Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Afrika dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başkan Erdoğan'ın açıklamaları şu şekilde:
GENEL DEĞERLENDİRME
20 Şubat Pazar günü Kongo Demokratik Cumhuriyeti ile başlatmış olduğumuz Afrika turumuzu tamamladık. Ukrayna'da yaşanan kritik gelişmeler dolayısıyla Gine Bissau ziyaretimizi ileri bir tarihe ertelemek zorunda kaldık.
Son iki günde bir taraftan Ukrayna eksenli hadiseleri yakından takip ederken, diğer taraftan da Türkiye-Senegal ilişkilerini perçinleyecek önemli temaslarda bulunduk. Aziz kardeşim Cumhurbaşkanı Macky Sall'in de bize eşlik ettiği Türkiye-Senegal İş Forumu son derece verimli geçti. Ardından gerçekleştirdiğimiz ikili ve heyetler arası görüşmelerde gündemimizdeki tüm konuları değerlendirdik. 2021 senesinde 540 milyon dolara ulaşan dış ticaret hacmimizi 1 milyar dolara çıkarma irademizi teyit ettik. Senegal ile güvenlik, denizcilik, gençlik, protokol, medya ve iletişim alanlarında iş birliğine yönelik toplam 5 yeni anlaşma imzaladık. Ticaretin yanı sıra eğitimden turizme, savunmadan kültüre kadar her alanda iş birliğimizi güçlendirmekte kararlıyız. Cumhurbaşkanı Macky Sall, Türk şirketlerin dürüstlüklerinden, çalışkanlıklarından sitayişle bahsetti. Bugün açılışını yaptığımız Dakar Büyükelçiliği binalarımız ile Senegal Stadyumu iş adamlarımızın başarılı projelerinden sadece birkaçıdır. Kıtada 1962 yılında faaliyete geçen ilk diplomatik misyonlarımızdan olan Dakar Büyükelçiliğimizi böylece konumuyla, mimarisiyle, müştemilatıyla devletimize layık bir hizmet binasına kavuşturmuş olduk. 50 bin kişilik Senegal Stadyumu ise Türk müteahhitleri adına iftihar edeceğimiz, örnek göstereceğimiz bir eser oldu. Senegal'in Afrika Uluslar Kupası'nı kazanmasının hemen ardından bu stadyumun açılması bu törene farklı bir atmosfer kattı. Ayrıca stadyum açılışı vesilesiyle Senegal'de bulunan diğer devlet başkanlarıyla da bir araya geldik. Gambiya Devlet Başkanı Adama Barrow, Liberya Cumhurbaşkanı ve Chelsea'nin eski meşhur futbolcularından George Weah, Ruanda Cumhurbaşkanı Paul Kagame, Gine Bissau Cumhurbaşkanı Umaro Sissoco Embalo bu kapsamda bir araya geldiğimiz misafirlerdi.
Gine Bissau Cumhurbaşkanı Sayın Embalo ile yaptığımız ikili görüşmede, halk iradesine ve kendisine olan desteğimizi vurguladık. Türkiye olarak Gine Bissau'nun demokrasi ve kalkınma mücadelesinde daima yanlarında olacağımızı da teyit ettik.
Almanya Cumhurbaşkanı Sayın Steinmeier ile görüşmemizde ise gündemimizdeki ikili ve bölgesel meseleleri ele aldık. Özellikle Ukrayna konusunda gelinen son durumu ve atılabilecek adımları değerlendirme fırsatı bulduk. Sayın Steinmeier ile bundan sonraki sürece dair iş birliği ve eşgüdüm içinde hareket etme kararı aldık.
Ülkemizin Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne verdiği önemi, telefonla görüştüğüm Sayın Zelenski'ye de ifade ettim. Minsk anlaşmalarını açıkça ihlal eden hiçbir girişimi kabul etmediğimizin, etmeyeceğimizin de altını çizdim. Krizin daha fazla büyümeden diplomasi ve diyalog yoluyla çözülmesi için üzerimize düşeni yapmaya hazır olduğumuzu söyledim. Karadeniz'in güvenlik ve istikrarını tehdit eden mevcut durumu önümüzdeki günlerde NATO müttefiklerimizle de istişare edeceğiz ki bugün NATO Liderler Zirvesi'ni video konferansla gerçekleştireceğiz. Temennimiz, Karadeniz'den komşumuz Rusya ve Ukrayna'nın bir an önce müzakere masasına dönmeleridir.
