Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, okulların açılması ya da sınav yapılmasına ilişkin, çok yüksek riskli olan bir şehirde ilin hıfzıssıhha kurulunun, valilerin gözetiminde o ille ilgili özel kararlar verebileceğini belirtti.
Bakan Selçuk, çeşitli programlara katılmak üzere geldiği Edirne'de A Haber canlı yayınına katıldı. Selçuk, burada yaptığı açıklamada, ilkokul ve ortaokulda henüz sınavları yapmadıklarını anımsatarak "Çünkü gerek bilim insanlarıyla yaptığımız toplantılardaki eğitim bilimciler, büyük bir grubumuz var danıştığımız. Onlarla, uzmanlarla, il müdürlerimizle, okul müdürlerimizle konuşuyoruz. Zaten ağustostan beri okula devam ediyor 1 milyon civarında öğrencimiz. Yani destekleme yetiştirme kursuna, hazırlık için geliyorlar okullarımıza." diye konuştu.
Lise öğrencilerine karne verebilmeleri için not da vermeleri gerektiğini anlatan Selçuk, bu çerçevede mart ayı sonuna kadar illerin risk değerlendirmesine bakılacağını ifade etti. Bakan Selçuk, şunları söyledi:
"Yani diyelim ki yüksek riskli illerimiz var. Biliyorsunuz yerinde karar diye bir şeyden söz ediyoruz. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yapılan toplantıda yerinde karar konusunda tüm bakanlıklara verilen görevler var. Çok yüksek riskli olan bir şehirde ilin hıfzıssıhha kurulu, sayın valilerin gözetiminde o ille ilgili özel kararlar verebilir. Yani 'Burada çok yüksek risk var, biz bu hafta sınav yapmayalım, bu hafta okulu açmayalım, açalım.' diyebilir. Genel prensipler konusunda standartlarımız var. Ama illerin vaka sayısı anlamındaki durumu iller tarafından hıfzıssıhha kurulu tarafından yönetilecek. Ve bu kurul 'Filanca ilde hiç vaka yok ya da çok az, biz okullarımızı açıyoruz şu kademelerde.' diye karar verebilir. Ama başka bir il de diyebilir ki 'Bizim ilimizde çok yüksek risk var bu hafta açmıyoruz iki hafta açmıyoruz.' ve bu süreçte de biz okulların açılma durumuna göre onların sınavlarını erteleyeceğiz."
ÖĞRETMEN ATAMALARI
Bakan Selçuk, öğretmen atama takvimiyle ilgili çalışmaların sürdüğünü aktararak şu değerlendirmeyi yaptı: "Dün bir toplantı yaptık, hemen önümüzdeki aylarda kısa bir zamanda bu takvim nasıl olacak ve nasıl işleyecek Personel Genel Müdürlüğümüz taslaklar halinde bize getirdi. Elimizde 2 taslak var, bunlardan hangisini ne şekilde değerlendirelim, Ankara'ya döndüğümde tekrar ekiple bunu konuşup atama takvimini ilan edeceğiz. Daha fazla öğretmen ataması olması gerektiğini net söylüyorum. Haklılar, hayalleri var, gelecek beklentileri var, ev kuracaklar, aile kuracaklar evlenecekler bunun farkındayız. Ekonomik imkanlar çerçevesinde de ilgili bakanlıklarla yapılan değerlendirmeler sonucu böyle bir tablo ortaya çıktı. Temennimiz, çabamız bunu daha da yükselmesi yönünde"
Bakan Selçuk, yüz yüze eğitime ilişki yeni değerlendirmelerin devam ettiğine de dikkati çekti. Bilim Kurulunun tavsiye kararı aldığını vurgulayan Selçuk, şunları kaydetti: "Bu karar Sağlık Bakanlığı marifetiyle Kabine toplantılarında yapılan sunumlarla, tartışmalarla fotoğraf ortaya koyuluyor. Neticede Kabine bir karara varıyor, Sayın Cumhurbaşkanımız da bunu açıklıyor. Bu süreç tamamen Bilim Kurulunun önerilerinden başlayan süreç böyle tamamlanıyor her 15 günde bir, 2 haftada bir 'Bu kararları değiştirelim mi, yeni kararlar alalım mı, ihtiyaç var mı, durum uygun mu?' şeklinde değerlendiriliyor. Yeni değerlendirmeler, yani diyelim ki 10. sınıf için, 11. sınıf için, mesela 6. sınıf için, 7. sınıf için yeni değerlendirmeler de önümüzdeki toplantılarda yapılacak. Bunun uygun olup olmadığı sağlık açısından koşullarından başlayıp, eğitimsel olarak değerlendirilecek."
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, yüz yüze eğitime başlayacak okullarda gerekli kontrollerin yapıldığını, okulların tüm ihtiyaçlarının tedarik edildiğini söyledi.
