Prof. Dr. Melih Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanmasının ardından başlatılan eylemler 3. gününde de devam ediyor. Eylemlerde şiddet olaylarının gerçekleşmesi toplumun tepkisine neden olmuştu.
CHP, DHKP-C ve HDP'nin propagandasıyla paralel sloganlar devam ederken Prof. Dr. Bulu'dan karşı adım geldi. Yoğun algı operasyonu ve popülizmden etkilenen öğrencilerin kafa karışıklığını gidermek ve itirazlarını dinlemek için yanlarına inen Bulu, şımarık narsist kitle psikolojine sahip çocuklara karşı diyalog kurmakta zorlandı.
Sakin ve mütevazi tavırlar sergileyen Bulu'ya karşı öğrencilerin tahammülsüz ve edeb dışı davranışları dikkat çekti.
BOĞAZİÇİ'NİN MARJİNALLERİNE TAHAMMÜL ETTİ
Öğrenciler CHP'nin ve muhalif medyanın dillendirdiği "Kayyum rektör istemiyoruz" sloganlarıyla Bulu'nun suratına bağırdı. Bulu ise tahammülkâr duruşuyla tansiyonu yumuşattı.
SÜREKLİ PROF. DR. BULU'NUN SÖZLERİNİ KESİP DALGA GEÇMEYE ÇALIŞTILAR!
Öğrencilerin sorularını yanıtlamak isteyen Bulu, "kurallar kapsamında atanmış bir kişiyim" dedi. Öğrenciler ise alkış almak uğruna tuhaf hareketler sergiledi.
"Benim iki tane makalem var" diyen Bulu'nun sözünü kesen öğrenciler, "ooooooooo" uğultusuyla manipüle etti.
Prof. Dr. Melih Bulu hakkında ortaya atılan makale iddialarıyla ilgili açıklama yaparken bir öğrenci, "Hocam 0 dille konuşmak nasıl bir şey" derken, arkadan alkış ve kahkaha sesleri geldi.
HEDEFİ İLK 100
İlk 500'e bile giremeyen Boğaziçi'ni ilk 100'e sokma hedefleriyle bilinen Bulu, "Biz araştırma üniversitesi olmayacağız. Biz girişimci araştırma üniversitesi olacağız." ifadelerini kullandı.
ÖĞRENCİLER, TEPKİ GÖSTERDİ
Soğuk havada öğrencilerin beklemesine karşılık onlarla bekleyeceğini söyleyen Bulu, "Görünüyor ki sabaha kadar buradayız sizinle. Ben bi çay istiyorum size." açıklamasına öğrenciler sert tepki gösterdi.
DERT YİNE ERDOĞAN
Bir grup öğrencinin Prof. Dr. Melih Bulu'ya, "Bu okulda sizi isteyen tek kişi Cumhurbaşkanı" sözleri dikkat çekti.
EYLEMCİ ÖĞRENCİLER POLİSİN GİTMESİNİ İSTİYOR
Prof. Dr. Bulu ile eylemci öğrenciler arasında polisin okuldan ne zaman ayrılacağı hakkında şu konuşma yaşandı:
Hocam polis ne zaman gidecek?
"EN UFAK BİR RİSK VARSA..."
- Bir gün bir şekilde Ankara Üniversitesi'ndeki olaylar esnasında dışarıdan gelen bir grup babamın odasına daldı. En ufak bir risk varsa bizim burayı korumamız lazım.
Şu an öyle bir risk yok ki hocam. Siz gelene kadar burada bir tane polis yoktu. Burada kaç yüz kişiyiz, hiçbir yere ve kimseye zarar vermiyoruz.
- Siz çünkü Boğaziçilisiniz. Demokratik ortamlarda konuşmayı biliyorsunuz.
- Net bir cevap istiyoruz hocam, polis ne zaman gidecek? Zırhlı araçlar kapıda, helikopterler dolanıyor.
"O KAPI NEDEN KIRILDI?"
- Bizim kampüsümuze dışarıdan gelen tehdit ve riskler kaybolduğunda kampüsün korunması için de bir gereklilik kalmayacak. O kapı neden kırıldı?
- Polis gelmeseydi o kapı da kırılmazdı. Polis geldikten sonra kırıldı.