İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, 1 Ocak 2014'te Hatay'ın Kırıkhan ilçesinde ve 19 Ocak 2014'te Adana'nın Ceyhan ilçesinde MİT tırlarının durdurulmasını ve aranmasını organize ettikleri gerekçesiyle FETÖ'nün "sivil imamları" hakkında yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesince yetkisizlik kararı verilmesi üzerine Adana 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.
Mahkemece kabul edilen iddianamede, 15 Temmuz 2016'da FETÖ'nün darbe girişimi sırasında yakalanan ve örgütün sözde "jandarma imamı" olduğu gerekçesiyle 79 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Nurettin Oruç ile başka suçtan tutuklu Abdurrahman Ö. ve Yasin Y. ile tutuksuz sanıklar H.A, H.Ü, S.Y, K.K.K, A.D, B.A. ile firari Ahmet Numan A, Ali Ç, Ali S, Cemil Y, Feyzullah G, Hasan Hüseyin K, Hüseyin C, Mustafa İ. ve Uğur A'nın "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" ve "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçlarından 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet, "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme", "Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklama" ve "terör örgütü yöneticiliği veya örgüt üyeliği" suçlarından 50'şer yıl 5'er ay hapisle cezalandırılmaları istendi.
MİT tırlarının durdurulması ve aranmasına ilişkin detaylı bilgilere yer verilen iddianamede, tırların durdurulmasının FETÖ/PDY elebaşı Fetullah Gülen'in talimatıyla Türk Silahlı Kuvvetlerindeki (TSK) örgüt yapılanmasının sivil yöneticilerince planlanıp uygulandığı belirtildi.
İddianamede sanıkların, FETÖ'nün Diyarbakır'daki "güvenli ev" olarak adlandırılan bir villada gerçekleştirilen toplantıya "Karar Kurulu Üyesi" sıfatıyla katıldıkları, MİT tırlarının durdurulmasının birincil sorumlularından ve örgütün sözde "üst düzey" yöneticileri oldukları anlatıldı.
"Güvenli ev"lerin sadece bu tür toplantılar için kullanıldığı aktarılan iddianamede, şu tespitlere yer verildi:
"FETÖ/PDY'nin üst düzey yöneticilerince, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in talimatıyla Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde devlet otoritesinden bağımsız olarak örgüt adına karar vermek ve yargı, emniyet, TSK, MİT ve mülkiye gibi devletin en mahrem birimlerine sızdırdıkları örgüt mensuplarına FETÖ adına aldıkları kararları uygulatmak, böylelikle oluşturdukları Paralel Devlet Yapılanması aracılığıyla perde arkasından Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki devlet politikalarını yönetmek maksadıyla sözde bir 'karar kurulu' oluşturdukları ve MİT'e ait tırların 1 Ocak 2014'te Hatay'ın Kırıkhan ilçesinde, 19 Ocak 2014'te ise Adana'nın Ceyhan ilçesinde durdurulması ve aranması eylemlerinin gerçekleştirilmesi yönünde kararların örgüt elebaşı Fetullah Gülen'e danışılarak bu kurulca alındığı, görevlendirilmelerin bu kurulca yapıldığı, sanıkların genellikle Diyarbakır'daki 'güvenli ev' olarak nitelendirilen villada gerçekleştirilen bu toplantılara 'Karar Kurulu Üyesi' sıfatıyla katıldıkları ve eylemin birincil sorumlularından oldukları tespit edilmiştir."
MİT TIRLARININ DURDURULMASI TALİMATI, ÖRGÜT ELEBAŞI GÜLEN'DEN
İddianamede ifadesine yer verilen gizli tanık, 2013'te yaptıkları bir toplantının gündemine MİT'e ait tırların durdurulmasının geldiğini anlattı.
Örgütün sözde "Kara Kuvvetleri Türkiye sorumlusu" olduğu ve MİT tırlarının durdurulmasının birincil sorumluları arasında yer aldığı iddia edilen Ali S'nin, konuyu örgüt elebaşı Fetullah Gülen'e sorduktan sonra değerlendireceklerini söylediğini aktaran gizli tanık, şunları kaydetti:
"Bu konu daha sonra FETÖ/PDY'nin dershanelerinin kapatılması nedeniyle örgütün hükümete açtığı 'savaşla' hükümete zarar vermek ve kamuoyunda algı oluşturmak amacıyla sonraki toplantıda konuşuldu. Bu talimattan 2 hafta kadar sonra Hatay ve Adana'da eş zamanlı olarak MİT tırlarının durdurulmasıyla, Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı kara propaganda çalışmalarına başlayıp, uluslararası mahkemelerde hükümeti haksız bir şekilde yargılatarak itibarsızlaştırmak adına MİT tırlarına operasyon yapıldı ve Fetullah Gülen'in talimatı yerine getirildi."