ÖĞRETMENLERİN AŞILAMA SÜRECİ
Dün Çorum'da öğretmenlerle birlikte aşı olduklarını anlatan Selçuk, aşılama çalışmasının belirlenen planlama doğrultusunda devam ettiğini belirtti.
Özellikle aşının köy okullarından başlaması konusunda bir planlama olduğunu aktaran Selçuk, şöyle devam etti: "Dün Çorum'da öğretmenlerimizle birlikte aşı olduk. Tabii bu, aşıyı başlatmakla ilgili bir süreçti, aşılar sağlık kurumlarımızda gerçekleşecek doğal olarak. Bir randevu sistemi söz konusu. Öncelikle köy okulları ve benzeri okullardaki öğretmenlerimizden başlama konusunda bir planlama var. Sağlık Bakanlığı aşının tedarik planlaması doğrultusunda öğretmen aşılarının da planlamasını yapıyor. Biz resmi ve özel okullardaki 1 milyon 259 bin öğretmenimizin tüm bilgilerini yaklaşık 2-3 hafta önce Sağlık Bakanlığı ile paylaştık. Onlar da gereken düzenlemeleri yaptılar. Bunun bir parçası olarak ben de öğretmenlerle birlikte aşımı oldum."
Bakan Selçuk, "Sadece öğretmenler mi aşı olacak okullarda ?" sorusu üzerine, okullarda ders veren veya çalışan herkesin belirlenen planlama doğrultusunda aşı olacağını bildirdi.
Okulların açılmasına yönelik bilgiler veren Selçuk, özellikle açılan köy okullarında devam oranlarının yüzde 90'ların üzerinde olduğunu vurguladı.
Katılımın yüksekliğinin mutluluk verici olduğunu dile getiren Selçuk, köy okullarında eğitim imkanlarının gelişmesini çok önemsediklerini söyledi.
Bakan Selçuk, ilkokullarda yönetimin büyük bir kısmını okullara bıraktıklarını, Bilim Kurulu'nun oluşturduğu standartlarla birlikte her okulun kendine özgü imkan ve koşulları değerlendirerek pandemiye yönelik önlemleri alacağını belirtti.
"OKULLARDA TEMİZLİĞE BÜYÜK ÖNEM VERİYORUZ"
Okullarda temizliğe büyük önem verdiklerini anlatan Selçuk, bu kapsamda hijyen şartlarının geliştirilmesi ve enfeksiyonu önleme kılavuzu hazırladıklarını anlattı.
Bu kılavuzda bir eğitim mekanının ne şekilde düzenleneceği, hangi önlemlerin alınacağının ayrıntılı şekilde yer aldığını ifade eden Selçuk, okulların ekipler tarafından denetlendiğini, risk değerlendirmesi yapıldığını, eksikliğin tespit edilmesi durumunda, bu eksikliğin hızla giderildiğini söyledi.
Meslek liselerinin salgın döneminde yaptığı inanılmaz atağın, kendilerini çok rahatlattığını kaydeden Selçuk, şöyle devam etti:
"Yani biz temizlik malzemesi nereden gelecek, sıra, masa nereden gelecek, dezenfekten ve ateş ölçer ihtiyacını nasıl halledeceğiz diye geçmişte düşünürken, artık ihracata başlayan kurumlarımız var. Burada yaşasın meslek lisesi diyecek bir noktaya geldik. Çünkü kendi ihtiyaçlarının çok ötesinde ülkenin ihtiyaçlarını tedarik ediyorlar. Bizim depolarımız dolu, hiç bir okulumuzun bir ihtiyacı yok, olan varsa derhal hazırlar göndeririz."
"HER ÖĞRENCİYE 14 KİTAPTAN OLUŞAN BİR PAKET HAZIRLADIK"
Bakan Selçuk, 8. ve 12. sınıf öğrencilerine sınavlara hazırlanması için farklı imkanlar sunduklarını belirtti.
Sınavlara hazırlanan öğrenciler için özel kanal oluşturduklarını bildiren Bakan Selçuk, şöyle konuştu: "Bir defa iki ayrı kanalımız var, 8. sınıflar ve 12. sınıflar için özel kanallarımız var. Orada öğretmenlerimiz sınava yönelik ders anlatıyor, soru çözümü yapıyor. Bu sadece onlar için kanal. Ayrıca hafta içinde başka öğretmenlerimiz aynı dersi veriyor televizyonda. Ayrıca kendi öğretmenleri de aynı dersi veriyor. Video kütüphanemizde benzer derslerin filmini, videosunu izleyebilirler. Bakın 4 yaptı. Ayrıca soru çözüm hattımız var. Öğrenciler burayı arayıp çözemediği soruda yardım isteyebiliyor. Ayrıca yüz yüze eğitim, geçen sene ağustos ayından itibaren, destekleme yetiştirme kurslarımız var. 1 milyon civarında öğrenci okula gidip geliyor. Küçük gruplar halinde çalışıyor, tüm standartlara uyuyorlar. Sınava kadar gelip gidecekler. Biz öğrencilere sadece evinde televizyon, internet ve dijital platformla bırakmıyoruz. Ayrıca her öğrenciye 14 kitaptan oluşan bir paket hazırladık. Sınava girecek öğrencilere bu kitapları takdim edeceğiz."
