Türkiye farklı bölgelerden eş zamanlı olarak gelen orman yangını haberleriyle sarsıldı. Dün özellikle Antalya'nın Manavgat ilçesinde çıkan yangın birçok yerleşim bölgesini de tehdit ederken, maalesef 3 kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Antalya Manavgat'taki yangının yanı sıra Adana Kadirli, Kozan ve Karaisalı; Osmaniye ve Mersin Gülnar'da çıkan orman yangınlarına da ekipler müdahalede bulundu. Mersin'de 3 ilçede otel, ev ve kamp alanları tahliye edildi.
YANGINLAR SABOTAJ MI?
Eş zamanlı olarak birçok bölgede başlayan yangınlar sabotaj ihtimalini akıllara getirdi. Yetkililer yangınların çıkış nedeni ile ilgili olarak elinde belge ya da görüntü olan vatandaşların emniyet güçleriyle bunları paylaşmasını istedi. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı da yangınla ilgili soruşturma başlattı.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Manavgat'taki yangınla ilgili 27 yıllık yöneticilik döneminde böyle bir yangın görmediğini söylerken Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli sabotaj ihtimaline dikkat çekti.
"DÜŞÜNDÜRÜCÜ DEĞİL Mİ?"
Yangının etkili olduğu bölgelerde inceleme yaptıktan sonra gazetecilere konuşan Bakan Pakdemirli, yangını körükleyecek her türlü sebebin bulunduğunu söyleyerek "Aynı anda çıkması düşündürücü değil mi? Bunlarla ilgili bulgulara rastlandıkça ya biz ya da valilik tarafınca açıklamalar yapılır. Bu sebepler çok sonra da çıkabiliyor." diye konuştu.
SAVCILIKTAN AÇIKLAMA
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı, ilçede çıkan orman yangınlarıyla ilgili soruşturma başlattı.
Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan yazılı açıklamada, öğle saatlerinde ilçenin farklı noktalarında başlayan orman yangınlarının yerleşim yerlerine sıçraması, bazı evlerin zarar görmesi ve birçok vatandaşın yaralanması üzerine olayın tüm yönleriyle araştırılması amacıyla derhal soruşturma işlemlerine başlanıldığı belirtildi.
GÜVENLİK KAMERALARI İZLENECEK
"Başsavcılığımızın talimatıyla orman yangınlarının başladığı ve güzergahındaki yerlerle ilgili kamera görüntülerinin tespiti ile diğer delilerin araştırılmasına devam edilmektedir." ifadesine yer verilen açıklamada, soruşturmanın çok yönlü ve titizlikle devam ettiği kaydedildi.
KIŞLAYA SABOTAJ GİRİŞİMİ
Ankara Polatlı'da bulunan Topçu ve Füze Okulu Komutanlığındaki otları dışarıdan yakarak kışla içinde yangın çıkarmaya çalışan kişi vatandaşlar tarafından yakalandı. O anlar kameraya yansıdı.
Devlet büyüklerine hakaret ettiği ve devlet büyükleri adına sosyal medyada sahte hesaplar açtığı belirtilen şahsın terör örgütü PKK yanlısı videolar çektiği, Türk bayrağına küfürler ettiği, son olarak Polatlı'da bir yeri daha aynı şekilde yakma girişiminde bulunduğu ve yakalandığı öğrenildi.
A Haber canlı yayınına katılan Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Abdullah Ağar da yaşananlarla ilgili açıklamalarda bulundu. Orman yangınlarındaki şüphelere dikkat çeken Ağar, bu durumun da milli güvenlik meselesi olduğuna dikkat çekti.
Abdullah Ağar'ın canlı yayında yaptığı açıklamalardan öne çıkanlar:
"Bu işlerde ispat üzerinden konuşmak en doğrusudur ve kamusal olarak henüz bir açıklama yapılmadı. Ancak ortaya çıkan şüpheler ve geçmişe bakarak özellikle geçen sene PKK'nın türevi olan "Ateşin Çocukları" gibi terör uzantılarının bu tür konularda zanlı olması ve bununla ilgili bir fail ortaya koymaları şüpheyi artırıyor.
Bu konuda son derece hassa konular var. Yaptılarsa 'yaptık' demek eğer yapmadılarsa onlar mal etmemek gerekir. Onların maksadı bu tür eylem ve sabotajlarla toplumda infial yaratmak ve kitlesel düşmanlıkları tetiklemek istiyorlar.
Korku ve dehşet yaratmak amaçları olduklarını bilmek gerekiyor. Bunların bu tür eylemler yaptıklarını bilip bir takım tedbirler geliştirmek gerekiyor. Bunların amaç ve maksadı Türkiye'nin terörle yaptığı mücadeleye zarar vermek istiyorlar.
Terörü destekleyen güçler var ve bunların himayesinde bu tarz eylemleri yapabiliyorlar. Bu sadece Türkiye'ye zarar vermiyor tüm insanlığa ve ekolojik sisteme zarar veriyor. Kim yaptıysa bunun üzerinden sorunu çözmek gerekiyor.
Hatay'daki olaylar ve Polatlı'daki kişinin PKK ile iltisaklı olması şüpheyi çok artırıyor. Manavgat'ta çok farklı yerlerde eş zamanlı yangının başlamış olması kuvvetli bir şüphe üretiyor. Türkiye'nin ilk doğalgaz yanma törenin yapıldığı bir günde böyle eş zamanlı olayların başka bir takım saikleri beraberinde getiriyor.
Bu karşı karşıya kaldığımız durum bir milli güvenlik meselesi. Bir gelecek ve insanlık meselesi. Bu olaya bu açıdan yaklaşılmasının doğru olacağını düşünüyorum. Toplumsal bir tepkiye ve kitlesel bir bilice ihtiyacımız var.
Sosyal medyada anında bir dezenformasyon durumu devreye giriyor. Buna karşı da çok dikkatli olmak lazım. Bizim en çok şu anda birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Şu anda sürekli birileri Türkiye ile oynamak istiyor.
Geçen sene PKK'nın uzantıları ormanlarımızı yakmıştı. Buna dair ispatlar zaten var ve bu senede denedikleri gözüküyor. Özellikle Polatlı'daki ispat üzerinden bunu rahatça söyleyebiliriz. Amaçları toplumu gerginleştirmek. Amaçları düşmanlığı körüklemek.
Türk askerine karşı koyamadılar bu yüzden başka şekillerde kundaklama, sabotaj ve suikast gibi bir takım metodlar geliştirerek bunları yapıyorlar. Bu yolla toplumda korku oluşturmak istiyorlar."
PKK DAHA ÖNCE DE YAPMIŞTI
Türkiye'nin kararlı mücadelesiyle bitme noktasına gelen ve silahlı eylem yapamaz durumda bulunan terör örgütü PKK, daha önce de ormanları hedef almıştı. 2020'de Hatay'da çıkarılan ve İskenderun ile Arsuz ilçelerine sıçrayan yangın PKK'ya bağlı "ateşin çocukları inisiyatifi" isimli grup tarafından çıkarılmıştı.
2019 yılında da İstanbul Arnavutköy'de yangın çıkarmaya çalışan PKK'lı teröristler yakalanmış ve ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmıştı.
PKK YANDAŞI HESAPLARDAN SEVİNÇ ÇIĞLIKLARI
Yangınların ardından sosyal medyada terör örgütü yandaşı hesaplar adeta sevinç çığlıkları attı. Yaptıkları paylaşımlarla adeta olayın failinin kimler olduğunu da gözler önüne sermiş oldu.