Başkan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Milli Güvenlik Kurulu (MGK) ulusal ve bölgesel güvenlik gündemiyle Beştepe'de toplandı.
Toplantı 3 saat 45 dakika sürdü. Bu yılın ikinci MGK toplantısında, perşembe günü Erdoğan'ın da katılacağı Brüksel'deki Olağanüstü NATO Liderler Zirvesi öncesinde Rusya-Ukrayna krizine dair değerlendirme yapıldı.
"TÜRKİYE ARA BULUCULUK ÇABALARINI SÜRDÜRECEK"
Toplantı sonrasında yapılan yazılı açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ terör örgütleri başta olmak üzere milli birlik ve beraberliğimiz ile bekamıza yönelik her türlü tehdit ve tehlikeye karşı yurt içinde ve yurt dışında azim, kararlılık ve başarıyla icra edilen operasyonlar hakkında kurula bilgi sunulmuş ve ilave tedbirler görüşülmüştür.
Rusya Federasyonu ile Ukrayna arasındaki son gelişmeler tüm boyutlarıyla ele alınmış; saldırıların bir an önce nihayete erdirilerek ateşkesin sağlanması ve iki ülke arasındaki sorunların Ukrayna'nın egemenliği ve toprak bütünlüğü gözetilerek kalıcı bir şekilde çözülmesine yönelik çabaların artırılmasına ihtiyaç duyulduğu kaydedilmiştir.
Türkiye'nin Karadeniz'de barış ve istikrarın idamesi için Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin titizlikle uygulanması da dahil olmak üzere sorumluluklarının gereği yerine getirmesinin yanında ara buluculuk ve kolaylaştırıcılık çabalarının sürdüreceği belirtilmiştir.
IRAK VE LİBYA'DAKİ GELİŞMELER DE GÖRÜŞÜLDÜ
Irak'taki siyasi süreçlerin, ülkedeki istikrarı pekiştirecek şekilde ilerletilmesi temennisi dile getirilmiş, Irak halkının güvenliğine ve huzuruna atfedilen önem vurgulanarak terör örgütleriyle mücadelemizin kararlılıkla sürdürüleceği kayda geçirilmiştir.
Libya'da büyük fedakârlıklarla tesis edilen sükunetin, Libya halkının huzur ve refaha kavuşması için önemli bir kazanım ve fırsat olduğu değerlendirilmiş, yeni çatışmalara sebebiyet verebilecek adımlardan kaçınılması, kalıcı barış ve istikrarın tesisi için demokratik süreçlerin meşruiyet zemininde işletilmesi çağrısında bulunulmuştur.
Türkiye'nin, sınır güvenliğini ve Doğu Akdeniz'deki haklarını korumadaki kararlılığın, Karadeniz'in kuzeyinde yaşanan gelişmelerdeki dengeli duruşunun, Balkanlar ve Kafkasya'da istikrarı tesis ve sürdürme yönünde sergilediği ısrarın küresel ve bölgesel barışı sağlama gayretlerinin ne derece isabetli olduğunun son gelişmelerle bir kez daha görüldüğü teyit edilmiştir."