Çin'den 30 Aralık 2020'de Türkiye'ye getirilen ve 13 Ocak'ta "Acil Kullanım Onayı" verilen CoronaVac aşısı, "Kovid-19 Aşısı Ulusal Uygulama Stratejisi" doğrultusunda ilk olarak 14 Ocak'ta sağlık çalışanlarına uygulandı. Sağlık çalışanlarının ardından öncelikli gruptaki vatandaşların aşılanması sürecine geçildi.
İlk doz aşılamanın üzerinden 28 gün geçmesi üzerine sağlık çalışanlarına ikinci doz aşıları yapılmaya başlandı.
"PERSONELİMİZDEN AŞIDAN SONRA KOVİD-19 OLAN OLMADI"
Sancaktepe Şehit Prof. Dr. ��lhan Varank Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Nurettin Yiyit, yaptığı değerlendirmede, 28 gün önce pandemi yönetiminde yeni bir sayfa açıldığını, bağışıklama dönemine geçildiğini ve buna ilk olarak sağlık çalışanlarıyla başlandığını hatırlattı.
Bugün, şu ana kadar aşı olan 2 milyon 800 bin kişinin ikinci doz aşılarının yapılma vakti geldiğine işaret eden Yiyit, ikinci doz aşılamaya sağlık çalışanlarından başladıklarını dile getirdi.
Yiyit, ilk dönemde sağlık çalışanlarında hızlı bir aşılama süreci yaşandığını, ikinci aşılamanın da aynı şekilde olacağını düşündüğünü, özellikle ilk 2 gün aşı olanlarda ciddi bir artış beklediğini kaydetti.
Aşının tedarik zincirine uygun şekilde, ülkede hızlı ve programlı bir aşılama yapılmaya çalışıldığını aktaran Yiyit, hedefin herhangi bir kargaşa, sırada bekleme gibi mağduriyetler yaşamadan, organize ve randevuyla gidilmesi olduğunu ifade etti.
Doç. Dr. Yiyit, 1 aylık sürenin kendilerine bazı tecrübeler de kazandırdığını belirterek, şöyle konuştu:
"Birincisi, aşıyı tanıma fırsatı bulduk. Bu dönemde bizim hastanemizde 4 bin 500 civarı kişi aşı oldu. Bunların arasında ciddi bir yan etkiyle karşılaşmadık. Sadece 3 çalışanımızda lokal bir kızarıklık oldu. Diğer bir konu da, aslında bu kadar sürede bu kadar çok kişi aşılandı ve personelimizin içerisinde aşıdan sonra Kovid-19 olan olmadı. O da iyi bir gözlem oldu. Bundan sonraki süreçte de hızlanarak ve alt gruplara inerek aşılamaya devam edeceğiz."
Hastanelerinde 3 binin üzerinde sağlık çalışanı olduğunu, hamile ve hastalığı yeni geçirenler dışında hedef kitlesinin çok büyük bir kısmının, 2 bin 500'ün üzerinde kişinin aşılandığını kaydetti.
70 ve 65 yaş üzeri vatandaşların aşılanma sürecine ilişkin de konuşan Yiyit, "Bakanlığımız bugün ikinci dozların başlangıç startını verdiği için ilk 2 gün sağlık çalışanları nedeniyle hızlı bir aşılama ve yoğunluk olacak. İkinci parti gelen aşıların onamlarının çıkmasıyla birlikte hızlı bir şekilde 70 ve 65 yaş grubuna ineceğiz. Akabinde de kamu hizmeti gören, halkın içerisinde olanların aşılanmasına geçeceğiz. Bunların da bir iki gün içerisinde açılmasını bekliyoruz. Muhtemelen önümüzdeki hafta itibarıyla çok daha yoğun ve hızlı bir aşılama süreci başlayacak. Ülkemiz bunu kademelendirerek, programlandırarak, her şeyden önemlisi de bir gün önceden alınmış randevularla götürüyor. Bu da huzurlu, sağlıklı ve kargaşadan uzak bir aşılama yapmamıza vesile oluyor." diye konuştu.
