PROJE İÇİNDE PROJE
Akıllarına, Şafak Duran'ın, "proje içinde proje" olabileceği ve İBB'ye belli bir amaç için sokulmuş olabileceği olasılığı gelmiyor. Aynı şey Almanya'da gerçekleşse Alman makamlarının aklına gelirdi.
Çünkü Almanya, 15 Temmuz sonrası Diyanet imamlarını MİT'e çalışıyor diye fişleyen bir ülke. Basını da ise 8 bin kişinin MİT'e çalıştığını yazacak kadar ileri giderken, Türklere ait dernek, vakıf ne varsa izliyor. Almanya'da rahat rahat faaliyet gösterenler ise PKK ile FETÖ terör örgütleri. Bu arada, Almanların ve ILO'nun desteği ile proje yürütülmez mi? Elbette yürütülür.
Almanya'nın sivil toplum kuruluşları, dernek, vakıflar aracılığıyla en fazla istihbarat faaliyeti yürüten ülkelerin başında geldiği biliniyor.
Onlar yapar, önlem almak Türkiye'deki resmi makamların görevi. Bunun için de işbirliği ve şeffaflık şart. Nasıl projenin kapsamı ve finansmanı ile
ilgileniliyorsa görev yapacak herkes titizlikle seçilmeli. Belediye'ye yapılan her başvuru hakkında bilgi sahibi olmak mümkün değil. Şafak Duran da e-Devlet üzerinden çıktısını aldığı "Adli Sicil Belgesi" ile İBB'de işe alınmış. Henüz bu aşamada yapılması gereken, Şafak Duran'ın e-Devlet üzerinden çıktısını aldığı "Adli Sicil Belgesi" ile yetinmek değil, yasal zorunluluk olan "Arşiv Araştırması" için İstanbul Valiliği'ne yazılarak cevap alınması olmalıydı.
METİNA KAMPINDA 2.5 AY ŞERWAN EĞİTİMİ
Bu yapılsaydı Şafak Duran hakkında İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturma ile Roza Amed kod adlı Fatma Yiğit ve Hozan Serhat kod adlı Cahit Karagülle isimli PKK'lı teröristlerin Şafak Duran hakkında verdiği ifade bilgilerinden haberdar olacak, güvenlik araştırması olumsuz geldiği için işe almayacaktı.
İki PKK itirafçısı, 2014 yılında PKK'nın Metina kampında 10 bayan 30 erkek olarak iki buçuk ay şerwan yani "savaşçı" eğitimi aldıklarını anlattılar. İfadelerinde yer alan bilgilere göre; PKK'lı teröristlere şerwan eğitiminde Kalaşnikof, Biksi, Bisvink, el bombası, Kanas gibi silahların kullanımı yanında, pusu sızma eğitimleri veriliyor. İdeolojik eğitim adı altında da PKK Tarihi, Kadın Tarihi, Kürdistan Tarihi, Özel Savaş gibi dersler veriliyor. Eğitimi tamamlayan teröristler, tıpkı Şafak Duran'ın ele geçen fotoğrafında olduğu gibi Kalaşnikof silah kuşanıp törenle kimliklerine kavuşuyorlar. İfadelere göre kampta eğitim alanların yarısı Suriye'deki PKK/YPG saflarına katıldı, diğer yarısı ise Türkiye'ye gönderildi.
Eğitime katılanları kod adlarıyla teşhis eden iki itirafçı bu kişilerden birisinin de Diren Amara kod adlı terörist olduğunu söylediler. 2016'da PKK'ya yönelik Şırnak/Cizre'de yapılan operasyonlarda 2014 yılında PKK'nın Metina kampında yapılan eğitim sırasında çekilen fotoğraflar ele geçirildi. İstanbul İl Jandarma Kriminal Labratuvarı tarafından yapılan incelemede, kampa katılan kişilerin fotoğrafları tek tek incelendi, isim isim ayrıştırılarak kimlik tespitleri yapıldı. Sonuçta Rosa Amed ve Hozan Serhat kod adlı teröristlerin, Diren Amara kod adlı Şafak Duran olduğu tespit edildi.
İBB yasal yükümlülük gereği İstanbul Valiliği'ne güvenlik taraması için bildirmiş olsaydı 1 Haziran 2021'de işe aldığı Şafak Duran hakkında gerekli bilgiye sahip olacaktı. Belki de işe alınmasına engel bir durum oluşmaması için İstanbul Valiliği'ne "Güvenlik Araştırması" için başvurulmadı. Bunu zaman ortaya çıkaracak.