Gezi Parkı olaylarına ilişkin devam eden davada hakim karşısına çıkan sanıkların cezası belli oldu.
4,5 yıldır cezaevinde bulunan Osman Kavala da bu dava kapsamında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Osman Kavala'ya verilen bu ceza Avrupa ülkelerini ve Türkiye'deki muhalefeti rahatsız etti.
Bazı Avrupa ülkeleri ve Amerika art arda Osman Kavala'nın serbest bırakılması için çağrılar yaptı.
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SÖZCÜSÜ AÇIKLADI
Almanya, Türk yargısının verdiği kararla ilgili küstah bir adım attı. Almanya Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin Berlin Büyükelçisini Osman Kavala kararı nedeniyle bakanlığa çağırdı.
Konuyla ilgili açıklama yapan Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Christofer Burger, "Bugün Türk büyükelçisini dışişleri bakanlığına çağırdığımızı ve hükümetin tutumunu bir kez daha net şekilde ortaya koyduğumuzu söyleyebilirim" dedi.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ise mahkeme kararının, "Türkiye'nin Avrupa Konseyi üyesi ve AB üyelik adayı olarak taahhüt ettiği anayasal standartlara ve uluslararası yükümlülüklere açıkça aykırı olduğunu" iddia etti.
TÜRKİYE'NİN DAVAYLA İLGİLİ TAVRI NET
Eleştirilere cevap veren Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Türk yargısının kararına herkesin saygı duyması gerektiğini söyledi.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan ise Osman Kavala hakkında AİHM'lik bir şeyin kalmadığını çünkü Kavala'nın Türkiye'de hüküm giydiğini söyledi.
TÜRKİYE'NİN SOROS'U
2013 yılında Osman Kavala'nın Gezi Parkı olaylarını organize ettiğini ifade eden Başkan Erdoğan, Osman Kavala'yı "Türkiye'nin Soros'u" olarak tanımlıyor.
ALMANYA'NIN ANKARA BÜYÜKELÇİSİ DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI'NA ÇAĞRILDI
Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Almanya Dışişleri Bakanlığı'nın, Kavala davasıyla ilgili olarak Türkiye'nin Berlin Büyükelçisini bugün çağırması üzerine, Ankara'daki Almanya Büyükelçisi Jürgen Schulz, Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Faruk Kaymakcı tarafından saat 17.30'da Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı.
Dışişleri Kaynaklarından yapılan bilgilendirmede şöyle denildi:
"Büyükelçi Schulz'a Berlin Büyükelçimizin ülkemizdeki bir davayla ilgili olarak diplomatik teamüllere aykırı bir şekilde Dışişleri Bakanlığına çağrılmasını ve sözkonusu davanın ön plana çıkartılarak siyasileştirilmesini kınadığımız ifade edilmiştir.
Büyükelçi Schulz'a ayrıca, bağımsız Türk yargısının vermiş olduğu mahkumiyet kararının hiçbir kurum, makam ve ülke tarafından sorgulanamayacağı, Türkiye'nin, Anayasasının ve uluslararası yükümlülüklerinin bilincinde olan bir hukuk devleti olduğu, Türk yargısına ve siyasetine yönelik müdahale girişimlerinin reddedildiği kaydedilmiştir.
Büyükelçiye ayrıca Viyana Sözleşmesi'nin içişlerine müdahale etmeme ilkesi de hatırlatılmıştır."
ADALET BAKANI BOZDAĞ'DAN TEPKİ: HAKKI DA HADDİ DE DEĞİL
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Almanya'nın skandalına tepki gösterdi.
Bozdağ şunları söyledi:
"Ülkemizde görülmekte olan bir dava ile ilgili Berlin Büyükelçimizin Almanya Dışişleri Bakanlığı'na çağrılması,Türkiye'nin içişlerine açık bir müdahale girişimidir. Almanya dahil hiçbir ülkenin Türkiye'nin içişlerine müdahale girişimi hakkı da haddi de değildir.
"ALMANYA KENDİNE BAKSIN"
Kraichtal ve Backnang yangınını,Solingen Faciası,Ludwigshafen Yangını,Hanau'da ırkçı terör saldırısı ve NSU Davası gibi nice katliamın faillerinin yargılandığı davalarda Almanya'nın hukuku nasıl ayaklar altına aldığına tüm dünya şahittir. Almanya Türkiye'ye değil kendine baksın.
ALMANYA'YI KINIYORUM
Türkiye tam bağımsız bir devlettir. Türk milleti adına karar veren Türk yargısı da tam bağımsızdır. Türk hakimleri;Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdan kanaatlerine göre hüküm verirler. Haddini aşan Almanya'yı kınıyorum ve uluslararası hukuka uymaya davet ediyorum."
"BU KÜSTAHLIKTIR"
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, "Bu küstahlıktır. Türk yargısı bağımsızdır. Almanya'nın tutumu içişlerimize karışmaktır. Kabul edilemez" dedi.
Yılmaz Tunç, sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki şahsi hesabından açıklamada bulundu.
Tunç, şunları söyledi:
"Osman Kavala'ya verilen mahkumiyet cezası nedeniyle Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi'nin Alman Dışişleri Bakanlığı'na çağrılması küstahlıktır. Türk yargısı bağımsızdır. Yargılama süreci devam eden bir dava hakkında Almanya'nın tutumu içişlerimize karışmaktır. Kabul edilemez.
Türkiye'de binlerce mahkumiyet kararı arasından Batı'nın yalnızca Osman Kavala ile bu derece ısrarlı bir şekilde ilgileniliyor olmaları Gezi Olayları'nın dış destekli bir darbe girişimi olduğunu da göstermektedir."
GEZİ DAVASI
15 Temmuz darbe girişimi ile Gezi Parkı olaylarına ilişkin davada yargılanan Osman Kavala, hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırıldı.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala'ya, TCK'nın 312/1 maddesi gereğince "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesini kararlaştırdı.
Tutuksuz sanıklar Ayşe Mücella Yapıcı, Şerafettin Can Atalay, Tayfun Kahraman, Ali Hakan Altınay, Yiğit Ali Ekmekçi, Çiğdem Mater Utku ve Mine Özerden'e TCK'nın 312/1 maddesi gereğince ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası veren mahkeme, sanıkların eylemlerinin "yardım" kapsamında kaldığına kanaat getirerek, 18'er yıl hapisle cezalandırılmasına hükmetti.
Mahkeme heyeti, bu 7 sanığa verilen ceza miktarı ve üzerlerine atılı suçun niteliğini dikkate alıp adli kontrol tedbirlerinin bu aşamada yetersiz kalacağına kanaat getirerek, bu sanıkların tutuklanmasına karar verdi.
Heyet, firari sanıklar Henri Jack Berkey, Ayşe Pınar Alabora, Can Dündar, Gökçe Yılmaz, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu, Mehmet Ali Alabora, Yiğit Aksakoğlu ve İnanç Ekmekçi'nin dosyalarını ayrılmasına karar verdi.
