım. Kapıya kardeşi Nilay geldi. Polisler gelince intihar etmeyi düşündüm. Polislere karşı direndim. Polislere 'vurun beni' dedim. İçeriye kimse girmesin diye kapıya doğru alev attım. Sonra penseyle doğalgaz borusunu patlatırken üçü birden patladı. Alevin yatak odasına girdiğini bilmiyorum. Ben kapıya engel olmak için bunu yaptım." iddiasında bulundu.
Zanlı Kemal Ayyıldız mahkemedeki savunmasını, "Ben Aylin'in asistanı Serkan'ı tanıyorum. Bizim duygusal yakınlığımı kardeşi Nilay ve kuaförü Coşkun biliyor. Aylin'in oğlu ve birkaç samimi arkadaşı da biliyordu. Olay günü Serkan'a mesajları ben attım. Mesajları atarken Aylinmişim gibi yaptım. Ben Aylin'e kızdığım için 2011 yılında gidip evlendim. Bana boşandığını söyleyince ve ben de evli olunca kavga ettik. Bilinçli ve kasti olarak bir eylemde bulunmadım. Zaten biletimi alıp buradan gidecektim. Aylin'e zarar vermek istemedim. Onunla 11 yıl geçirdim. Eşim Manisa'dadır ve gönül bağımız yoktur. Çocuklar için birlikteyiz. Eşim Aylin'i tanımaz. Çok pişmanım. Boynum adalete karşı kıldan incedir" sözleriyle bitirdi.
BAŞSAVCILIKTAN BASIN AÇIKLAMASI
İstanbul Anadolu Cumhuriyeti Başsavcılığı konuyla ilgili basın açıklaması yaptı. Başsavcılık basın açıklamasında evdeki yangının söndürülmesiyle ilgili olay yerinde nöbetçi Cumhuriyet savcısı tarafınsan incelemelerin yapıldığını, gerekli materyallerin görevli kolluk kuvvetleri tarafından incelenmek üzere muhafaza edildiğini, adli muayenesi yapılan cesetin klasik otopsi için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildiğini belirtti.