Doç. Dr. Nurettin Yiyit, aşının bir kazanım, eldeki en yetkili koruma silahı olduğunun altını çizerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bireysel olarak yapabileceğimiz, ondan daha önemlisi var; bir defa tedbirlere uymak. Maske, mesafe, temizlik olmazsa olmazımız. Aslında bugünlere, bu rakamlara gelebildiysek vatandaşlarımızın uyumuyla oldu. Vatandaşlarımız eğer bu ekibin önemli bir parçası olmakta ısrarlı olurlarsa ve kurallara uyma konusunda özveriyi sürdürürlerse biz iyi günleri hep birlikte konuşuruz ve düşük rakamları yerinde tutabiliriz. Vatandaşlarımızın aşılama konusunda da özverilerini sürdürmeleri ve risk grubunda olan herkesin aşı olmasını ısrarla öneriyorum. Çünkü şu ana kadar bilimsel anlamda etkinliği gösterilmiş maske ve mesafenin dışında elimizde bir aşı var. Virüs için etkili olduğu bilinen bir ilaç çıkana kadar şu an aşıya ihtiyacımız var. Vatandaşlarımız şunu unutmasınlar; aşılanmamız sadece kendi sağlığımız için değil, toplum sağlığı için önemli. Çünkü toplumun en az yüzde 60'ını aşılama hedefimiz var. Bu rakama ulaşmak da halkın aşılamaya talebiyle olacaktır."
"KENDİMİ DAHA GÜVENDE HİSSEDİYORUM"
Hastanede ikinci doz aşısını olan Genel Cerrahi Uzmanı Asım Ocaklı ise 28 gün içerisinde herhangi bir sıkıntı yaşamadığını belirterek, herkese aşı olmasını tavsiye etti.
Ocaklı, aşı olduktan sonra maske, mesafe ve temizlik kurallarına riayet edilmesinin önemini de hatırlattı.
Lohusa Servis Sorumlusu Ayşegül Erdal da ilk doz aşıdan sonra her şeyin yolunda gittiğini aktararak, "Kendimi daha güvende hissediyorum. Bizim için olması gereken buydu. Şükür, her şey yolunda. (Vakalar) Bence daha da azalacak. İnsanlar eskiye göre daha bilinçli. Aşının bizlerde bir şey göstermemesi onlara daha fazla güven veriyor. Endişe edecek hiçbir şey yok. Bizler en başta yaptıranlarız. (Vatandaşların) Güvenmelerini istiyoruz." dedi.
Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi Sorumlu Hemşiresi Esra Zindanoğlu, ikinci doz aşısını olduğunu, 28 günlük bekleme sürecinde ise herhangi bir olumsuzluk yaşamadığını vurguladı.
Aşı olmanın kendisine güven verdiğini belirten Zindanoğlu, "Dört gözle beklediğimiz bir şeydi. 'Aşı gelse de bir an önce olsak.' diye ilk gün koşa koşa geldik aşı olmaya. Vatandaşlara kesinlikle öneriyorum. Sonuçta eğer şu an tek çözümü buysa ki öyle gözüküyor kesinlikle olsunlar." şeklinde konuştu.
"ÖZLEDİĞİMİZ O ESKİ GÜZEL GÜNLERE DÖNEBİLİRİZ"
İzmir'deki en büyük sağlık kuruluşlarından İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde oluşturulan kliniklerde de sağlık çalışanlarına aşılar yapılıyor.
Başhekim Prof. Dr. Ali Gürbüz, AA muhabirine, hastanelerinde 4 bin 400 sağlık çalışanı bulunduğunu belirtti.
Aşının ikinci dozunu iki gün içinde hastanedeki tüm sağlık çalışanlarına uygulamayı planladıklarını aktaran Gürbüz, "Aşılanma sayesinde sağlık çalışanları kendilerini daha güvende hissedecek. Hastalarına daha iyi hizmet verecek. Devlet büyüklerimize teşekkür ediyorum." dedi.
Hemşire Hilal Bayraktar ise sağlık çalışanları olarak sürece öncülük etmekten memnuniyet duyduklarını belirterek, "Bizim ardımızdan toplumun diğer kesimlerine de aşılama programları uygulanmaya başlandı. Bu süreçte herkes aşılanmanın yanı sıra maske, mesafe ve temizlik kurallarına dikkat etmeli. Bu sayede özlediğimiz o eski güzel günlere dönebiliriz." şeklinde konuştu.