İstanbul'un fethinin 569. yıldönümü Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nde düzenlenen coşkulu bir törenle icra edildi.
Törene katılan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli önemli açıklamalarda bulundu.
MHP LİDERİ BAHÇELİ'DEN AÇIKLAMALAR
MHP lideri Devlet Bahçeli, törende açıklamalarda bulunuyor. Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle;
"İstanbul'un fethinin 569. yıldönümünde hem fetih kutlaması hem de Atatürk havalimanı millet bahçesi fidan dikim töreni münasebetiyle bu muhteşem heyecan dalgasıyla gıpta edilecek coşku sağanağıyla gurur duyuyorum.
Minareleri şahadet parmağı gibi gök kubbeye uzanan İstanbul övünç madalyamız, medarı iftiharımız, medyunu şükranımızdır. Dünyanın en büyük Türk İslam kentine yapılan her hizmet dua bereketidir.
'MİLLET BAHÇESİ UMUTLARI, GELECEK HAYALLERİNİ BULUŞTURACAK'
İstanbul saadetin kapısı, kardeşliğin, kader ortaklığının ebedi kalpgahıdır. Eğer dikkatle dinlersek tarihin nabız atışı her yerden işitilmektedir.
İstanbul ihmal değil imar edildiğinin en açık kanıtı açılışı yapmak üzere toplandığımız Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'dir. Uzun yıllar hasretin ve vuslatın buluşma noktası olan Atatürk Havalimanı, 5 milyon 61 bin kilometrekarelik yeşil bir örtüyle bürünecektir. Milletimizin hayat standardı ve yaşam alanı genişleyecektir.
Bu kapsamda gölgesinde huzurla oturacağımız 145 bin 300 ağacın dikilme hedefi insana ve yeşile hürmetin sonucudur. Dikilen fidanlar fethin ruhuyla büyüyecektir. Millet bahçesi gönülleri, umutları, gelecek hayallerini buluşturacaktır.
Kurulu bulunan bina ve peronların bilim sanat müze ve fuar merkezi olarak kullanıma sokulması İstanbul'un çehresini değiştirmekle kalmayacak tarihin çağrısına kulak vermek çağın akışına riayet anlamına gelecektir. Bize göre millet bahçesi kucaklaşmanın adresi, kaynaşmanın adasıdır.
'İSTANBULLU KARDEŞLERİMİ FERAHA KAVUŞTURACAK'
Müflis ve ikiyüzlü siyasetçilerin estirdiği yalan rüzgarının tam tersine Atatürk Havalimanında yıkım, israf, heba edilmiş miras yoktur bilakis İstanbullu kardeşlerimi feraha kavuşturacak ihya ve inşa faaliyeti vardır.
Atatürk adının silinmesi hiç kimsenin hatırına ve gündemine gelmemiştir. Aklını kiraya verenler, siyasetini rehin bırakanlar, vicdanını esir düşürenler akletmek şöyle dursun ne ahde vefayı bilirler ne ahlâkı tanırlar ne de vatan ve millet sevgisine bağlı kalırlar. Bunların işi gücü fitne fesattır. Geçim kapıları gıybet ve tezvirattır.
'GEZİ'DE CEVABINI MİLLETTEN ALDILAR'
Gece Parkı kalkışmasında ağaçların söküldüğünü iddia eden müfteriler şimdi onbinlerce ağacın dikilecek olmasından, çevreyi güzelleştirme gayretlerinden rahatsızdırlar. 4 ağaç değil kriz çıkarma hevesi, Türkiye'yi yönetilemez hale getirme arayışıdır. Gezi'de cevabını milletten aldılar, 6-8 Ekim'de ihanetlerinin bedelini ağır şekilde ödediler, Doğu ve Güneydoğu'da isyana kalkıştılar, çok şükür açtıkları çukura gömüldüler.
15 Temmuz'da dış bağlantılı FETÖ'cü hainlerle üzerimize geldiler, Türk milletinin haşmet ve asaletiyle ezildiler ve yenildiler. Hangi tuzağı kurarlarsa kursunlar Türkiye'yi geçemezler, İstanbul'u teslim alamazlar, iman setini aşamazlar. Yolumuz kızılelmadır, ülkemiz süper güç, Türkiye'ye ulaşmak yakın hedefimiz Cumhuriyetin 100. yıldönümünde yeni bir demokrasi zaferiyle tarihi yürüyüşümüze devam etmektir.