Salgın döneminde 540 bin civarında öğretmenle video konferans üzerinden bir araya geldiklerini ifade eden Selçuk, "Onlar evlerindeydi ben Bakanlıktaydım. Evin içerisine girmek, misafir odasında oturmak, masanın üzerindeki masayı çiçeği görmek, orada anneanneyi, burada babaanne dedeyi görmek, 'Benim kuşum öldü bana kuş alır mısın?' 'Benim köpeğim kayboldu.' diyen çocukları dinlemek, öğretmenimizin karşılaştığı sorunları, neye ihtiyacı olduğunu dinlemek, başarı hikayelerini dinlemek çok değerli." dedi.
Selçuk, bu toplantılardan çok şey öğrendiğini belirterek "Neden bunu masa başında oturup küçük bir ekiple yapmıyoruz? Neden yüzbinlerce öğretmene soruyoruz? Hayalleriniz, sorunlar ne bunları onlarla yüz yüze konuşmak çok değerli. Öğretmenlerimizle hasbihal edip, sahayı doğrudan görmek, mutfakta çalışanı dinlemek, asıl derdi olanı dinlemek... Bizim de derdimiz bu, çok verimli olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.
Salgın döneminin katkılarının da olduğuna dikkati çeken Bakan Selçuk, "Öğretmenlerimizden 128 bini dijital beceriler konusunda dünyanın her yerinde geçerli uluslararası sertifika aldı. Öğretmenlerimizin tamamı öğretmenlik hayatında kullanması gerekli dijital becerilerin tamamını kazandı, emin olun biz bunun için yıllarca uğraşsak bu kadar başarılı olamazdık." ifadelerini kullandı.
Bakan Selçuk, 30 yıldır eğitim hayatının içerisinde olduğunu, son dönemdeki öğretmenlik adanmışlığını daha önce bu denli yüksek seviyede görmediğini anlattı.
Uzaktan eğitimin yakından eğitime göre çok meşakkatli ve en az iki kat daha zor olduğuna işaret eden Bakan Selçuk, toplumun bunu içselleştirerek dikkate alması gerektiğini aktardı.
"ULUSAL DESTEK ÖNERİ PROGRAMIMIZ HAZIRLANIYOR"
Ulusal Destek Öneri Programı'nın hazırlandığını ve yakında ilan edeceklerini söyleyen Selçuk, şunları dile getirdi:
"Burada bütün destekler var içerik, yayın, video hepsi olacak. Şunu dikkate almak lazım, Türkiye, bunu veriye dayalı olarak söylüyorum, ilkokul, ortaokul, lise, ayrı üç kanal kurabilen ve bunu 3 kez tekrar eden bir altyapı kurabilmiş birkaç ülkeden birisi oldu. Çevrim içinin dışında 25 bin sorunun olduğu mobil soru bankamız var. Diyelim interneti olmadan da bu mobil soru bankasına öğrencilerimiz erişebilir. Bunun yanında destekleme yetiştirme kurslarımız var. Ağustostan beri kapılar açık. Diyelim öğrencimiz sınava girecek, şu anda okul kapalı ve kendisi başka ilde bu öğrencimiz bulunduğu ilde kendi okul türünde bir okula gidip sınavını orada olabilir. İller arası seyahat etmesine gerek yok. En yakın okulda gidip sınavına girebilir."
"Hiçbir eksiğimiz yok hiçbir problem yok, dersek doğru olmaz. Hiçbir şey yüz yüze eğitimin yerini tutmaz." diyen Bakan Selçuk, şöyle devam etti:
"Bizim problemlerimiz, okulun içinde olmamanın getirdiği bir motivasyon sorunu var. İkincisi de evde kapalı kalmak. Bundan kaynaklanan motivasyon sıkıntıları var. Saha çalışması yapıyoruz, hangi yaş grubunda hangi psikososyal sorunlar var. Hangi yaş grubunda sorun yok. Bütün bunların araştırmasını yapıyoruz ki tedbirini alabilelim. Gördüğümüz şey şu, çok hareketli çocukların dışarı çıkamamaktan kaynaklı bazen saldırganca davranışlarla ilgili durumlar söz konusu, bunu araştırmaları gösteriyor."
Bakan Selçuk, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) riski nedeniyle okulların kapatılmasına ilişkin, "Riski gördüğümüz anda kapatırız. Biz tamamen veriler bunu gösterdiği için kapatıyoruz. Riske girmeyi minimum tutarak kararlar alıyoruz. Sağlık konusu önemli. Biz eğitimi hallederiz bir şekilde." ifadelerini kullandı.