Gizli tanık, söz konusu toplantıya Ali S'nin yanı sıra FETÖ/PDY'nin sözde Türkiye Emniyet İmamı "Kozanlı Ömer" kod adlı Osman Hilmi Özdil ve "jandarma imamı" Nurettin Oruç'un başkanlık yaptığını, 17-25 Aralık sürecinden sonra mahrem yapılanmada değişikliğe gidildiğini anlatarak, "Mahrem imamların bir kısmı görevden alındı. Osman Hilmi Özdil görevden alınarak yurt dışına kaçtı. Ali S, Kara Kuvvetleri Türkiye imamlığı görevinden alınarak Pakistan'a gönderildi. Bu toplantılara yeni göreve getirilen 'Sami' kod adlı Kemal Batmaz, Hava Kuvvetleri Türkiye imamı olarak başkanlık yapmaya başladı." şeklinde ifade verdi.
ADANA'DA DURDURULACAK TIRLAR İÇİN KENTE GELMİŞLER
İddianamede, sanıkların örgütün sözde "üst düzey" yöneticileri olarak faaliyet yürüttükleri, operasyonel hat ve ByLock kullandıkları belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:
"1 Ocak 2014'te MİT'e ait tırı durduran ancak tırın içerisinden görüntü alınamadığı için amaçlarına ulaşamayan FETÖ yöneticileri, 19 Ocak 2014 tarihindeki eylem için daha koordineli bir hazırlık yapmışlardır. Bu kapsamda sanık Halil kod adlı Hamza Ali Ece'nin talimatları doğrultusunda, Mehmet Cevher Koyuncu'nun, FETÖ'nün sivil kanadını temsilen olay yerine giderek gelişmeleri buradan takip ettiği ve FETÖ'nün jandarma yapılanmasında 'Müdür' konumunda bulunan sanık Halil kod adlı Hamza Ali Ece'ye anlık olarak gelişmeleri aktardığı, bu esnada örgütün Adana, Hatay, Osmaniye ve Mersin'deki yapılanmalarından sorumlu olan ve sanık Hamza Ali Ece'nin yardımcıları konumunda bulunan şüpheliler Akif kod adlı Hasan B, Nahit kod adlı Uğur A. ve Ertuğrul kod adlı Bayram A'nın da herhangi bir olumsuzluğa karşı doğrudan müdahale edebilmek maksadıyla eylemin gerçekleştiği saatlerde sanık Hamza Ali Ece ile sanığın Adana'daki ikametinde toplantı halinde bulundukları ve süreci buradan yönettikleri tespit edilmiştir."
MİT TIRLARININ DURDURULMASI VE DAVA SÜRECİ
MİT tırları 1 Ocak 2014'te Hatay'ın Kırıkhan ilçesinde, 19 Ocak 2014'te ise Adana'nın Ceyhan ilçesinde durdurulmuştu.
Adana 13. Ağır Ceza Mahkemesince, MİT tırlarının durdurulmasını organize ettikleri gerekçesiyle 50 sanıktan 27'sine 1 yıl 10 ay 15 gün ile ağırlaştırılmış müebbet arasında değişen hapis cezaları verilmişti. Firari sanıklar ve başka mahkemede aynı suçtan yargılanıp ceza alan sanıkların dosyaları ayrılmıştı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesince de tırların durdurulmasıyla ilgili "sivil imamlar" hakkında iddianame hazırlanmış, mahkeme yetkisizlik kararıyla dosyayı Adana Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti.
Sanıklar arasındaki Nurettin Oruç, Ankara'da görülen davada, FETÖ'nün darbe girişimini Akıncı Üssü'nden yönettiği ve örgütün "jandarma imamı" olduğu gerekçesiyle, sözde "yönetici sıfatıyla" bütün eylemlerden sorumlu tutularak, 79 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 3 bin 901 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