Kökleri yabancı başkentlerde gövdeleri siyasette bulunan devşirmeler, milletimizin hissiyat ve özlemlerine ket vuramayacaktır. Buna en başta sizler izin ve icazet vermeyeceksiniz. Türkiye'nin geleceğini zillet değil cumhur tayin edecektir.
'HAKİKATİN SESİNİ BASTIRAMAZLAR'
Müfsidler, yerli müstemlekeciler ne istikbalimize ne de istikbal haklarımıza ambargo koyamayacaktır. Bunların amacı destek değil köstek, millet değil zillettir. Amaçları hizmet değil hezimete davetiye çıkarmaktır. Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nin İstanbul'a nefes verecek olmasından uykuları kaçanlar şaşkındır. Helalleşmekten bahsedip kavga moduna dümen kıranlar, kifayetsiz muhterisler varsın huzursuz olsun. Çok şükür onların huzursuzluğu ve mutsuzluğu Türkiye'nin hayrına ve aydınlık yarınlarıdır.
Bakanlığın kapılarını zorladılar, utanmadan sıkılmadan bürokrasiyi tehdit ettiler tutmadı. Kaderin üstünde kader bir kez tecelli edecek nitekim iftira siyaseti kaybetmeye her zaman olduğu gibi yine mahkum hale düşecektir.
Hakikatin sesini bastıramazlar, halkın iradesini batıramazlar. Hiçbir vatandaşın İstanbul'un bugünkü dramı, ızdırabı, yürek sızısına bakarak ecdad yadigarı bu kutlu şehrimizin sahipsiz ve çaresiz olduğunu zannetmesin. Sel olunca denize, deprem olunca kayağa, kar yağınca balığa gidenler, demokratik hesap vakti geldiğinde İstanbullu kardeşlerimin tokadını arkasına yiyecekler, elbette geldikleri gibi gidecekler.
Haksızlık karşısında susmayacağız. İstanbul'un yıllarını gasp edenlere sessiz kalmayacağız. Onların oyunlarını hep beraber bozacağız. Bu cesaret bizde var. Bu irade bizde var. Bu kararlılık bizde var. Bu adanmışlık bizde var; çünkü arkamızda cumhur var, millet var, tarih var, fethimizin kutlu mirası var.
'EYLEM YAPANLAR MAĞLUP VE MAHCUP OLMAKTAN KAÇAMAYACAK'
Adalet mülkün temelidir muhakkak suretle yerini bulacaktır. Türkiye'nin büyüme, yükselme, yük ve kudret kazanma hedefinin önüne hiç kimse geçemeyecektir. Sadağından çıkan ok Allah izni milletin takdiriyle hedefine varacaktır. Atatürk Havalimanı'nın çevresinde eylem yapanlar, ellerine tutulmuş kaos senaryolarını tedavüle sokmak için fırsat kollayanlar, mağlup ve mahcup olmaktan kaçamayacaklardır. Sayın Cumhurbaşkanım Allah imhal eder ancak ihmal etmez. İnancımız, gücümüz ve güvencemiz budur.
Ne mutlu ki efendimizin övgüsüne mazhar olmuş kutlu ecdadımız vardır. Ne mutlu gibi dünyanın pırlantası İstanbul'u fetheden neferler, manevi önderler, Fatihimizin asırlar geçse de namı yürümektedir.
Mukadderat künhümüzdür, la galibe illallah, yani Allah'tan başka galibin olmadığının şaheseri İstanbul'dur. Fetih yalnız yapılışla olmaz, askeri hareketle olmaz, devrin üstün silah teknolojisiyle erişmekle gerçekleşmez. Fetih her şeyden önce gönül seferi, bir iman ve adalet seferberliğidir. Kalemsiz, kelamsız, duasız, sevdasız, merhametsiz, haksız bir fetih bizim tarih sayfalarımızda hiç görülmemiştir.
