Kılıçdaroğlu'nu İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın izledi. Bir gazeteye açıklama yapan Aydın, "Siyasi suikastlar yapılacağı konusunda bizim de aldığımız duyumlar var. Eğer böyle bir planlama varsa, başta ülkeyi yönetenler olmak üzere ileride bunun hesabını vermek zorunda kalır, ağır bir bedel öderler" ifadelerini kullandı. Muhalefet partilerinin benzer iddiaları giderek daha da yüksek sesle dile getirmesi endişe yaratıyor.
SAVCILAR GÖREVE
Kamuoyu, cumhuriyet savcılarının iddiaları araştırmasını ve "duyum sahiplerine" şu soruları sormasını bekliyor:
- Suikast/saldırılar kime düzenlenecek?
- İddia edilen saldırılar ne zaman ve nerede gerçekleşecek?
- Suikast ya da saldırıları kim gerçekleştirecek? Tetikçi kim, muhalefet bu konuda da bir duyum aldı mı?
- CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun "Belli gruplar ellerine silah alıp, belli kişileri öldürme yoluna gitmezlerse..." açıklamasındaki "gruplar" ve "kişiler" kim?
- Bu duyumları servis edenler devletin mahrem kurumlarındaki kripto FETÖ'cüler ya da başka kliklerin adamları mı?
- Duyumlar muhalefete yabancı istihbaratçılar tarafından mı servis edildi?
- Bu "duyumları" siyasetçilere iletenler neden savcılara ve ilgili birimlere iletmiyor?
- Bu duyduklarınızı "hedefe konulan" kişilere ilettiniz mi?
- Haber verdiyseniz nasıl bir önlem aldılar, haber vermediyseniz neden hedefteki kişilerin hayatını tehlikeye atıyorsunuz?
- Hedef etnik, mezhepsel ya da siyasi çatışma mı?
- Size cinayet ihbarını yapanlar, olası provokasyon ve cinayetlerin planlayıcısı veya azmettiricisi de olabilir mi?
- Siyasetçiler doğrudan milli güvenliği tehdit eden bu iddialarla ilgili bildiklerini neden savcılar yerine gazetecilere anlatıyor? Böylesine önemli bir konuda özel davet mi bekleniyor?
- Son günlerde FETÖ'cüler ve PKK'lılar yurt dışında kendilerine "suikast düzenleneceği" yönünde iddialarda bulunuyor, sözde infaz listeleri servis ediliyor. Muhalefetle firari teröristlerin aynı zamanda benzer iddialar dillendirmesi tesadüf mü?
Savcıların, Sedat Peker, FETÖ ve Kılıçdaroğlu'nun kaynağının aynı kişiler mi yoksa farklı kişiler mi olduğunu da tespit etmesi gerekiyor. Eğer duyumlar asılsız, hedef korku pompalamak ve algı operasyonuysa; bunun da açığa çıkması gerek.
KILIÇDAROĞLU TOPU ERDOĞAN'A ATTI
Saadet Partisi heyetini kabul eden Kemal Kılıçdaroğlu, dün de "siyasi cinayetler" konusuna ilişkin açıklamalar yaptı. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Bir siyasi parti liderine saldırı olacak ve ülkeyi yöneten kişi şu cümleyi kullanacak; 'Daha neler olacak neler, bunlar iyi günleriniz.' Kime ait bu söz? Ne anlama geliyor bu? Ne yaparlarsa yapsınlar ülkenin huzurunu bozacak hiçbir tavır, hiçbir davranış bizden olmayacak."
AKŞENER: DUYUMLAR GELİYOR
Dünkü İYİ Parti - DP görüşmesinde de aynı konu gündemdeydi. Siyasi cinayet iddialarıyla ilgili Akşener, "Bu tür duyumlar elbette gelir. Kimisi daha sivil alanlardan, kimisi de 'Biraz daha dikkat edin' diyen alanlardan gelir. O kadar söyleyeyim. Benim inandığım bir şey var, ecel ne bir nefes evvel ne bir nefes sonradır. Dolayısıyla tedbir alırsınız ama bu konuda Sayın Aydın aynı zamanda bunların bu kadar konuşulmaması gerektiğini de söylüyor. Çok fazla bunu gündemde tutmamamız lazım" dedi.