Bu düşüncelerle Afrika turumuzun hayırlara vesile olmasını diliyor, samimi misafirperverlikleri için Kongo Demokratik Cumhuriyeti ve Senegal Cumhurbaşkanlarına tekrar teşekkür ediyorum.
"NATO'DA TAVRIMIZI ORTAYA KOYACAĞIZ"
SORU: NATO Zirvesi nedeniyle gezinizin üçüncü ayağını ertelediniz. Bu NATO Zirvesi'nden beklentileriniz nelerdir?
Şu anda tabii Rusya ile liderler çerçevesinde henüz ciddi bir görüşme performansı sergileyen çıkmadı. İşte biliyorsunuz Macron Moskova'ya geldi, tablo ortada. Arkasından Scholz geldi, o tablo da ortada. Biden ile ilgili 'görüştü, görüşüyor' vesaire dediler, herhangi bir şey çıkmadı. Olayı devlet veya kurumsal bazda ele alacak olursak, burada da şu anda ortada sadece NATO kalıyor. NATO bu video konferans zirvesiyle beraber artık tavrını belirlemelidir, ne yapacaksa yapmalıdır. Malum, şu ana kadar Ukrayna'ya ciddi manada bir asker gönderme gibi durumla karşı karşıya henüz kalmadık. Herkes sadece laf yapıyor, iş yapan yok. Böyle bir durum söz konusu. Dolayısıyla Rusya artık sınırda ciddi denilebilecek sayıda asker yığınağı yapmış vaziyette. Tabii bu tablo karşısında neticenin ne olabileceğini kestirmek için herhalde kâhin olmaya gerek yok. Bu bakımdan yapacağımız bu video konferansta NATO müttefiki üye ülkelerin liderleri bakalım neler söyleyecek. Biz de tabii söyleyeceğimizi onların da söyleyeceklerine göre belirleyecek, tavrımızı ortaya koyacağız.
"PUTİN TÜRKİYE'Yİ Mİ HEDEF ALDI?"
SORU: Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin "Ülkelere Sovyetlerden ayrılma hakkını vermek, temeline döşenen bir mayındı" ifadelerini kullanmıştı. Türk Devletleri Teşkilatının kurulduğu bir dönemde Sayın Putin'in bu açıklamaları Türk devletlerini hedef gösteriyor diyebilir miyiz?
Ben burada Türk devletlerinin kastedildiğine dair bir ifade görmüyorum. Tabii, Türk Cumhuriyetleri de SSCB'yi oluşturan Cumhuriyetler arasındaydı. Bu tarihi bir gerçek. SSCB dağıldığında diğer Cumhuriyetler gibi onlar da bağımsızlıklarını ilan ettiler. Buradan 15 bağımsız devlet doğdu. Bu da tarihi bir gerçek ve hukuken de teyit edilmiş bir durum. Rusya keza bir Sovyet Cumhuriyeti olarak değil, Rusya Federasyonu olarak yoluna devam etti. Dolayısıyla, burada Türk Cumhuriyetlerinin veya diğer ülkelerin kastedildiğini düşünmek istemiyoruz. Teşkilatımız, Türk Devletleri arasında başta ekonomik, ticari, kültürel ve beşerî konularda iş birliğini ve dayanışmayı artırmayı hedefliyor. Bu hiçbir ülkeye veya teşkilata karşı bir çaba değil. Bunu Sayın Putin de biliyor. Sayın Putin bu ifadeleri Ukrayna'nın doğusunda ayrılıkçıların sözde yönetimlerini tanıyan kararını açıkladığı konuşmasında söylemişti. Tabii bizim Türkiye olarak Kırım'daki tavrımız ne olduysa, buralarda da tavrımız aynı oldu. Nitekim yaptığımız açıklamayla da Ukrayna'nın toprak bütünlüğü noktasında tavrımızı ortaya koyduk ve Rusya'nın bu takındığı tavrı reddettiğimizi bildirdik.