'İSTANBUL'UN FETHİ SIRADAN BİR ASKERİ BAŞARI DEĞİLDİR'
569 yıl önce yankısı hala geçmeyen, yası hala bitmeyen fetih hareketiyle yeni bir çağın kapıları açılmıştır. Bu muazzam gelişme üzerimizde yaşadığımız topraklara Türk ve İslam mührünü vurmuştur. Türk Milleti Bizans'a indirdiği kamçı darbeleriyle dünyayı sallamış, kıtaları titretmiş, bundan mülhem ortaya çıkan artçı sarsıntıları günümüze kadar ulaşmıştır. İstanbul'un fethi sıradan askeri başarı değildir.
Her fetih hamlemizde görünen ordularımız kadar görülmeyen manevi muhafızlarımız hamd olmuştur. Ve hamdolsun Bizans'ın surları top ve iman gücüyle delinmiştir. Asker kılıç sallamış, top atmış, Allah dostları tesbihatla halishane, niyazla dua etmiştir. Dökülen toplar, denize sürülen atlar, karadan yürütülen gemiler, Yedikule'den Haliç'e kadar mevzilenen kahraman neferler Fatih'imizle birlikte sadece Bizans'ın değil onun varlığında temerküz etmiş batılın kalbine hançer gibi indirmiştir.
Askeri ve siyasi tüm hazırlıklar en ince detayına kadar hesaplanmış, Allah'ın inayetiyle surların burcuna sancak çekilmiştir. İstanbul'a giren kutlu ecdadımız çürümüz Bizans'ı kurumuş yaprak misali savurup atmıştır. Fetih Ertuğrul Gazi ile yüzyıllar öncesinden başlayan jeopolitik atılımın ve stratejik büyüme ülküsünün zirveye yükseldiği çok önemli hamlenin adıdır.
İstanbul'un Türkler tarafından sahiplenilmesi aynı zamanda köklü milli şuurun taşındığı verasetin ifadesidir. Büyük Türk Milleti barış, huzur ve hakkaniyet arayan insanlık için adalet ve müşfik yönetimin simgesi haline gelmiştir. Bu hasletler sonraki yıllarda Osmanlı barışı ismiyle tamamlanacak olan hakkaniyet ve insaniyetle saygı esasına dayanan birlikte yaşama projesi olmuştur.
Karşılıklı tahammül, işbirliği, saygıyla dayalı bu beşeri düzen yüzyıllar boyu aziz ecdadımızı kurtarıcı olarak gören üç kıtadaki mazlumların özlemleri olmuştur. Bizim için fetih günü haçlı zihniyeti için asla unutamadığı bir sarsıntı ve kaybın başlangıç noktasıdır. Bu tarihten sonra Avrupa'da Türk ve İslam düşmanlığı dalga dalga yayılmıştır.
Fetihten 569 yıl sonra Türk İslam izlerini örterek İstanbul'u Konstantiniye'ye, Ayasofya'yı kilise, vatanımızı Bizans toprağı yapmaya çalışan utanmazların karşılarında büyük Türk milleti fetih ve taarruz bilinciyle sonuna kadar duracaktır. Bugün karşımıza çıkan küresel tuzak, bölgesel oyunların başlangıcı 1453 yılından başlayan süreçte aramak yanlış olmayacaktır. Bu tarih intikam duyguların nefretle karışarak Türk ve İslam dünyasına yüzyıllardır sürecek husumetin, önyargıların ivme kazandığı bir süreçtir.
Fetih ruhu bugün tahribine çalışılan milli birlik ve beraberliğimizin devamında hepimiz için vazgeçilmez ilham kaynağı olmalıdır. Milli hassasiyetlerimizi kırılgan hale getirmek istenildiği günümüzde bu tarihi mirastan çıkaracak en önemli ders budur.
Anadolu'nun fethinden başlayarak İstanbul'un fethine ulaşan, bayraklaşan, Ulubatlı Hasan, Akşemseddin, Fatih'leri yetiştiren büyük Türk milleti ile iftihar ediyorum. Türk milletinin namus timsali olan İstanbulumuzla da övünüyorum. Büyük hünkarımız Fatih Sultan Mehmet Han'a, aziz ecdadımıza ve bütün şehitlerimize Cenab-ı Allah'tan rahmetler diliyorum. Ayrıca Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nin proje yapımında desteği bulunan başta sayın Cumhurbaşkanımızı, Çevre ve Şehircilik Bakanımıza ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Hayırlı olsun İstanbul."