Ankara'nın Pursaklar ilçesinde kaçan kurbanlık koyunu yakalamak isterken kaybolan 20 yaşındaki tıp öğrencisi Onur Eker için sürdürülen arama kurtarma çalışmaları havadan ve karadan devam ediyor.
Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Onur Eker, kaçan kurbanlık koyunu yakalamak isterken kaybolmuştu.
Ailesi tarafından 20 yaşındaki tıp öğrencisinin bulunması için polis ve jandarmaya haber verilmiş, olay yerine çok sayıda arama kurtarma ekibi sevk edilmişti. Havadan helikopter destekli, termal kamera ve drone'nin da kullanıldığı arama kurtarma çalışmalarına çok sayıda ekip ile devam ediliyor.
Olayın yaşandığı gün saat 12.00 sıralarında kendi koyunlarının kesim sırası geldiğini ve bu esnada kaçtığını ifade eden Onur Eker'in dedesi Zühtü Erdoğan, "Kesecektik koyunu elimizden kaçırdık. Bu da kaçtı, o mahalle aralarına girdi. Peşinden koştuk Onur'un. 2 kilometre götürdü bizi.
Ondan sonra arkadan ben araba istedim gelen arabaya bindik, biraz da öyle gittik. Sonrasında koyun yoldan çıktı tarlaya girdi. Ben de arabayı oraya bıraktım peşine girdim. Araba çalışır vaziyetteydi. Onur'a arabayı istop etmesini söyledim. Anahtarı da cebine koymuş. Yokuş yukarı bir yerden koşarak önüne geçmeye çalıştı. 200 metre kovaladık" dedi.
KAYBOLAN GENÇ TIP ÖĞRENCİSİNİN SON GÖRÜNTÜLERİ KAMERALARA YANSIDI
Bir evin güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerinde ise Eker'in yürümekten yorgun olduğu ve havanında sıcak olması nedeniyle yürüyemediği görüldü.
"ANNESİ KONUMU ATTIKTAN SONRA ONUR'UN ŞARJI BİTMİŞ"
Onur ile kurbanlık koyunun tepeyi aştığını dile getiren dede Zühtü Erdoğan, "Ben de gittim arabayı alıp oradan önlerine geçeyim aşağıdan diye düşündüm. Geldim arabanın anahtarı yok, kaldım orada.
Telefon da yok. Bir saat orada onları bekledim. Bu hayvan aşağıya gitmemiş, dönmüş yukarıdan dağın eteğinden iyice yukarıya taşımış Onur'u. Bir iki kilometre var orası.
Gittikten sonra Onur annesini aramış. Koyunu göremiyorum artık, kaybettim demiş. Yolumu da şaşırdım, bana bir konum at demiş. Annesi konumu attıktan sonra Onur'un şarjı bitmiş" diye konuştu.
Onur'un şarjının bitmesinin ardından bir yol görüp o yolun devamına geçtiğini söyleyen Zühtü Erdoğan şöyle devam etti: "Onur oradan bir yol görüyor, o yolun devamına geçiyor. Ardından bahçeli bir eve rastlıyor. Bu ev vadinin dibinde bir ev. Burada avcı falan var. Kanatlı hayvanlar ve 5-6 tane de köpek var. Bu köpekleri görünce korkuyor. O evde yaşayan kadın ifadesinde, 'Korktu şu dere yukarı gitti ters yöne gitti' diyor. Yani eğer köpekler korkutmasa köyün içine gelecek yarım saat, bir saat yürümeyle."
"50 KİLOMETRELİK BU ALANIN İÇİNDEDİR HERHALDE"
Arama yaptıkları esnada haber geldiğini aktaran dede Zühtü Erdoğan, "Gittik oraya. Orada aradık, sonra oraya gece oldu tabii ki. Bir köpek geldi. Kokudan yola çıkarak şu yola devam etti. Orada köpek kokuyu bulamadı, kaybetti. O akşam Çalseki diye bir yer var, oradan kameraya görünmüş yolda. Görenlerin tarifleri aynı. Bir de çobana rastlamış. Çoban Onur ile konuşmuş. Yani oraya geldikleri zaman Onur iradesini elinde tutamıyor. Çoban konuşmak istiyor ama Onur 'Geziyorum' diyor. Ters yönlere gidiyor. Dün aramamız o şekilde oldu. Dün burada bir kadın görmüş. Haber verdi. Biz her ihtimale koşuyoruz. Kadın, 'Ben resim çekiyordum, o çocuğun elinde sopa vardı. Şu karşı da var ya oradan şöyle gidiyordu' demiş. Orada görmüş. Şimdi burayı tarıyoruz. Burada herhalde 50 kilometrelik bu alanın içinde" ifadelerini kullandı.