SUFLEYİ VEREN ALÇAK ÖRGÜT FETÖ, KILIÇDAROĞLU'NU DA HEDEF ALIR MI?
Suikast iddialarıyla ilgili bugün Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur "FETÖ Kılıçdaroğlu'na suikast yapar mı?" başlıklı yazısında çok tehlikeli bir oyuna dikkat çekip, CHP liderini de uyardı. "FETÖ'nün suikast planı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasıyla resmen başlamış oldu." diye yazan Uğur, "Bu Kılıçdaroğlu'nu kaçıncı uyarışım" notunu düşerek Fetullahçı terör örgütünün nasıl bir tuzak kurduğunu anlattı.
Fuat Uğur'un yazısı şöyle:
"Çok rahatlıkla... Yalnızca ona değil, Türkiye'yi karıştırmak ve kaos planlarını uygulamaya sokmak için diğer muhalefet partilerinden, iktidar partisinden ve MHP'den isimlere de yapar.
Böylece 1980 öncesine dönüp yeniden bir deja vü yaşarız.
Evet, FETÖ'nün suikast planı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasıyla resmen başlamış oldu.
Geçtiğimiz gün "Eğer iş belli gruplar ellerine silah alıp belli kişileri öldürme yoluna gitmezlerse bir gerilim olmaz. Umarım öyle bir tablo da Türkiye'de yaşanmaz. Siyasi cinayetler olacağından kaygılıyım" diye konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kendisine bu lafı ettiren aracıların FETÖ ile iş tuttuklarını ve tufaya getirildiğini ya bilmiyor ya da bilmezden geliyor.
Neredeyse bir yıldır yazıp duruyoruz. FETÖ hesaplarıyla açık mecralarında, Pensilvanya ve Avrupa'daki örgütlenmeler içinde, Türkiye'yi kaosa sürükleyecek "suikast" ve "kaos" planları artık açık açık dillendiriliyor. FETÖ elebaşının bu işe hazırlandığını ve start vermek için yularını elinde tutan odaklardan talimat beklediğini uzun süredir gözlemliyoruz.
Ve biz bu talimatın geldiğini Kemal Kılıçdaroğlu'nun yukarıdaki sözlerinden anlıyoruz.
Kemal Kılıçdaroğlu'nu bu kaçıncı uyarışım.
Hâlâ anlamıyor ya da âdeta bu planların bir aparatı olmayı gönüllü olarak kabulleniyor.
FETÖ gibi dış istihbarat teşkilatlarının emrinde çalışan örgütler acımasızdır. Onlar için ana hedefe giden yolda, duraklardan yolcu alınıp indirilir. Ne oldu hatırlasın! CHP treninden önce bir FETÖ kumpası ile Deniz Baykal indirildi, ardından da kendisi 22 Mayıs 2010 tarihinde aynı trene bindirildi. Kılıçdaroğlu'nun ısrarla reddettiği şey, ineceği durağın yaklaşmış olması. İşin tuhafı birileri "Durakta inecekler kapıya yanaşsın!" diye bağırıyor ama Kılıçdaroğlu kendisi için yapılan bu anonsun başkaları için olduğunu sanıyor safça. Bu yüzden de yukarıda bir kısmına yer verdiğimiz açıklamasında, suikastların talimat adresi olarak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı gösterip ona iftira atıyor.
CIA ve aparatı olan terör örgütü FETÖ'nün en büyük özelliği, yapacakları bir alçaklığı, kötülüğü, hedefe koyduğu isme ya da kesime yamayıp, kendi planını sanki onlar yapacakmış gibi propaganda yürütmektir. 15 Temmuz öncesinde FETÖ tetikçileri televizyonlara çıkıp aylarca "İktidar bu gerilimi devam ettirip Türkiye'yi bir darbe ortamına sürüklüyor" dediler. Bunu CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Meral Akşener ve diğer muhalefet mensupları da sık sık tekrarladı. Sonrasında gördük, darbeyi kendileri yapmaya kalkıştılar ve boylarının ölçüsünü aldılar.